Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6762
Karar No: 2018/2143

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/6762 Esas 2018/2143 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı Hazine vekili tarafından istenilen temyiz dilekçesi sonucunda yapılan duruşma sonunda verilen hüküm incelenmiş, davacı vekili müvekkili adına kayıtlı olan taşınmazın Hazine adına tescil edilmesi sonucu mülkiyet hakkının ihlali edildiğini ileri sürerek tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davanın kısmen kabul edilerek tapu kaydının iptaline dair verilen hükmün kesinleştiği tarih ile ıslah tarihi arasında 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğu gerekçesiyle kararı bozmuştur. Kararda yer alan kanun maddeleri 4721 Sayılı Medeni Kanunun 1007. Maddesi ve 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. Maddesi’dir.
20. Hukuk Dairesi         2016/6762 E.  ,  2018/2143 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 24/02/2015 havale tarihli dava dilekçesi ile; müvekkili adına kayıtlı bulunan ... ili, ... ilçesi, .... köyü, 53 ada 8 parsel numaralı taşınmazın tamamının .... Kadastro Mahkemesinin 2002/38 E. - 2013/254 K. sayılı 11/12/2003 tarihli kararı ile orman vasfında olduğu gerekçesiyle müvekkilleri adına olan tapusunun iptaline, orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiğini, müvekkillerinin mülkiyet hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 2.000,00.-TL"nin taşınmazın Hazine adına tapuya tesciline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihten işbu davada verilecek ilamın kesinleşeceği tarihe kadar yasal faiz, kesinleşme tarihinden sonraki dönem için kamu alacaklarına uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davacı vekili 08/03/2016 tarihinde harçlandırdığı ıslah dilekçesi ile de talebini 62.881,10.-TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı Hazine vekili süresinde verdiği cevap ve ıslaha karşı cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunmuş, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucu; Davacı tarafın davasının 64.681,10.-TL olarak kabulüne, tapu iptal tescil kararının kesinleştiği tarih olan 24/02/2005 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zararın 4721 sayılı Medenî Kanunun 1007. maddesi gereğince tazmini istemine ilişkindir.
    Dosyaya getirtilen tapu kayıtları ile belgelerin ve kesinleşmiş ilâm örneklerinin incelenmesinde; dava konusu 53 ada 8 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması sonucu 1999 yılında 588,01 m2 olarak dava dışı gerçek kişiler adına, 23/03/2007 tarihinde ise imar uygulaması ise davacı ... adına tescil edildiği, Orman Yönetimi tarafından 15/08/2002 tarihinde tapu maliki ... aleyhine açılan dava sonucu .... Kadastro Mahkemesinin 2002/38-2003/254 E.K. sayılı kararı ile taşınmazın tamamının orman olması sebebiyle bu kısmın orman tahdidi içine alınarak Hazine adına tesciline karar verildiği ve kararın 24/02/2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    Eldeki dava 24/02/2015 tarihinde açılmıştır. Tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararı 24/02/2005 tarihinde kesinleştiğine göre davanın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 146. maddesinde belirtilen 10 yıllık dava zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece taşınmazın arsa olarak değerlendirilip, emsal karşılaştırılması yapılarak tapu
    - 2 -
    2016/6762 - 2018/2143

    sahibinin oluşan gerçek zararının, mülkiyet hakkına müdahalenin gerçekleştiği ve zararın doğumuna yol açan kararın kesinleştiği 12/05/2005 tarihi esas alınarak tespiti doğru ise de, dava dilekçesinde davacı vekili tarafından "şimdilik" kaydıyla 2000.-TL değer gösterilerek kısmî dava açıldıktan sonra, 08/03/2016 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile dava değeri 62.881,10.-TL olarak ıslah edilerek, alacağın saklı tutulan diğer bölümü asıl davaya dahil edildiğinden, tapu kaydının iptaline dair verilen hükmün kesinleştiği 12/05/2005 tarihi ile ıslah tarihi arasında TMK"nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davaları için uygulanan 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ve Hazine; ıslah dilekçesine karşı süresinde zamanaşımı definde bulunmuş olduğundan, mahkemece, ilk dava değeri ile bağlı kalınarak karar verilmesi gerekirken, süresi geçtikten sonra yapılan ıslaha değer verilerek hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 22/03/2018 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi