16. Hukuk Dairesi 2016/13302 E. , 2019/7222 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı ... ve müşterekleri, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sonucu hükmen 38.405,26 metrekare yüzölçümü ile Hazine adına tescil edilen 166 ada 37 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ve adlarına ve tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece; "taşınmazın tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait 3 ayrı dönemde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının temininden sonra, yöntemince tespit edilecek yerel bilirkişi ve taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla keşif yapılması, taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden intikal ettiği ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmazın imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise imar-ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığı hususlarının belirlenmesi, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi" gereğine değinilen bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, çekişmeli 166 ada 37 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi rapor ve krokisinde (D) harfi ile gösterilen 11.343,45 metrekarelik bölümünün ifrazı ve Hazine adına olan kaydının iptali ile aynı adanın son parsel numarası verilerek davacılar adına tapuya tesciline, (E) ve (B) harfi ile gösterilen kısımlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli 166 ada 37 parselin fen bilirkişisinin raporunda (D) harfi ile gösterdiği 11.345,43 metrekarelik taşınmaz bölümü yönünden davacı lehine zilyetliğe dayalı mülk edinme şartlarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine temsilcisinin çekişmeli 166 ada 37 parsel sayılı taşınmazın mahkemece kabul kararı verilen ve 29.01.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda (D) harfi ile gösterilen bölümün içinde kalan 01.04.2016 tarihli jeodezi ve fotogrametri bilirkişi raporunda (F) harfiyle gösterilen 2.503,98 metrekarelik bölüm yönünden hakkındaki temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, keşfe katılan jeodezi ve fotogrametri bilirkişisi 01.04.2016 tarihli raporunda; 2002 tarihli hava fotoğrafında çekişmeli 166 ada 37 parsel sayılı taşınmazın (F) ve (G) harfiyle belirtiği kısımlarının sınırların mevcut ve belirgin olduğunu, (F) ve (G) harfiyle belirtilen alan dışında kalan kısımlarında oluşmuş ve belirginleşmiş herhangi bir sınırının olmadığını, 1984 tarihli hava fotoğrafında ise çekişmeli 166 ada 37 parsel sayılı taşınmazın sadece (F) harfiyle belirtiği kısmın sınırların mevcut ve belirgin olduğunu, kalan kısımlarında oluşmuş ve belirginleşmiş herhangi bir sınırının olmadığını açıklamış; üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 11.04.2016 tarihli raporda ise 1984 tarihli hava fotoğrafında jeodezi ve fotogrametri uzmanınca (F) harfiyle belirtilen kısımda toprak işlemeli tarım yapıldığı, 2002 tarihli hava fotoğrafında ise jeodezi ve fotogrametri uzmanınca (F) ve (G) harfiyle belirtilen kısımlarda toprak işlemeli tarım yapıldığını rapor edilmiştir. Üçlü ziraat bilirkişi kurulu ile jeodezi ve fotogrametri bilirkişisi raporu ve dosyada yer alan taşınmaza ait fotoğraflara göre; jeodezi ve fotogrametri uzmanınca (F) harfiyle gösterilen kısım haricinde kalan bölümün 1984 tarihli hava fotoğrafında işlenmemiş olduğu, jeodezi ve fotogrametri uzmanınca 2002 tarihli hava fotoğrafında (F) harfi ile gösterilen yere ek olarak (G) harfiyle belirtilen kısmın da işlemeli tarım yapılarak kullanılan yer olduğu belirtilmiş ise de; 1984 yılı fotoğrafı dikkate alındığında tespitin yapıldığı tarihe kadar (G) harfiyle belirtilen kısım bakımından davacı lehine 20 yıllık zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleşmediği, kalan kısmın da teknik olarak çayır niteliğinde olduğu kanıtlanamadığına ve davacının ekonomik amaca uygun kullanımının bulunmadığının anlaşılmasına göre, jeodezi ve fotogrametri uzmanınca (F) harfiyle gösterilen kısım haricindeki bölüm hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, açıklanan nedenlerle davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.