Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/567
Karar No: 2019/15755
Karar Tarihi: 10.09.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/567 Esas 2019/15755 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/567 E.  ,  2019/15755 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : MENFİ TESPİT

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 25/10/2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi ve eksikliğin giderilmesi için mahkemesine geri çevrildi. Eksiklik giderildikten sonra dosya yeniden Dairemize gelmekle, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ... mevkiinde bulunan akaryakıt istasyonunda muhasebeci olarak çalıştığını, 31.05.2011 tarihinde emekli olduğunu ancak aynı statüde çalışmaya devam ettiğini, davalı şirketin müdürleri ve adamları tarafından 01.12.2011 tarihinde akaryakıt istasyonunda ve depolarda tespit edilen yolsuzluklardan davacının sorumlu olduğu iddiasıyla cebir ve tehditle 2.000.000,00 TL bedelli senet imzalatıldığını, bu nedenle ... Cumhuriyet Savcılığı’na şikayette bulunduklarını ve ayrıca davalı şirkete ihtarname göndererek senedin iadesini istediklerini, ancak davalının senedi iade etmediği gibi, senede dayalı olarak ... 13. İcra Müdürlüğü’nün 2012/1934 sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının üst muhasebe kayıtlarındaki varsa muhasebe açıklarını kapatmak için müvekkiline cebir ve tehditle senet imzalatıldığını, gerçekte böyle bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek ... 13. İcra Müdürlüğü’nün 2012/1934 esas sayılı takip dosyası ve bu takibe dayalı 07.12.2011 vade tarihli 2.000.000,00 TL bedellli senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının iş akdinin feshedildiği 12.12.2011 tarihine kadar müvekkilinin sahibi ve işletmecisi bulunduğu söz konusu işyerinde istasyon sorumlusu olarak görev yaptığını, davacının sevk ve idaresindeki akaryakıt istasyonundaki stok kayıtlarındaki tutarsızlıklar nedeni ile geçmişe yönelik yapılan incelemede sahte evrak ve kayıt düzenlendiğinin tespit edildiğini, akaryakıtın bir kısmının dava dışı ...’a ait araç ile belge düzenlenmeksizin tesis dışına çıkartıldığının tespit edildiğini ve bu nedenle davacı ile bu kişi hakkında Cumhuriyet Savcılığı’na şikayette bulunduklarını, davaya konu borç senedinin müvekkili şirkete verilen zararın tazmini için davacı tarafından rızası ile verildiğini, ödenmemesi üzerine icra takibine konu edildiğini, davacının dava açmakta kötüniyetli olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda “ Davalı firmanın toplam zararının 2.444.895,13 TL olduğunun tespit edildiği, cari hesap müşterilerine düzenlenen fatura içeriklerinde bulunan motorin malzemesi miktarı ile muhasebe kayıtlarında bulunan miktar arasındaki stok farkının 686.431,90 TL olduğu öte yandan davaya konu senedin şirket kayıtlarında yer aldığı, toplam 2.444.895,13 TL şirket zararının alacak olarak kaydedilmiş olması hususları gözetildiğinde davacı tarafın borçlu olmadığı iddiası ile menfi tespiti istenen senedin karşılıksız olarak düzenlendiği ve işverene borcu olmadığı iddiasını ispatlayamadığı” gerekçeleri ile davanın reddine, yasal koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Taraflar arasında davalı işçinin davalı işvereni zarara uğratıp uğratmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Davacı işyerinde muhasebesi olarak çalıştığını, görev tanımı gereği şirketi sevk ve idare etme konularında herhangi bir yetki ve sorumluluğunun bulunmadığını, davalının kendi muhasebe kayıtlarında oluşabilecek olası açıkları kapatmak için kendisine rızası olmaksızın, zorla, cebir ve tehditle senet imzalatıldığını, sıradan bir çalışanın senetteki tanzim ve vade tarihleri de gözetildiğinde bu kadar kısa bir süre içerisinde bu miktarda yüksek bir meblağı ödemesinin mümkün olmadığını, söz konusu senet nedeni ile herhangi bir borcunun bulunmadığını iddia etmiş, davalı ise davacının işyerinde sorumlu muhasebeci olarak çalıştığını akaryakıt istasyonu olarak faaliyet gösteren davalı şirket adresinde davacının bilgisi ve rızası olmadan söz konusu işlemlerin gerçekleştirilemeyeceğini, hiç bir baskı ve zorlama olmadan imzaladığı 01.12.2011 tarihli tutanakta da sorumluluğunu kabul ettiğini, bu kadar çalışanı olan işyerinde senedin zorla ve tehditle alınmasının mümkün olmadığı gibi davacının bu konudaki iddiasının sorumluluktan kurtulmaya yönelik olup gerçeği yansıtmadığını savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalı şirketin İstanbul merkez faaliyet adresinde yapılan keşifte bilirkişi heyetince yapılan incelemeler neticesi düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin hükme esas aldığı rapordaki bilirkişi heyeti, hukukçu, muhasebeci ve bilgisayar mühendisinden oluşturulmuştur. Davacı aşamalarda incelemenin SAP sistemi üzerinde uzman bir bilirkişi aracılığı ile yapılması gerektiğini ileri sürmüş ancak bu talebi karşılanmadığı gibi davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itirazlarının da hüküm gerekçesinde değerlendirilmediği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece yapılması gereken, öncelikle ihtilafın ve eylemin niteliği nazara alınarak, zarar iddiasına dayanak olarak gösterilen eylemlerin ilgili dönem itibarıya şirketi zarara uğratıp uğratmadığı hususunda, SAP muhasebe sistemi konusunda uzman olan bilirkişilerin bulunduğu bir bilirkişi heyetinden rapor aldırılması olacaktır. Bu nedenle aralarında SAP muhasebe sistemi konusunda uzman iki yeminli mali müşavir muhasebeci ve yine SAP sistemi konusunda ehil bir bilişim uzmanından oluşacak üç kişilik bilirkişi heyeti ile şirket merkez adresinde ve gerekirse davacının çalıştığı akaryakıt istasyonunda keşif yapılması, işyeri kayıtları ve belgeler üzerinde bu suretle inceleme yaptırılması, ceza dava dosyası da getirtilip incelenmesi sağlanarak rapor tanzim ettirilmesi ve sonuca göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi