14. Hukuk Dairesi 2016/13824 E. , 2019/5252 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25/09/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ve taşınmazın üzerindeki aile konutu şerhinin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10/05/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, 775 sayılı Gecekondu Kanunu hükümleri uyarınca yapılan tahsisin iptali nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ile aile konutu şerhinin terkini isteğine ilişkindir.
Davacı idare, davalı ...’e 775 sayılı Gecekondu Kanunu hükümleri uyarınca yapılan tahsisin iptal edildiğini ileri sürerek 19227 ada 5 parsel sayılı taşınmaza ait kaydın iptali ile adına tescilini ve tapu kaydındaki aile konutu şerhinin terkinini istemiştir.
Davalı ... davayı kabul etmiş; diğer davalı ... davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı Hazine vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2)Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince:
Taraf sıfatı, bir başka deyişle husumet ehliyeti; davaya konu hak ile kişiler arasındaki ilişkiyi ifade eder. Sıfat, bir maddi hukuk ilişkisinde tarafların o hak ile ilişkisinin olup olmadığının belirlenmesi anlamına gelir. Davacı sıfatı, davaya konu hakkın sahibini, davalı sıfatı ise davaya konu hakkın yükümlüsünü belirler. Uygulamada davacı sıfatı, aktif husumeti, davalı sıfatı ise pasif husumeti karşılayacak şekilde kabul edilmektedir. Dava konusu şey üzerinde kim ya da kimler hak sahibi ise, davayı bu kişi veya kişilerin açması ve kime karşı hukuki koruma isteniyor ise o kişi veya kişilere davanın yöneltilmesi gerekir. Bir kimsenin davacı veya davalı sıfatına sahip olup olmadığı tıpkı hakkın mevcut olup olmadığının tayininde olduğu gibi maddi hukuka göre belirlenir. Taraf sıfatı bu anlamda, defi değil itiraz niteliğinde olup; taraflarca süreye ve davanın aşamasına bakılmaksızın her zaman ileri sürülebileceği gibi taraflar ileri sürmemiş olsalar bile mahkemece re"sen nazara alınmalıdır.
Somut olayda, dava konusu 19227 ada 5 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına kayıtlı olduğu tapu kaydından anlaşılmaktadır. Tapu iptali ve tescil davaları kural olarak kayıt malikine karşı açılır. Davalı ... dava konusu taşınmazda paydaş olmadığından pasif dava ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle, davalı ... hakkındaki davanın pasif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bent uyarınca davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/09/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.