22. Hukuk Dairesi 2012/19946 E. , 2013/7364 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai, genel tatil, yıllık izin ve ikramiye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; davacının iş sözleşmesini haklı sebeplerle feshettiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ve ikramiye alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah ederek artırmıştır.
Davalı vekili; iş sözleşmesini davacının feshettiğini, işçi alacaklarını hakketmediği belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının, davalıya ait işyerinde 06.04.2006-27.07.2011 tarihleri arasında beş yıl üç ay yirmibir gün asgari ücretin ikibuçuk katı ücretle çalıştığı, iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı sebeplerle feshedildiği, kıdem tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma yaptığı, ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı, yıllık izin ücreti alacağı olduğu, ikramiye alacağının ispatlanamadığı gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde taraflar temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, yıllık izin ücreti alacağı bulunup bulunmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille sözkonusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece, davacı tanıklarının beyanlarına göre haftada iki gün 08.00-21.30 saatleri arasında birbuçuk saat ara dinlenmesi düşülerek onikibuçuk saat çalıştığı, üç gün, 08.00-18.30 saatleri arasında bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle dokuzbuçuk saat çalıştığı, cumartesi günleri 08-16 saatleri arasında bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle altıbuçuk saat çalıştığı, haftalık toplam altmış saat çalıştığı, kırkbeş saatin düşülmesiyle onbeş saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti hesabı yapılmış ise de, haftada iki gün 08.00-21.30 saatleri arasında çalışılan dönemde birbuçuk saat ara dinlenmesinin düşüldüğü belirtilmesine rağmen bir saat ara dinlenmesinin düşülmüş olması hatalıdır.
Öte yandan, bir kısım ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti tahakkuku yapıldığı anlaşılmış olup, imzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuku yapılan sürelerin dışlanması, yıllık izin ücreti ödemelerininde mahsubu, imzasız ücret bordrolarında görülen fazla çalışma ücreti tahakkuklarının banka aracılığıyla ödenip ödenmediği tesbit edilerek ödenmiş ise bu sürelerinde dışlanması, yine yıllık izin ücreti ödemelerininde mahsubu gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.