Esas No: 2021/11568
Karar No: 2022/1071
Karar Tarihi: 25.01.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/11568 Esas 2022/1071 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/11568 E. , 2022/1071 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İlk DereceMahkemesi : Yalova İş Mahkemesi
İş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince ilâmda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı ... Dağ. A.Ş. vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ... Dağ. A.Ş. vekili tarafından süresi içerisinde duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine, dosya incelenerek temyiz istemlerinin süresinde olduğu, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 22/06/2021 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü duruşmalı temyiz eden davalı ... Dağ. A.Ş. adına Av. Aslınur Karaca ile davacı adına Av. ... ve davalılar ..., ...Mühendislik-... Dormanlı adlarına Av. ... geldiler. Diğer davalılar adlarına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak, hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verilmiştir. Dosyanın tekrar Dairemiz’e gelmesinden sonra Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
A.Manevi Tazminat İstemine İlişkin Hüküm Yönünden;
Mülga 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 20.07.2016 tarihinden itibaren uygulanan 8. maddesinin 3. fıkrasına göre, “Bölge Adliye Mahkemesinin para ile değerlendirilemeyen dava ve işler hakkındaki kararları ile miktar veya değeri beşbin lirayı geçen davalar hakkındaki nihaî kararlara karşı tebliğ tarihinden başlayarak sekiz gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” Bu fıkradaki “beşbin” ibaresi 6763 sayılı Kanunun 5. maddesi ile “kırk bin Türk Lirası” şeklinde değiştirilmiştir.
Mülga 5521 sayılı Kanun’un, 6763 sayılı Kanun 5. maddesi ile değişik beşinci fıkrasına göre parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığı’nca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı öngörülmüştür.
25.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 8. maddesinde “temyiz edilemeyen kararlar” sayılmış ancak miktar itibariyle kesinliğe bu maddede yer verilmemiş, 7/3. maddede, 6100 sayılı HMK’nın kanun yollarına ilişkin hükümlerinin, iş mahkemelerince verilen kararlar hakkında da uygulanacağı belirtilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca, bölge adliye mahkemelerinin miktar veya değeri kırk bin Türk Lirası’nı (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararların temyiz yoluna başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. HMK Ek madde 1 hükmüne göre de, 362. maddedeki parasal sınırların, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanacağı belirtilmiştir.
HMK 362/2. maddesine göre “Birinci fıkranın (a) bendindeki kararlarda alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda, kırk bin Türk Liralık kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir. Alacağın tamamının dava edilmiş olması hâlinde, kararda asıl talebinin kabul edilmeyen bölümü kırk bin Türk Lirasını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Ancak, karşı taraf temyiz yoluna başvurduğu takdirde, diğer taraf da düzenleyeceği cevap dilekçesiyle kararı temyiz edebilir”
HMK 366. maddenin yollaması ile temyiz yolunda da uygulanan 346. madde uyarınca, temyiz dilekçesi kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme temyiz dilekçesinin reddine karar verir. Ancak temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise, 01.06.1990 tarih, 1989/3 E. - 1990/4 K. sayılı içtihadı birleştirme kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından temyiz talebinin reddine karar verebilecektir.
Yukarıda belirtildiği şekilde, iş mahkemelerinin kararlarının istinaf incelenmesi sonucu Bölge adliye mahkemelerince verilen kararlarda karar tarihine göre kesinlik sınırı: 20.07.2016 - 01.12.2016 tarihleri arasında 5.000,00 TL; 02.12.2016 tarihi sonrası için 40.000,00 TL; 01.01.2017 sonrası için 41.530,00 TL ve 01.01.2018 tarihi sonrası için 47.530,00 TL, 01.01.2019 tarihi sonrası için 58.800,00 TL, 01.01.2020 tarihi sonrası için 72.070,00 TL, 01.01.2021 tarihi sonrası için 78.630,00 TL, 01.01.2022 tarihi sonrası için ise 107.090,00 TL‘dir.
Somut olay incelendiğinde, manevi tazminat istemi hakkındaki hükmün miktar yönünden yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğu anlaşılmakla, davalı ... Elk. Dağ. A.Ş.’nin anılan hükme yönelik temyiz itirazlarının kesinlik nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
B.Diğer Hükümler Yönünden;
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre; temyiz edenin sıfatına temyizin kapsam ve nedenlerine göre davalı ... Elk. Dağ. A.Ş.‘nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
Dosya kapsamından 13/10/2009 tarihinde meydana gelen iş kazasından dolayı davacıda oluşan sürekli iş göremezlik oranının %38,00 olduğu, iş kazasının meydana gelişinde davacının bir kusurunun bulunmadığı, davalı ... Elk. Dağ. A.Ş.‘nin %30, davalı ...’ın %70, ...’ın bu %70 kusuru içinde olmak kaydıyla davalı ...’nın %30, davalı ...’ın %5 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
Temyiz edenin sıfatına temyizin kapsam ve nedenlerine göre kararda sair yönlerden bir yanlışlık yok ise de, bölge adliye mahkemesince alınması gereken bakiye nispi istinaf karar harcı belirlenirken adı geçen davalı tarafından 25/06/2019 tarihinde ayrı bir maktu istinaf karar harcı yatırıldığının gözetilmemesi isabetsiz olmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi‘nce bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 01/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu‘nun 370. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nce verilen 29/12/2020 tarihli hükümün istinaf karar harcına ilişkin 2 numaralı bendinin tamamen silinerek yerine geçmek üzere “2-Alınması gereken 28.481,63 TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan toplam 7.120,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 21.361,23 TL harcın istinaf eden davalı ...Ş.’den tahsili ile hazineye irad kaydına,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, davalılardan Uludağ Elektrik Dağ. A.Ş. avukatı yararına takdir edilen 3.815,00 TL duruşma avukatlık parasının davacıya yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 25/01/2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.