Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/236
Karar No: 2019/5684
Karar Tarihi: 24.06.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/236 Esas 2019/5684 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2019/236 E.  ,  2019/5684 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ
    MAHKEMESİ : ANKARA 24. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; davacılar ve davalılar BEDAŞ ile ASKİ tarafından istinaf başvurusunun ASKİ ve BEDAŞ"ın esastan reddine, davacının kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ASKİ ve BEDAŞ tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar, destekleri ...’in yerde kopmuş şekilde bulunan elektrik kablosundaki akım nedeni ile vefat ettiğini, maddi ve manevi zarar gördüklerini ileri sürerek şimdilik eşi Satıl için 80.000.00.- TL manevi,2.000.00.- TL maddi, çocukları ... için 50.000.00.-TL manevi, 2.000.00.-TL maddi, ... için 30.000.00.-TL manevi, 2.000.00.-TL maddi, ... ve ... için 40.000.00.-er TL manevi tazminatın olay tarihinden avans faizi ile davalı Bedaş’tan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalılar aleyhine açılan aynı talebi içeren iki dava da bağlantı nedeni ile birleştirilmiş,yargılama birlikte yürütülmüştür. Davacılar, 13/06/2017 tarihli ıslah dilekçeleri ile maddi tazminat taleplerini artırmışlardır.
    Davalılar, kusurları olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, birleştirilen 2015/423 esas sayılı dosyadan davalı DSİ"ye karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine, Mahkemenin 2013/256 esas sayılı dosyasından davalı ENERJİSAYA (BEDAŞ) karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine, Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/453 esas sayılı davalı ASKİ Genel Müdürlüğüne karşı açılan davadaki talepler ve ıslah dilekçesindeki talepler de gözetilerek,
    Maddi tazminat isteminin kabulü ile;
    Davacılardan ... için 121.979,94 TL"nin,
    ... için 6.493,80 TL"nin,
    ... için 21.167,35 TL"nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ASKİ Genel Müdürlüğünden alıp davacılara ödenmesine,
    Manevi tazminat isteminin kısmen kabul kısmen reddine,
    Davacılardan ... için 30.000,00 TL"nin,
    ... için 10.000,00 TL"nin,
    ... için 10.000,00 TL"nin
    ... için 10.000,00 TL"nin,
    ... için 10.000,00 TL"nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ASKİ Genel Müdürlüğünden alıp davacılara ödenmesine karar verilmiş, davacılar, davalılar Aski ve Bedaş istinaf yoluna başvurmuştur .
    Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, Davalılardan ASKİ ve Enerjisa Başkent AŞ vekillerinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
    Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b.2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE,
    2015/423 esas sayılı dosyadan davalı DSİ"ye karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine,
    2013/256 esas sayılı dosyasından davalı ENERJİSAYA (BEDAŞ) karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddine,
    Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/453 esas sayılı davalı ASKİ Genel Müdürlüğüne karşı açılan davadaki talepler ve ıslah dilekçesindeki talepler de gözetilerek,
    Maddi tazminat isteminin kabulü ile;
    Davacılardan ... için 121.979,94 TL"nin,
    ... için 6.493,80 TL"nin,
    ... için 21.167,35 TL"nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ASKİ Genel Müdürlüğünden alıp davacılara ödenmesine,
    Manevi tazminat isteminin kısmen kabul kısmen reddine,
    Davacılardan ... için 50.000,00 TL"nin,
    ... için 15.000,00 TL"nin,
    ... için 15.000,00 TL"nin
    ... için 15.000,00 TL"nin,
    ... için 15.000,00 TL"nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ASKİ Genel Müdürlüğünden alıp davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar Aski ve Bedaş tarafından temyiz edilmiştir .
    1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-)6098 sayılı Türk Borçlar Yasası’nın 69’uncu ve mülga 818 sayılı Borçlar Yasası’nın 58’inci maddelerinde “bir binanın veya diğer yapı eserlerinin malikleri, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden” sorumlu ve bir kusurları söz konusu olmaksızın “doğan zararı gidermekle yükümlü” tutulmuşlardır. Bu sorumluluğa öğretide “kusursuz sorumluluk” veya daha geniş tanımıyla “kusura dayanmayan nesnel sebep sorumluluğu” denilmektedir. Burada malike kurtuluş kanıtı sunma olanağı tanınmamıştır. Malik, ancak illiyet bağını kesen sebeplerin (mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru, üçüncü kişinin ağır kusuru gibi ) varlığı durumunda sorumluluktan kurtulabilir.
    Sorumlu kişi veya işletmenin, kusurlu olup olmaması, özen ödevini yerine getirip getirmemesi, işletme veya nesnede (şeyde) bir bozukluk veya noksanın bulunup bulunmaması, meydana gelen zararın tazmin borcu yönünden bir etkiye sahip değildir. Zira bunların sebep oldukları zararlarda, kusurun bulunup bulunmadığı ya da rolünün olup olmadığının çoğu zaman bilinemediği veya ispat edilemediği gibi, sorumlu kişi veya işletme, her türlü özeni gösterse, gözetim ve denetim ödevini yerine getirse, gerekli bütün tedbirleri alsa bile, gene çoğu zararın meydana gelmesini önlemek mümkün değildir. Bu sebeple sorumluluğunun bağlandığı olgu ile zarar arasında uygun illiyet bağı kurulduğu zaman, sorumluluk da gerçekleşmiş olacağından, bu işletme veya nesnelerin sahip veya işletenleri, bunların sebep oldukları zararı gidermek zorundadır.
    Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğunu ortadan kaldıran, bir başka deyişle, zarar ile yapımdaki bozukluk ve özen eksikliği arasında uygun “nedensellik bağı”nı kesen nedenler ise mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru ve üçüncü kişinin kusuru olarak belirlenmiştir.
    Buna göre, elektrik iletim direkleri de maddede belirtilen imal olunan şey kapsamında olduğundan, elektrik iletim direklerinin sahibi bu tesisin korunmasından, bu bağlamda bakım eksikliğinden doğan zarardan kusursuz olarak sorumludur.
    Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin 5.maddesinde; Kuvvetli akım tesisleri her türlü işletme durumunda, cana ve mala herhangi bir zarar vermeyecek ve tehlike oluşturmayacak bir biçimde yapılmalıdır.
    Herhangi bir kimsenin dikkatsizlikle de olsa yaklaşabileceği uzaklıktaki kuvvetli akım tesislerinin gerilim altındaki bölümlerine (aktif bölümler) dokunulması olanaksız olmalıdır ve ilerideki bölümlerde belirtilen emniyet mesafeleri ile koruma önlemleri sağlanmalıdır.
    Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin 27.maddesinde; Tesislerin ve aygıtların teknik belgelerinde belirtilen aralıklarda bakım ve onarımları yapılmalıdır. Yapılan bakım ve onarımlar kalıcı bir şekilde kaydedilmelidir. Anılan Yönetmeliğin 68. maddesinde ise “ devre dışı edilen kullanılamayacak hatlar topraklanmalıdır .Uzun süre işletme dışında bırakılacak hava hatları ya tamamen sökülecek ya da işletmede bulunan hatlar gibi düzenli biçimde belirli sürede bakımı yapılacaktır “ düzenlemesi yeralır .
    Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 4/34.maddesinde; branşman (irtibat) hattı müşterinin (abonenin) dağıtım sistemine bağlandığı bağlantı noktasına kadar müşteri tarafından tesis edilen müşterinin mülkiyetinde olan ve münhasıran müşterinin bağlantı talebinin karşılanması amacı ile kullanılan tüm teçhizatı (hat, kablo, dam direği, kesici ve ölçü sistemleri vb.) ifade eder. Anılan davalı Bedaşın , branşman hattı için abonenin uygunluğunu denetlemesi, denetim sonrasında branşman hattında abonenin yaptığı değişiklikler olup olmadığını incelemesi gerektiği halde bu yükümlülükleri yerine getirmediğinden doğan zarardan sorumlu olduğu açıktır.
    Somut olayda, branşman hattının 20/05/1985 tarihinde Aski ye devredildiği, tüm tesislerin kablolu ve ring besleme sistemine geçmesi ile enerjisiz hale getirildiği, bu branşman hattının bir faz kablosunun koparak yere düştüğü , Bedaşa ait kafes direkten sarkan kablo ile temas ederek enerjilendiği, elektrik akımı sonucu ölüme neden olduğu anlaşılmaktadır. Diğer anlatım ile Bedaş, boşa çıkan hattın iletken bağlantılarını açarak hattın enerjisini kesmiştir .Daha sonra koparak yere düşen ve enerjisiz olan iletken, bağlı kaldığı Bedaşa ait kafes direkteki enerjili iletkene temas etmiş ve davacıların desteği akıma kapılarak vefat etmiştir. Ayırıcının bulunduğu kafes direğin Bedaşa ait olduğu, yere düşen iletkenin branşman hattına ait olduğu, kafes direkteki ayırıcının ve camper bağlantılarının, kullanılmayan hattın enerjisinin yönetmeliklere uygun kesilmediği, emniyet tedbiri alınmadığı açıktır .Bu durumda davalı Bedaş "ın vefat nedeni ile doğan zarardan müteselsilen sorumlu olduğu açıktır.
    O halde, mahkemece; davalı ... Bedaşın branşman hattının sahibi diğer davalı Aski ile birlikte zarardan müteselsilen sorumlu olduğu dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK"nun 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 24/06/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi