Esas No: 2021/7912
Karar No: 2022/880
Karar Tarihi: 24.01.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/7912 Esas 2022/880 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/7912 E. , 2022/880 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi : ... 3. İş Mahkemesi
Dava, davacının malullük oranının tespiti ve maluliyet aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I- İSTEM:
Davacı vekili, maluliyet oranının ve malullük aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı Kurum vekili, kurum işlemlerinin yerinde olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesince; Yüksek Sağlık Kurulu ve Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu raporlarının birbirlerini doğruladığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince; 5510 sayılı Yasadaki prosedüre uygun olarak çalışma gücünü en az % 60 kaybetmediğine dair YSK raporuna itiraz üzerine yurtdışı tedavi kurumlarında alınan raporlar ve Yüksek Sağlık Kurulunun raporu da irdelenmek suretiyle Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu tarafından değerlendirilerek çalışma gücünü en az % 60 kaybetmediğine karar verildiğinin anlaşıldığı, İlk derece mahkemesince yasada öngörülen prosedürün izlenmiş olduğu belirtilerek davacı vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili,müvekkiline Almanya’da maluliyet aylığı bağlandığını, Türk Alman sosyal güvenlik sözleşmesi ilgili hükümlerine göre Alman sağlık kurumlarından verilen raporların Türkiye’de geçerli sayılarak davacıya aylık bağlanması gerektiğini belirterek kararı temyiz etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davacının 28.07.2016 tarihli malullük aylığı tahsis talebinin Kurum tarafından reddedildiği,Yüksek Sağlık Kurulunun 03.01.2018 tarihli kararında, davacının Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmediği, malul sayılamayacağının belirtildiği, Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulu’nun 21.10.2019 tarihli kararında, davacının 03.08.2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında çalışma gücünün en az %60 'ını kaybetmemiş olduğu, malul sayılamayacağının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Eldeki dosyada; gerek Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu raporu ve gerekse de Adli Tıp Kurumu raporları nazarında yazılı şekilde karar verilmiş ise de, mahkeme kararı sonrası 28.09.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp aynı tarihte yürürlüğe giren Maluliyet Ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile 03.08.2013 tarihli ve 28727 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Yargılama safhasında yürürlüğe giren söz konusu mevzuat kapsamında da değerlendirme yapılması gerektiğinden, mahkemece 28.09.2021 tarihli Maluliyet Ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında, maluliyetin bulunup bulunmadığı konusunda, Adli Tıp Kurumundan rapor alınıp (maluliyetin bulunduğuna karar verilmesi durumunda başlangıcının, yönetmeliğin yürürlük tarihi olduğu gözetilmek kaydıyla) sonucuna göre karar verilmelidir.
Bu maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 24.01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.