3. Hukuk Dairesi 2017/12044 E. , 2019/5700 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, dava dilekçesi ile ; Borçlu davalının davacı ..."la işyeri kira sözleşmesi imzaladığını, aylık kira bedeli 2.500,00 TL olmak üzere 31 Mart 2014 tarihinde 4 aylık kira bedelinin ödenmesi koşuluyla sözleşmenin yapıldığını, Garanti Bankası A.Ş. ... Şubesinde ... adına hesap açılarak kira ücretinin bu hesaba yatırılmasının bildirildiğini, davalı borçlunun Şubat ayı kirasını yatırdığını, ikinci aydaki kirayı geciktirerek ödediğini, 31 Mart tarihinde ödenmesi gereken 4 aylık kirayı ödemediğini ve kira sözleşmesine aykırı davrandığını bu nedenle davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, belirterek itirazın iptaline ve lehlerine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacı tarafın yazılı kira sözleşmesine dayalı olarak olarak başlattığı icra dosyasında vekil edenin ... olduğu ancak dosyaya sunulan kira sözleşmesinde kiralayanın ... olduğu, usulüne uygun şekilde ... tarafından vekaletname sunulmadan icra takibine girişildiği ve bu durumun sonradan düzeltilebilcek bir durum olmadığı, bu haliyle davalının takip dosyasına yapmış olduğu itirazın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, dava dilekçesinde ... ve ... adına açılmasına rağmen mahkemece gerekçeli kararda davacı olarak yalnızca ... gösterilmiş ve onun hakkında hüküm kurulmuştur. Somut uyuşmazlık; davalının icra takibine konu kira bedelini takip tarihi itibariyle ödemekle yükümlü olup olmadığı hususundadır.
1- Davacı ... bakımından; her ne kadar mahkemece davacı gerekçeli kararda gösterilmemiş ve vekaletname sunulmadan icra takibine girişildiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun vekâletnamesiz dava açılması ve işlem yapılmasını düzenleyen 77. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukat, dava açamaz ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar doğabilecek hâllerde mahkeme, vereceği kesin süre içinde vekâletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekâletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise dava açılmamış veya gerçekleştirilen işlemler yapılmamış sayılır.” düzenlemesi ile vekaletname eksikliğinin bulunması halinde nasıl hareket edileceği gösterilmiş olup buna göre işlem yapılması gerekirken eksik hususun ikmali için icra müdürlüğünce icra takip dosyasına vekaletnamenin sağlanması yönünde işlem yapılmamış ise de icra dosyasına istinaden açılan itirazın iptali davasında bu doğrultuda davacı vekiline eksikliğin giderilmesi için süre verilmesi gerekirken süre verilmeksizin davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Kaldı ki vekaletname eksikliği davacı vekilince temyiz incelemesi öncesi tamamlanmıştır. Bu yönler gözetilmeksizin karar başlığında davacı ...’ın gösterilmemesi ve hakkında hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırıdır.
2-Davacı ... bakımından ise; taraflar arasında 11.02.2014 başlangıç tarihli, aylık 2500 TL kira bedelli, bir yıl süreli kira sözleşmesi imzalanmış, sözleşmenin ikinci sayfasında 20. madde altında Mart 2014 sonuna kadar kiradan mahsup olmak üzere 10.000 TL’nin sözleşmede yazılı ... adına olan banka hesabına yatırılacağı belirtilmiştir. Bu doğrultuda kiraya veren olarak ...’ın gösterildiğinin, ...’ın ... adına sözleşmeyi imzaladığının anlaşılması ve davalının da ...’ın kiraya veren sıfatına itirazı olmaması doğrultusunda davacı ...’nin, kiraya veren sıfatının bulunduğu hususu dikkate alınarak " sözleşme hükümleri" doğrultusunda değerlendirme yapılması gerekirken anılan gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.