
Esas No: 2018/4356
Karar No: 2020/1771
Karar Tarihi: 19.02.2020
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/4356 Esas 2020/1771 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : CMK"nın 231/11. gereğince TCK"nın 85/1, 62, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirle öldürme suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK"nın 85/1, 62, 53./6 maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.12.2010 tarihli ve 2010/614 esas, 2010/1019 sayılı kararının 14.01.2011 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 22.07.2014 tarihinde TCK"nın 86/2, 86/3-a maddesinde tanımlanan kasten yaralama suçunu işlediği ve ... 2.Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 18.12.2014 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair ... 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.02.2015 tarihli ve 2015/67 Esas, 2015/101 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Sanığın başkanı olduğu ...Konut Yapı Kooperatifine ait dört katlı inşaatta çalışan mağdurun, olay günü merdiven kalıplarını söktüğü sırada yaklaşık 7.5 metre yükseklikten beton zemine düşerek ölmesi ile sonuçlanan olayda, binanın döşeme kenarlarında düşmeyi önleyecek korkuluklarının olmaması, inşaatta gerekli emniyet tedbirlerinin alınmaması, alınan tedbirlerin uygulanmasının sağlanmaması nedenlerinden ötürü kusurlu olduğu anlaşılan sanık hakkında, mahkemenin kabul ve takdirinde isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusurlu olmadığına, olayın ölenin kusuru nedeniyle gerçekleştiğine, cezanın ertelenmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceğinin düzenlendiği, madde uyarınca bir mesleğin icrasının yasaklanabilmesi için o mesleğin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülmesi gerektiği dikkate alındığında, dosya içerğine göre kooperatif yöneticiliğinin ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı gözetilmeden sanık hakkında 3 ay süre ile kooperatif yöneticiliği mesleğini icrasından 3 yasaklanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün 5237 sayılı TCK"nın 53/6. maddesinin uygulanmasına ilişkin (2) nolu fıkrasının üçüncü bölümünün hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.