20. Hukuk Dairesi 2017/2883 E. , 2018/2661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun ... sitesi C blokta bulunan 11 numaralı dairenin maliki olduğunu, maliki bulunduğu taşınmazın 28/03/2013 tarihi itibariyle biriken ve ödenmeyen aidat ve ortak giderlerinin tahsili için davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, davalının takip dosyasındaki asıl alacağı kabul ettiğini ancak işlemiş olan faiz miktarına, oranına ve takip sonrasında işletilen faiz oranlarına itiraz ettiğini, asıl alacağın kabul edilip, faize yapılan haksız ve kötüniyetli itiraz sebebiyle takibin kısmen durduğunu beyan ederek, borcun %10 gecikme faizle birlikte davalıdan tahsiline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde takip tarihine kadar davalının 9.020,00-TL işlemiş faiz (gecikme tazminatı) borcu olduğu, davacının dava dilekçesindeki aylık %10 gecikme faizi talebinin Kat Mülkiyeti Kanununun 20/II. maddesindeki yasal düzenleme gereği yerinde olmadığı, aylık %5 oranında gecikme tazminatı ödenmesi, fazlaya ilişkin faiz isteminin reddi gerektiği ve icra takibindeki talebin de bu doğrultuda olduğu, faiz miktarının likit bir alacak olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, ... 8. İcra Müdürlüğünün 2013/3889 Esas sayılı dosyasına ilişkin itirazın iptaline, takibin aynı koşullarla devamına, fazlaya ilişkin faiz isteminin reddine, talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre dava; ortak gider alacağı nedeni ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup;
1-Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre, ortak giderden payına düşeni ödemeyen bağımsız bölüm malikinin ödemede geciktiği günler için ödemekle yükümlü bulunduğu gecikme tazminatının başlangıç gününün açıkça saptanmış olması gerekir. Dava konusu ortak giderin dayanağını oluşturan düzenleme; işletme projesi ise işletme projesinin davalıya tebliğ edildiği tarih, kat malikleri kurulu kararı ise bu kurula davalı katılmışsa karar tarihi, kararın alındığı toplantıya katılmamışsa bu kararın kendisine tebliğ edildiği ya da başka bir biçimde borcunu öğrendiği tarih, bu da yoksa hakkında açılan icra takibi nedeniyle ödeme emrinin tebliğ edildiği tarih esas alınmalıdır. Davalının, kat malikleri kurul toplantılarına katılmadığına yönelik beyanı da dikkate alınarak davalının aidat borcunu öğrendiği günün açıkça belirlenmesi, icra takibinden önce öğrenmediği saptandığında gecikme tazminatının ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlatılması gerekirken, bu konuda yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan, ana taşınmaza ait karar defteri dosyaya celbedilip talep edilen ortak gider alacakları dönemsel olarak tespit edilmeksizin hüküm kurulması,
2-Kabule göre de; takip konusu olan asıl alacak tahsil edilmiş ve eldeki dava işlemiş faiz miktarına, oranına ve takip sonrasında işletilen faiz oranlarına yapılan itirazın iptaline münhasır olmakla; gerekçeli kararın "hüküm" fıkrasının 1 nolu bendinde, "takibin aynı koşullarla devamına" şeklindeki ibare ile, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesi hükmüne aykırı ve infazda tereddüt uyandıracak şekilde, tahsil edilmiş asıl alacağı da içerecek ifadelerle hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05/04/2018 günü oy birliği ile karar verildi.