3. Ceza Dairesi 2019/13053 E. , 2019/14646 K.
"İçtihat Metni"Kasten yaralama suçundan suça sürüklenen çocuk ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/1, 86/3-e, 87/3, 87/1-c, 29, 31/3 ve 62. maddeleri uyarınca 2 yıl 2 ay 9 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, verilen hapis cezasının aynı Kanun’un 51. maddesi gereğince ertelenmesine, suça sürüklenen çocuğun 2 yıl ve 3 yıl süre ile denetime tâbi tutulmasına, anılan Kanun"un 53. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair Bursa 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.05.2015 tarihli ve 2012/661 Esas, 2015/497 Karar sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 08.05.2019 tarihli ve 2019/6014 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.05.2019 tarihli ve 2019/53064 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
1) Suça sürüklenen çocuk hakkında, müşteki ...’a yönelik kasten yaralama eylemi nedeniyle; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/1, 86/3-e, 87/3, 87/1-c, 29, 31/3. maddelerine göre belirlenen 2 yıl 7 ay 17 gün hapis cezasından aynı Kanun’un 62. maddesine göre 1/6 oranında indirim yapılırken 2 yıl 2 ay 6 gün hapis cezası yerine, hesaplama hatası yapılarak 2 yıl 2 ay 9 gün hapis cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayininde,
2) 5237 sayılı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesi gereğince hapis cezası ertelenen suça sürüklenen çocuk hakkında hüküm kurulurken, anılan Kanun’un 51/3. maddesi gereğince denetim süresinin mahkûm olunan ceza süresinden az olmayacak şekilde belirlenmesi gerekirken hüküm fıkralarında 2 ve 3 yıl olarak iki ayrı denetim süresine hükmedilmesi suretiyle denetim sürelerinin karıştırılmasında,
3) Fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, aynı Kanun’un 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilemeyeceğinin dikkate alınmamasında,isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Bursa 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.05.2015 tarihli ve 2012/661 Esas, 2015/497 Karar sayılı kararı ile sanıklar ..., ... ve ... ile suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ... hakkında ...’ı yaralama suçundan kurulan hükümlerin süresinde temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.05.2018 tarihli ve 2017/14149 Esas, 2018/8570 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verildiği, suça sürüklenen çocuk ...’un ise hakkındaki hükmü temyiz etmediği belirlenerek yapılan incelemede;
Katılanı, diğer suç ortakları ile birlikte silahtan sayılan sopalarla kemik kırığına ve yüzünde sabit ize neden olacak şekilde yaralayan suça sürüklenen çocuk hakkında, birden fazla nitelikli halin (5237 sayılı TCK’nin 87/1-c ve 87/3) aynı olayda gerçekleşmesi nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nin 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle belirlenmesinde dikkate alınarak daha ağır cezayı gerektiren suç olan, yüzde sabit iz oluşacak şekilde yaralama nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-c, 87/1-son maddeleri gereğince ceza tayini gerektiği ve 5237 sayılı TCK’nin 87/3. maddesine göre ayrıca artırım yapılamacağı gözetilerek 5237 sayılı TCK’nin 86/1. maddesine göre alt sınırdan uzaklaşılarak ceza belirlenmesinden sonra 5237 sayılı TCK’nin 86/3-e ve 87/1-c maddelerine göre cezanın artırılması, bulunan cezanın 5 yılın altında kalması halinde 5237 sayılı TCK’nin 87/1-son maddesine göre 5 yıla çıkarılması ve bundan sonra indirim maddelerinin uygulanması yerine 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/3. maddelerinin tatbikinden sonra 5237 sayılı TCK’nin 87/1-c maddesi uygulanarak hatalı uygulama yapılması hususunun da kanun yararına bozma sebebi yapılıp yapılmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, takdir hakkı kullanıldıktan sonra diğer kanun yararına bozma istemlerinin incelenmesine, 08.07.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.