Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/670
Karar No: 2019/966
Karar Tarihi: 18.02.2019

Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2019/670 Esas 2019/966 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık uyuşturucu madde bulundurma suçundan hüküm giymiştir. Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, tedbire aykırı davranması üzerine para cezası ile cezalandırılmıştır. Sanık itiraz etmiş ancak itiraz reddedilmiştir. Kanun yararına bozma talebinde bulunulmuş ve kararın yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle talep kabul edilmiştir. Sanık hakkındaki cezanın aynen infazına dair ek karara yönelik itirazın reddine karar verilmesi yasaya aykırıdır ve bu nedenle karar kanun yararına bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191/6. maddesi, 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 68. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191. maddesi, 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 7. maddenin 2. fıkrası, CMK'nın 223. maddesi.
10. Ceza Dairesi         2019/670 E.  ,  2019/966 K.

    "İçtihat Metni"

    Adalet Bakanlığı"nın, 25/01/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkında 26/12/2012 tarihli karar ile hükmedilen 6.000 Türk lirası adlî para cezasının aynen infazına dair Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/10/2013 tarihli ve 2012/530 esas, 2012/1402 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2018 tarihli ve 2018/132 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 04/02/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    A) Konuyla İlgili Bilgiler:
    1- Sanığın 14/08/2012 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu bakımından yapılan yargılama sonucunda, Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 26/12/2012 tarihli ve 2012/530 esas, 2012/1402 sayılı kararı ile, “sanığın TCK’nın 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ancak 191/6. maddesi uyarınca denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına, tedbire uyduğu takdirde cezanın infaz edilmiş sayılmasına, aksi takdirde cezasının TCK’nın 50 ve 52. maddeleri gereğince para cezasına çevrilerek 6.000 TL adli para cezası ile cezalandırılacağına ve cezanın derhal infazının başlanmasına” karar verildiği, hükmün yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
    2- Denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında, sanığın yükümlülüklerine aykırı davrandığının bildirilmesi üzerine, Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 11/10/2013 tarihli ve 2012/530 esas, 2012/1402 sayılı ek kararı ile “TCK’nın 191/1, 62/1, 50/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 6.000 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, cezanın aynen infazına” karar verildiği,
    3- Hükümlünün temyiz yoluna başvurması üzerine Dairemizin 12/12/2017 tarihli ve 2014/5288 esas, 2017/6606 sayılı ilamı ile, “11/10/2013 tarihli kararın aynen infaz niteliğinde olması nedeniyle itiraz yoluna tabi olduğu, ayrıca sanık hakkında 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun kapsamında uyarlama yapılması gerektiği” belirtilmek suretiyle dosyanın incelenmeksizin iade edildiği,
    4- Dosyanın itiraz incelemesi için gönderildiği Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2018 tarihli ve 2018/132 değişik iş sayılı kararı ile, itiraza konu olan 11/10/2013 tarihli ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile itirazın reddine kesin olarak karar verildiği,
    Anlaşılmıştır.
    B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
    Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, " Dosya kapsamına göre, 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 8. fıkrasında, “Bu Kanunun; a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde
    kullanılmasını kolaylaştırma, suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” şeklindeki düzenleme nazara alınarak, 5271 sayılı Kanunun 231/6. maddesinde belirtilen şartlar aranmaksızın sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi yasal bir zorunluluk olduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilerek, Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2018 tarihli ve 2018/132 değişik iş sayılı kararının bozulması istenmiştir.
    C) Konunun Değerlendirilmesi:
    Sanık hakkında verilmiş ilk hüküm olan Denizli 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 26/12/2012 tarihli ve 2012/530 esas, 2012/1402 sayılı kararında 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/6. maddesi uyarınca cezaya hükmedildikten sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olduğu, sanığın tedbire aykırı davranması üzerine verilen 11/10/2013 tarihli ek kararın da, “26/12/2012 tarihli hükümde tayin edilen 6.000 Türk lirası adlî para cezasının aynen infazı” niteliğinde olduğu, bu nedenle daha önce bu suç bakımından tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, mahkûmiyet hükmünden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 7. maddenin 2. fıkrası kapsamında uyarlama yapılması gerektiği, esasen bu hususun Dairemizin 12/12/2017 tarihli ilamında da belirtilmiş olduğu, ancak aynen infaz kararına yönelik itirazın reddine karar verilen Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2018 tarihli ve 2018/132 değişik iş sayılı kararında bu hususun değerlendirilmediği anlaşıldığından,
    Hükümlünün kanun yararına bozma talebine konu olan suçu, aynı nitelikte başka bir suç nedeniyle daha önce verilmiş bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
    a) Hükümlü bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”,
    b) Hükümlü bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle daha önce tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan hükümlü hakkında, karardan önce 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",
    Karar verilmesi gerektiğinden, Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2018 tarihli kararı ile, aynen infaz kararına yönelik itirazın bu nedenlerle kabul edilmesi gerekirken, reddine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan kanun yararına bozma talebi yerindedir.
    D) Karar: Açıklanan nedenlere göre, hükümlü hakkındaki cezanın aynen infazına dair ek karara yönelik itirazın reddine ilişkin Denizli 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12/02/2018 tarihli ve 2018/132 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309.
    maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanunun 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 18.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi