Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5772
Karar No: 2019/5730
Karar Tarihi: 24.09.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/5772 Esas 2019/5730 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı banka, müvekkilinin sahte vekaletnameyle tesis edilen ipoteğinden haberdar olduğu gerekçesiyle davacının taleplerini reddetti. Mahkeme, ıslahla tapu iptali ve tescil talebini kabul ederek taşınmazın davacı adına tesciline karar verdi. Ancak kayıt maliki aleyhine usulüne uygun açılmış bir dava olmadığından hüküm yanılgılı bir değerlendirmeyle verilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Medeni Usul Kanunu madde 119, ıslah kavramı.
14. Hukuk Dairesi         2018/5772 E.  ,  2019/5730 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.06.2008 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması 25.03.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile de tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve fer"i müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, ipoteğin kaldırılması; ıslahla tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemlerine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalı bankadan kullanılan krediye teminat olarak, dava dışı ... ve ...’un, Kadıköy 14. Noterliği, 07.02.2007 tarih ve 3556 yevmiye numaralı sahte vekaletnameyle, müvekkiline ait dava konusu 3204 ada 115 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı 6 numaralı bağımsız bölüm üzerinde, davalı banka lehine 27.06.2007 tarihli ipotek tesis ettirdiğini belirterek, dava konusu taşınmazda sahte vekaletname ile tesis edilen 27.06.2007 tarihli ipoteğin kaldırılmasına; 25.03.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle ise öncelikle İstanbul 10. İcra Müdürlüğü 2008/3225 E. sayılı dosyada yapılan işlemlerin ipoteğin kaldırılması yoluyla eski hale iadesine ve dava konusu taşınmazın müvekkili adına tesciline, mümkün olmaması taşınmazın değeri olan 750.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline ve %20 oranında kötü niyet tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddialarının kurguya dayalı olduğunu, davacının müvekkili bankadan kullanılan krediden ve dava konusu taşınmaz üzerinde müvekkili lehine tesis edilen ipotekten haberdar olduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
    Fer’i müdahil vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazı cebri ihale yoluyla aldığını ve iyi niyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne dava konusu taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı vekili ve fer’i müdahil vekili temyiz etmiştir.
    Islah, taraflardan birinin, yapmış olduğu bir usul işlemini tamamen veya kısmen düzeltmesine denir.
    İddia ve savunma karşı tarafın açık muvafakati olmaksızın değiştirilemeyeceğinden (veya genişletilemeyeceğinden), karşı tarafın açık muvafakati olmadığı hallerde, iddia veya savunmasını değiştirmek (veya genişletmek) isteyen tarafın, başvurabileceği yol ıslahtır.
    Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir.
    Davacı davasını tamamen ıslah ederek, talep sonucunu değiştirebilir
    Tamamen ıslahta davacı, davasını baştan (dava dilekçesinden) itibaren ıslah eder ve bir hafta içinde) yeni bir dava dilekçesi verir. Davanın tamamen ıslahı yoluna, dava dilekçesinden (dava dilekçesi dahil) itibaren bütün usul işlemlerinin yapılmamış sayılması için başvurulur. Bu halde, dava dilekçesinden itibaren yapılmış olan usul işlemlerinin tamamının yapılmamış sayılması söz konusu olduğu için, buna davanın tamamen ıslahı denir.
    Davanın tamamen ıslah edilmesi halinde mahkeme, davayı yeni şekline (yeni dava dilekçesine) göre inceleyip karara bağlar ( (Prof. Dr. Baki Kuru, İstinaf Sistemine Göre Yazılmış Medeni Usul Hukuku, Ekim 2016 s.591 vd.).
    Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince;
    Dosya içeriği ve toplanan delilerden; davacı vekilinin, 05.06.2008 tarihli dava dilekçesiyle müvekkilinin maliki olduğu dava konusu 3204 ada ada 115 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı 6 numaralı bağımsız üzerinde sahte vekaletnameyle tesis edilen ipoteğin kaldırılmasını istediği, daha sonra davalı banka tarafından davacı aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, taşınmazın 17.08.2012 tarihinde fer’i müdahil ... Emlak Üretim ve Değerleme Anonim Şirketine ihale edildiği, bunun üzerine davacının 25.03.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle davayı tamamen ıslah ederek icra dosyasında yapılan işlemlerin ipoteğin kaldırılması yoluyla eski hale iadesini ve dava konusu taşınmazın müvekkili adına tescilini, mümkün olmaması halinde tazminata hükmedilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
    Her ne kadar mahkemece, sahte vekaletnameyle tesis edilen ipoteğe istinaden yapılan ihale sonucu taşınmazda malik olan ... Emlak Üretim ve Değerleme Anonim Şirketinin iyi niyet iddiasının dinlenemeyeceği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne karar verilmişse de, kayıt maliki ... Emlak Üretim ve Değerleme A.Ş. aleyhine usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekili ve fer’i müdahil vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi