Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/7983
Karar No: 2012/3612

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/7983 Esas 2012/3612 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/7983 E.  ,  2012/3612 K.
  • PRİM BORÇLARININ TAHSİLİ USULÜ
  • HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜ
  • KANUN YOLUNDA YANILGI
  • BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ, İDARE MAHKEMELERİ VE VERGİ MAHKEMELERİNİN KURULUŞU VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN (2576) Madde 15
  • BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ, İDARE MAHKEMELERİ VE VERGİ MAHKEMELERİNİN KURULUŞU VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN (2576) Madde 13
  • AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN (6183) Madde 58
  • AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN (6183) Madde 55
  • AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN (6183) Madde 54
  • SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 88
  • SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 7
  • ANADOLU DEMİRYOLLARININ MÜBAYAASINA VE MÜDİRİYETİ UMUMİYESİNİN TEŞKİLAT VE VEZAİFİNE DAİR KANUN(MÜLGA) (506) Madde 80
  • 1982 ANAYASASI (2709) Madde 40

"İçtihat Metni"

ÖZET: SOSYAL GÜVENLİK KURUMU ALACAĞININ TAHSİLİ AMACIYLA 6183 SAYILI YASA’NIN 55. MADDESİ UYARINCA DÜZENLENİP TEBLİĞ EDİLEN ÖDEME EMRİNDE, İTİRAZ YOLU OLARAK İŞ MAHKEMELERİNE DAVA AÇILABİLECEĞİ İHTARINDA BULUNULMAYIP, AKSİNE SADECE VERGİ İTİRAZ KOMİSYONUNDAN BAHSEDEN 6183 SAYILI KANUN HÜKÜMLERİNİN UY­GULANACAĞI İHTARINA YER VERİLMESİ; KURUMUN DAVACININ İTİRAZINI USUL YÖNÜNDEN REDDEDEREK İTİRAZ MERCİİNİN İŞ MAHKEMELERİ OL­MASI GEREKTİĞİ YÖNÜNDE KANUN YOLLARINI AÇIKÇA GÖSTERİCİ İŞLEM TESİS ETMEYİP, BİR ANLAMDA DAVACIYI YANILTICI ŞEKİLDE İTİRAZINI ESASTAN İNCELEYEREK REDDİNE KARAR VERMESİ KARŞISINDA; DAVACININ HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜNÜN ZEDELENDİĞİNİN VE KURUMA ÖDEME EMRİNİN TEBLİĞİNİN ARDINDAN YAPTIĞI BAŞVURUNUN HATALI MERCİE (GÖREVLİ OLMAYAN YERE) YAPILAN BAŞVURU VE DOLAYISIYLA SON­RASINDA AÇTIĞI DAVANIN YEDİ GÜNLÜK SÜRESİ İÇERİSİNDE AÇILMIŞ BİR DAVA OLARAK KABULÜ GEREKİR.

Dava, ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.

Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar veril­miştir.

Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz is­teğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşa­ğıdaki karar tespit edildi.

İşveren A… Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı’nda üst düzey yönetici olduğu iddiasıyla, 2003-2008 yılları arası dönemdeki sigorta ve işsizlik prim borçlarının tahsili amacıyla, 6183 sayılı Kanun uyarınca yapılan takip kap­samında davacıya ödeme emirleri gönderilmesi üzerine; davacı, açtığı işbu dava ile; söz konusu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini istemiş, mahkemece, yapılan yargılama sonucunda “davanın 6183 sayılı Kanun’un 58. maddesinde öngörülen yedi günlük hak düşürücü süre dolduktan sonra açıldığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

5510 sayılı Kanun’un geçici 7. maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanun’un 80. maddesi; prim borçlarından dolayı tüzel kişilerin üst düzey yönetici ve yetkililerinin Kuruma karşı işveren tüzel kişiyle birlikte müteselsil sorumluluklarını düzenlemiş, 3917 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile yapılan düzenleme sonrasında ise, Kurum alacaklarının takibinde 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. Bu bağlamda davanın yasal dayanağı 6183 sayılı Kanun’un 54 ve devamı maddeleridir.

Kamu alacağının tahsili amacıyla 6183 sayılı Kanun’un 55. maddesi uyarınca düzenlenip tebliğ edilen ödeme emrine karşı borçlu, anılan Kanun’un 58. maddesi uyarınca “…7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir…”

Öncelikle belirtilmelidir ki; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 10.04.2001 gün ve 21-201-297; 24.03.2004 gün ve 10-164-170; 02.11.2011 gün ve 21-571-680 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere itiraz için öngörülen yedi günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunma­maktadır. Hak düşürücü süre, niteliği itibariyle sonuçlarını kendiliğinden mey­dana getirir ve bu nedenle re’sen nazara alınmalıdır.

6183 sayılı Kanun’un 58. maddesinde “vergi itiraz komisyonu”na itiraz edilebileceği öngörülmüş ise de; 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Ka­nun’la kurulan vergi mahkemelerinin faaliyete geçmesiyle, itiraz komisyon­larının görevleri son bulduğundan, anılan 2576 sayılı Kanun’un 13 ve 15. maddeleri uyarınca, madde metninde geçen “itiraz komisyonu” terimi “vergi mahkemeleri”; “itiraz” terimi ise “dava” olarak anlaşılmalıdır. Söz konusu kamu alacağının Sosyal Güvenlik Kurumu alacağı olması durumunda ise; mülga 506 sayılı Kanun’un 80 ve 5510 sayılı Kanun’un 88. maddesinin Kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Kanun’un uygulanacağı ve bu uygulamadan doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesinde iş mahkemelerinin görevli olacağı yönündeki düzenlemesi gereği, “itiraz komisyonu” teriminin “İş Mahkemesi” olarak anlaşılması gerekeceği açıktır.

Öte yandan; hak arama özgürlüğü T.C. Anayasası’nın 40. maddesi uyarınca güvence altına alınmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarının tahsilinde ilgili mevzuatın vergi alacaklarının ve Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarının tahsil uygulamalarındaki farklılıklar nazara alınarak ilgiliye, işleme karşı başvurabileceği kanun yolu ve süresinin açıkça belirtilmesi; bu kapsamda da alacağının tahsili amacıyla gönderilen ödeme emrinde 6183 sayılı Kanun’un 58. maddesi ile öngörülen itiraz hakkının kullanılabilmesi için yedi günlük süre içinde iş mahkemesine dava açabileceğinin ihtaratını içerir şekilde düzenlen­mesi gerekir.

Somut olayda; davalı Kurum tarafından prim alacaklarının tahsili amacıyla davacıya ödeme emrinin 19.11.2009 tarihinde tebliğ edildiği, da­vacının 24.11.2009 tarihinde davalı Kurum itiraz komisyonuna itiraz ettiği, itirazın reddine ilişkin kararın 14.12.2009 tarihinde tebliğinin ardından 17.12.2009 tarihinde işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır. Anılan ödeme emrinde itiraz yolu olarak iş mahkemelerine dava açılabileceği ihtarında bulunulmayıp, aksine sadece vergi itiraz komisyonundan bahseden 6183 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı ihtarında bulunması; Kurumun davacının itirazını usul yönünden reddederek itiraz merciinin iş mahkemeleri olması gerektiği yönünde kanun yollarını açıkça gösterici işlem tesis etmeyip, bir anlamda davacıyı yanıltıcı şekilde itirazını esastan inceleyerek reddine karar vermesi karşısında; davacının hak arama özgürlüğünün zedelendiğinin ve Kuruma ödeme emrinin tebliğinin ardından yaptığı başvurunun hatalı mercie (görevli olmayan yere) yapılan başvuru ve dolayısıyla sonrasında açtığı davanın 7 günlük süresi içerisinde açılmış bir dava olarak kabulü gerekir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.11.2011 gün ve 21-571-680 sayılı kararı). Bu durumda; mahkemece, işin esasına girilerek, konuya ilişkin kanıtlar ve mevzuat ışığında yapılacak değerlendirme sonucuna göre hüküm kurulması gereği gözetil­meksizin, yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

S o n u ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BO­ZULMASINA), temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 01.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi