Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1450
Karar No: 2019/5372
Karar Tarihi: 22.10.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/1450 Esas 2019/5372 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı, doğru olmayan iddialar nedeniyle tapu iptali-tescil istemiştir. Davacı, davalı ... ile 1998 yılında evlendiğini ancak ...'nin tehdit ve hileleri sonucu davaya konu taşınmazın üzerine geçirildiğini ve diğer davalıya aktarıldığını iddia etmiştir. Mahkeme, iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Davacı tarafın temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 31. maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 39. maddesi): İkrah ve hile iddialarının bir yıllık hak düşürücü süreye tâbi oldukları ve bu sürelerin hilenin öğrenildiği ve korkunun ortadan kalktığı tarihlerden itibaren işlemeye başlayacağı.
1. Hukuk Dairesi         2019/1450 E.  ,  2019/5372 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, davalı ... ile 1998 yılında 2. evliliğini yaptığını, ancak ..."nin kendisine uyguladığı tehdit ve hile ile davaya konu 326 parsel sayılı taşınmazını üzerine geçirdiğini sonrasında da danışıklı biçimde diğer davalı ..."ya aktardığını ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında ölmesi üzerine, mirasçısı Itır Şölen davayı sürdürmüştür.
    Davalılar, ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davada ileri sürülen iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı mirasçısı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

    -KARAR-
    Dava, "Tehdit(Korkutma)" ve "Hile(Aldatma)" hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, davalı ... ile 1998 yılında 2. evliliğini yaptığını, ancak ..."nin kendisine uyguladığı tehdit ve hile ile davaya konu 326 parsel sayılı taşınmazını üzerine geçirdiğini sonrasında da danışıklı biçimde diğer davalı ..."ya aktardığını ileri sürerek tapu iptali-tescile karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında ölmesi üzerine, mirasçısı Itır Şölen davayı sürdürmüştür.
    Davalılar, ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davada ileri sürülen iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Getirtilen kayıt ve belgelerden, dava konusu 326 parsel sayılı taşınmaz davacı ... adına kayıtlı iken, davacının 03.12.1999 tarihli resmi akitte taşınmazının intifa hakkını üzerinde bırakıp kuru mülkiyetini eşi olan davalı ..."ya satış suretiyle devrettiği; ..."nin de bu taşınmazın kuru mülkiyetini 02.04.2007 tarihli resmi akitte diğer davalı ..."ya sattığı görülmektedir.
    Diğer taraftan, davacının davalı ... aleyhine 07.08.2009 tarihinde boşanma davası açtığı, yargılaması sonucunda kusurun davalıda olduğu da benimsenmek suretiyle 19.04.2011 tarihli kararla tarafların boşanmalarına ve davalının davacıya 10.000TL maddi, 15.000TL manevi tazminat ödemesine karar verildiği; kararın Yargıtay 2. HD.since onandığı, ancak karar düzeltme aşamasında davacı ..."nın 02.11.2012 tarihinde öldüğü anlaşılınca kararın bozulduğu; ölen davacının kızı Itır"ın bozma sonrasında davayı sürdürdüğü ve yargılama sonunda "boşanma konusunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı ..."nin daha fazla kusurlu olduğunun tespitine" karar verildiği, kararın kesinleştiği; daha sonra davacının kızı ..."ın mirasçılık belgesi için dava açtığı ve ... ..."yı da davacının mirasçısı olarak gösteren veraset ilamının iptaline, davacı ..."nın tek mirasçısının kendisi olduğuna dair veraset belgesi aldığı anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 31. maddesi (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 39. maddesi) uyarınca ikrah(korkutma) ve hile(aldatma) iddialarının bir yıllık hak düşürücü süreye tâbi oldukları ve bu sürelerin hilenin öğrenildiği ve korkunun ortadan kalktığı tarihlerden itibaren işlemeye başlayacağı kuşkusuzdur.
    Somut olayda, davacı tarafından 07.08.2009 tarihinde açılan boşanma davasında eldeki davada ileri sürülen iddialara da dayanıldığı dikkate alındığında, en geç boşanma davasının açıldığı tarihte hilenin öğrenildiği ve korkunun ortadan kalktığı, böylece dava tarihine(10.06.2011) kadar bir yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği kabul edilmek gerekir.
    Hal böyle olunca, mahkemece davanın reddedilmesinde açıklanan nedenden ötürü bir isabetsizlik yoktur.
    Davacı tarafın temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün yukarıdaki gerekçe ile ONANMASINA,aşağıda yazılı 20.10 TL bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 22/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi