16. Hukuk Dairesi 2018/1040 E. , 2020/6185 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmak için yeterli olmadığı belirtilerek, dava konusu taşınmaza komşu parsellerin kadastro tutanakları ve dayanak belgeleri getirtilerek, mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri, fen ve ziraat bilirkişisi ile mahallinde yeniden keşif yapılması ve taşınmazın niteliğinin belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 309 ada 4 parsel sayılı 2.820,53 metrekare yüzölçümlü taşınmazın 13.04.2017 tarihli jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi raporunda (B) harfiyle gösterilen 2.566,15 metrekare yüzölçümündeki bölümünün davacılar ..., ..., ... adına tapuya kayıt ve tesciline, aynı tarihli bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen 254,38 metrekare yüzölçümündeki bölümünün ise yol ve dere olarak haritasında gösterilmek üzere tescil harici bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, çekişmeli taşınmazın (B) harfiyle gösterilen bölümü hakkındaki hükme yönelen davalılar Hazine vekili ile ... vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, Mahkemece bozma ilamına uyularak, çekişmeli taşınmazın 13.04.2017 tarihli jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi raporunda (B) harfiyle gösterilen bölümü üzerinde zilyetlikle iktisap koşullarının mevcut olduğu kabul edilerek karar verilmiş ise de, yapılan inceleme ve uygulama dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Mahkemece hakkında hüküm kurulan taşınmaz bölümleri, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişinin 09.06.2016 tarihli asıl raporunda (A) ve (B) harfleriyle gösterilen bu harf kodlarıyla açıklama yapıldığı halde, Mahkemece, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişinin 13.04.2017 tarihli ek raporunun hükme esas alındığı belirtildiği gibi, anılan her iki raporda da, ... tarafından yapılan kamulaştırmaya ilişkin harita kadastro paftasıyla çakıştırılmadığından hatalı sonuca varılmıştır. Şöyle ki; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporlarında, çekişmeli taşınmazın kuzey batı istikametinde kalan Erzurum – Artvin Karayolunun bir bölümü, davacılar adına tescil kararı verilen (B) ve tescil harici bırakılan (A) harfiyle gösterilen bölümlerin içinde kalmakta olup, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinin raporlarında kamulaştırma haritası kadastro paftasıyla çakıştırılmadığından bu bölüm gösterilmemiştir.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, 17.06.2011 tarih ve 2011/298 sayılı kamu yararı kararı alınmasına ilişkin kamulaştırma belgeleri ve kamulaştırma haritaları ... 12. Bölge Müdürlüğünden getirtilerek dosyasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı, fen bilirkişisinden 09.06.2016 tarihli jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine ait rapor ile kadastro paftası ve yol nedeniyle yapılan kamulaştırmaya ait kamulaştırma haritası ölçekleri eşitlenip çakıştırılmak suretiyle uygulama yapılması istenilmeli ve taşınmazın tescil harici bırakılmasına karar verilen (A) bölümü yönünden, davacıların hükmü temyiz etmemeleri nedeniyle, hükmü temyiz eden davalı Hazine ile ... lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek, taşınmazın (A) ve (B) harfiyle gösterilen bölümlerinin ne kadarlık bir kısmının kamulaştırma kapsamında yol içerisinde kaldığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve uygulamaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalı Hazine vekili ile ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden Belediyeye iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2020 gününde oy birliği ile karar verildi.