Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2527
Karar No: 2021/3355
Karar Tarihi: 16.06.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2019/2527 Esas 2021/3355 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2019/2527 E.  ,  2021/3355 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... vekili tarafından süresinde, davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 13.04.2021 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat Şeyma Aydoğan, davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, aldatma ( hile ) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı, maliki olduğu 407 ve 408 parsel sayılı taşınmazların takası için kendilerini nişanlı olarak tanıtan davalılar ile anlaştıklarını, buna göre davalıların da üzerinde ev olduğunu bildirdikleri 306 ada 1 parsel sayılı taşınmazı devrettiklerini, ancak sonradan davalıların gösterdikleri evin davalıların maliki oldukları 306 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde olmadığını öğrendiğini ve kandırıldığını anladığını ileri sürerek davalılar adına olan 407 ve 408 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile adına tescili isteminde bulunmuştur.
    Davalı ..., iddiaların doğru olmadığını, diğer davalıyı devir öncesinde tanımadığını, çekişme konusu taşınmazları bedel karşılığı davacıdan satın aldığını ve davacıya ev göstermediğini davalı ... ise, husumet itirazında bulunmuş, taşınmazları davalı ...’den aldığını, davacıya ev göstermediğini, davacı ile protokol imzalamadıklarını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, hile iddiasının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin karar, Dairece; "...Çekişme konusu 407 ve 408 parsel sayılı taşınmazlar, davacıya ait iken davacı tarafından bizzat 04/03/2011 tarihinde 407 parsel sayılı taşınmazın 5.000,00 TL, 408 parsel sayılı taşınmazın 5.000,00 TL karşılığı satış suretiyle davalı ...’e temlik edildiği, davalı ... tarafından ise kısa bir süre sonra 28/03/2011 tarihinde davalı ...’a devredildiği, bu sırada dava dışı ...’e ait 306 ada 1 parsel sayılı taşınmazın vekil sıfatıyla dava dışı ... tarafından davacıya temlik edildiği, davacıya ait çekişme konusu taşınmazların devir tarihi itibariyle üzerindeki muhdesatlar ile değerinin toplamda 164.336,00 TL olduğu, ilk el Özlem’in taşınmaz bedeli olarak 22.500,00 TL ödediğine yönelik iddiasını ispatlayamadığı gibi taşınmazı satın aldıktan yirmi dört gün sonra Gökhan’a 407 parsel sayılı taşınmazı 4.000,00 TL, 408 parsel sayılı taşınmazı ise 3.000,00 TL karşılığı devrettiği, davalı ...’ın da bedeli ödediğine ilişkin bir kanıtının olmadığı dolayısıyla davalıların el ve iş birliği içinde hareket ettikleri ve kötü niyetli oldukları, davacıya devri kararlaştırılan ve üzerinde villa bulunan taşınmazın dava dışı kişiye ait olduğu, aynı villanın başka kişilere de gösterilerek hileli işlemler yapıldığı anlaşılmaktadır. ...Somut olaya gelince; yukarıdaki ilkeler doğrultusunda davacının hileye düşürülmek suretiyle taşınmazlarının elinden alındığı sabittir. Hal böyle olunca; davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir." gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile dava konusu 407 ve 408 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının iptaline ve davacı adına tesciline karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Dava konusu 408 parsel sayılı taşınmaz yönünden; davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA,
    Dava konusu 407 parsel sayılı taşınmaza gelince;
    Noksanın ikmali yoluyla getirtilen tapu kayıtları incelendiğinde, 407 parsel sayılı taşınmazın hükümden sonra 27.09.2019 tarih ve 19550 yevmiye no’lu işlemle davalı ...’ten dava dışı 3. kişi Süleyman Çalışkan’a satış yoluyla geçtiği, anılan taşınmazın halihazırda ... adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
    Bilindiği üzere, Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 125/1. maddesi " Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:
    a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.
    b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür." hükmünü içermektedir.
    Anılan düzenleme, kendiliğinden (re"sen) gözetilmesi zorunlu bir usul kuralı olup, mahkemece davacı tarafa seçimlik hakkı hatırlatılarak davayı ne şekilde sürdüreceği sorulmalı ve sonucuna göre işlem yapılmalıdır.
    Somut olayda, hükümden sonra dava konusu 407 sayılı parselin el değiştirmiş olması karşısında 6100 sayılı HMK"nın 125/1. maddesi uyarınca gerekli usuli işlemlerin yerine getirilmesi, ondan sonra işin esası hakkında karar verilebilmesi için hüküm bozulmalıdır.
    Davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.11.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalılar vekilleri için 3.050.00."şer TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davacıdan alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi