(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2011/5265 E. , 2012/651 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, işveren tarafından denetleme yapılacağının tebliğ edilmesi üzerine gerekli dikkat ve özenin gösterilerek iş kıyafetlerinde hassas olunmasının istendiğini, bu manada davacının çalışma arkadaşı olan yan istasyonda görev yapan Kadir Bıyıklı"ya bu durumu izah ettiğini, bu şahsın özürlü kadrosunda çalıştığını ve müvekkilinin bu şahısla iletişim kurabildiğini ancak davacının yaptığı uyarılara dikkat etmeyen şahsın müvekkilinin üzerine geldiği, orada çalışanların ikisini ayırdıklarını, herhangi bir şekilde vurma veya tahrik edici bir sözlü veya eylemli bir fiili olmadığını, davacının amirlerinin verdiği talimat doğrultusunda uyarıda bulunduğunu, buna rağmen müvekkili hakkında yeterli tahkikat yapılmadığını ve haksız yere işten çıkarıldığını belirterek iş akdinin feshinin geçersizliğinin tespitine ve müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/II-d maddesi ve Toplu İş Sözleşmesinin 36/29. maddesi uyarınca işyerinde 03/02/2010 tarihinde işverenin bir başka işçisi Kadır Bıyık ile kavga etmesi sonucu haklı sebeple feshedildiğini, işyerinde üretim bandında çalışan diğer işçilerin önünde iş saatlerinde meydana gelen kavganın tutanakla saptanmış olduğunu, kavgaya katılan iki işçinin yazılı savunmaları ile görgü tanıklarının ifadelerinin alındığını, İş Kanununun bir işçinin işverenin bir başka işçisine sataşmasını dahi iş sözleşmesinin haklı nedenle feshi için yeterli sayarken, iki işçinin iş saatleri içinde diğer çalışanlar önünde kavga etmesinin kabul edilecek yönü olmadığını, işverenin işyerinde cereyan eden böyle fiili bir eyleme katlanmasının beklenmemesi, bu hareketin hiçbir nedenle maruz gösterilmemesi ve tevil edilmemesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının işten çıkarılma gerekçesinin davalı tarafın iddia ettiği gibi işçinin işverenin bir başka işçisine sataşması veya kavga etmesinden kaynaklanmadığını ve sonuç olarak davacı işçinin haklı ve geçerli bir sebep olmaksızın işyerinden çıkarıldığını, bu sebeple de işe iade edilmesi hususundaki davasında haklı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacının davalıya ait işyerinde çalışırken işyerinde çalışmakta olan diğer bir işçiye sataştığı tanık beyanları, tanzim olunan tutanak ve her iki işçinin savunmaları ile sabittir. Öte yandan, işyerinde meydana gelen bu olaya ilişkin olarak davalı işveren her iki çalışanın da savunmasını almış, disiplin kurulu kararı ile her iki çalışanın da iş akitlerini feshetmiştir. Bu nedenle işverence yapılan fesih haklı ve geçerli sayılmalıdır.
Mahkemece bu hususlar dikkate alınarak işverenin başka bir işçisine sataşan işçinin açmış olduğu davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabule karar verilmesi hatalı olmuştur. 4857 sayılı Kanun"un 20/3. maddesi gereğince Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 60,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 26/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.