Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1520
Karar No: 2020/6239
Karar Tarihi: 21.12.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2020/1520 Esas 2020/6239 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, kamu orta malı olarak kaydedilen bir taşınmazın imar uygulaması sonucu parsellendirilerek Hazine adına kaydedilmesi ve davanın açılarak tapu iptali ve adına tescil istenmesi üzerine görülmüştür.
Mahkeme, davacı yararına taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, Daire tarafından yapılan incelemede, davanın geçerli nedenlere dayanmadığı ve hak düşürücü sürenin geçtiği belirlenmiştir.
Bu nedenle, Mahkeme kararı bozulmuş ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi gereğince, taşınmazların kadastro tespitinin kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içerisinde dava açılması gerektiği ve bu sürenin geçmesi halinde hak düşürücü etki yarattığı belirtilmiştir. Ayrıca, mera niteliği ile sınırlandırılmış taşınmazların da zilyetlikle kazanılamayacağı ifade edilmiştir.
16. Hukuk Dairesi         2020/1520 E.  ,  2020/6239 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 268 ada 3 parsel sayılı 910,84 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, mera olarak kamu orta malları siciline kaydedilmişken, 2004 yılında yapılan cins değişikliği ile Hazine adına 307 parsel numarası ile tarla vasfıyla tescil edilmiş ve bilahare 1459 parsel ile tevhidi sonucu oluşan 1461 numaralı parsel ise, yapılan imar uygulaması kapsamında ihdas yoluyla davalı Hazine adına şuyulandırmaya tabi tutulması sonucu oluşturulup, 26.10.2006 tarihinde yapılan imar düzenlemesiyle 268 ada 3 parsel numarası ile Hazine adına arsa vasfıyla kaydedilmiştir. Davacı ..., imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, temyize konu 268 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinde, davacı yararına taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme ve varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Dairemizin geri çevirme kararı üzerine dosya arasına alınan ve yine aynı gün temyiz incelemesi yapılan Dairemizin 2020/1943 Esas sayılı dosya içerisinde bulunan belgelerden,taşınmazın geldisini oluşturan 307 parsel sayılı taşınmazın 09.12.1963 tarihinde kesinleşen tapulama sonucu mera niteliği ile sınırlandırıldığı, 01.09.2004 yılında cins değişikliğine gidilerek tarla vasfı ile Hazine adına tapu kaydı oluşturulup, bilahare imar uygulaması ile ifraz görerek dava konusu kısmın 31.12.2008 tarihinde 268 ada 3 parsel numarası ile 910,84 metrekare yüzölçümlü olarak Maliye Hazinesi adına kaydedildiği anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi içeriğine göre davacı, tespitten sonra başlayan zilyetliğe dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmış olup, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte tapuya tescil edilen taşınmazların kural olarak zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı gibi, mera olarak sınırlandırılan ve özel siciline kaydolan taşınmazların da aynı şekilde zilyetlikle kazanılamayacağı, bu taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği; bir an için davanın tespitten önceki nedenlere dayalı olarak açıldığı düşünülse dahi; Kadastro tespitinin kesinleştiği 1963 yılından eldeki davanın açıldığı 2015 yılına kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 12/3. maddesinde öngörülen ve dava şartı olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle açılan davanın dinlenme olanağı da bulunmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususlar göz ardı edilerek davanın esasına girilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.




















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi