12. Ceza Dairesi 2020/198 E. , 2020/2240 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Hakimliği
Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Milas Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen bila tarihli ve 2017/2762 soruşturma, 2019/566 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Bodrum Sulh Ceza Hâkimliğinin 12/07/2019 tarihli ve 2019/843 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Kanunun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, şüpheli ..."ün müteahhidi olduğu, şüpheli ..."ın ise şantiye şefi olduğu inşaatta iş gören müştekinin elektrik akımına kapılmak suretiyle yaşamını tehlikeye sokacak şekilde yaralandığı somut olay nedeniyle yapılan soruşturma sırasında Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan 08/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda, şüphelilerin asli kusurlu olduklarının belirtildiğinin anlaşılması karşısında, şüpheliler haklarında üzerilerine atılı suçtan kamu davası açılması için yeterli delil bulunduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 19/12/2019 gün ve 94660652-105-48-16761-2019-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 31.12.2019 gün ve 2019/133600 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Müşteki ..."nun ... çatı olukları firmasının sahibi, müteahhit ... olan inşaata çatı olukları takılması için sözlü olarak anlaştıkları, olay tarihi olan 22.03.2017"de müştekinin inşaata 6 m"lik çatı oluklarını çıkarmak için yüksek gerilim hattının bulunduğu kısımdan malzemeyi ip ile çekerken malzemelerin yüksek gerilim hattı hizasına gelince çatı oluklarının yüksek gerilim hattına teması sonucu elektrik akımına kapıldığı ve yaşamını tehlikeye sokar şekilde yaralandığı, 07.07.2017 tarihli beyanında ..."den şikayetçi olduğu, inşaat mühendisi, elektrik mühendisi ve A sınıfı iş güvenliği uzmanı bilirkişi heyetinden alınan rapora göre; elektrik hatlarının binaya olan mesafesinin kuvvetli akım tesisleri yönetmeliğinde belirtilen güvenli mesafe içinde olduğu, iş güvenliği yönünden işveren ... ün iş güvenliği ile ilgili sorumluluklarını yerine getirmediği, yapı müteahhiti ve şantiye şefinin sorumlu oldukları şantiye sahasında bulunmaması nedeniyle asli kusurlu, müştekinin ise işletme sahibi olarak alması gereken iş güvenliği önlemlerini almaması nedeniyle tali kusurlu olduğu belirtildiği halde; Milas Cumhuriyet başsavcılığının 2017/2762 Soruşturma sayılı dosyası ile şüpheliler ... ve ... hakkında "bilirkişi raporuna göre elektrik hatlarının binaya olan mesafesinin Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinde belirtilen güvenli mesafe içerisinde olduğu, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 4857 sayılı İş Kanunun 8. maddesi ile 6098 sayılı Borçlar Kanunu 393. maddesinde tanımı yapılan İş ve Hizmet sözleşmelerinde Bağımlılık unsurundan söz edildiği, somut olayda oluk firması sahibi müşteki bağımsız olarak iş yaptığından müşteki üzerinde herhangi bir kimsenin işin yürütümü konusunda talimat ve denetiminin söz konusu olmadığı bu nedenle ortada Borçlar Kanunu veya İş Yasasında düzenlenen bir çalışan çalıştıran işçi işveren ilişkisinin bulunmadığı, yaralanmanın iş kazasında meydana gelen bir yaralanma olmadığı, müştekinin yaşı kişilik özellikleri ve mesleği itibarıyla malzemelerin elektrik tellerine çarpabileceğini öngörebilecek durumda olmasına rağmen en uzunu 6 m olan çatı oluklarını yüksek gerilim hatlarına 2.5-3 m mesafedeki çatıya çektiği ve elektrik akımına kapılarak yaralandığı,müştekinin yaralanmasında şüphelilerin bir eyleminin veya ihmali davranışının yada elektrik tellerinin binaya yakınlığının etkili olmadığı, müştekinin yaralanmasında kendi dikkatsiz ve tedbirsiz hareketinden başka bir kimsenin kusurunu etkili olmadığı belirtilerek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, müşteki vekili tarafından bu karara yapılan itiraz üzerine Bodrum Sulh Ceza Hakimliğinin 12.07.2019 tarihli 2019-843 Değişik iş sayılı kararı ile şüpheliler hakkında verilen kovuşturmaya yer olmadığına yönelik kararda bir isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiş ise de; işveren müteahhit olan şüpheli ..."ün alt yüklenici olarak çatı oluklarının tamiri işini verdiği müştekinin, bu işin tamiri sırasında gerekli güvenlik önlemlerini almakla sorumlu olduğunun bilirkişi raporu ile kabul edildiği, CMK"nın 170/2. maddesi gereğince Cumhuriyet savcısının yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açılacağı hükmü karşısında Milas Cumhuriyet Başsavcılığının bila tarih 2017/2762 Soruşturma ve 2019/566 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına yönelik karara müşteki vekili tarafından yapılan itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesine yönelik Bodrum Sulh Ceza Hakimliğinin 12/07/2019 tarihli 2019/843 Değişik iş sayılı kararında bir isabet görülmemiş olup,
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Milas Cumhuriyet Başsavcılığının bila tarih 2017/2762 Soruşturma ve 2019/566 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına kararına yönelik müşteki vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin Bodrum Sulh Ceza Hakimliğinin 12/07/2019 tarihli 2019/843 Değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak Kanun Yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.