Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2021/135
Karar No: 2022/569
Karar Tarihi: 21.02.2022

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/135 Esas 2022/569 Karar Sayılı İlamı

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/135 E.  ,  2022/569 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/135
    Karar No : 2022/569

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ....
    KARŞI TARAF (DAVALI) :.... Kurulu
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 22/10/2020 tarih ve E:2016/55880, K:2020/4594 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin ... Kurulu Genel Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararının iptali ile görevden uzaklaştırılmasına karar verildiği 16/07/2016 tarihinden itibaren bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmiştir.

    Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 22/10/2020 tarih ve E:2016/55880, K:2020/4594 sayılı kararıyla;
    Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiş,
    "Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
    Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
    Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... tarih ve E:...., K:2018/237 sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği; anılan karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ise ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Ceza Dairesinin ... tarih ve E:.... K:... sayılı kararıyla esastan reddedildiği ve Daireleri kararının verildiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
    ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenmiş "ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı"nın bulunduğu, davacı hakkında düzenlenen bahse konu tutanağın değerlendirilmesi sonucunda; davacının, "..." ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
    Ayrıca, davalı idarece dosyaya sunulan 203320 ID numaralı, 'mesut1938' kullanıcı adlı ByLock kullanıcısına ait ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı ile anılan tutanakta yer alan ... ID numaralı ByLock kullanıcısı ile ... tarihinde yapılan yazışma içeriklerinin incelenmesinden; ... ID numaralı ByLock kullanıcısı : "...", "sen yaz ben doldururum", "abim bu adresi ekle", "bu mahmut bey aksaray t5", "bunu ali beyle ayni grup yapmayacaksin", "abi çetele", "abi sana devredeceğim bi iki grup daha var", "onlarda hafta sonu yazisiriz" şeklinde bir konuşmanın yer aldığının görüldüğü,
    ... ID numaralı ByLock kullanıcısına ait ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı, söz konusu tutanakta ... ID numaralı ByLock kullanıcısı ile yapılan yazışma içeriklerinin incelenmesinden; ... ID numaralı ByLock kullanıcısının, davacının ByLock kullanıcı adını ... ID numaralı ByLock kullanıcısına vererek davacıyı kaydetmesini, davacının, Aksaray'da ve t5 grubunda yer aldığını belirterek "ali bey" diye adlandırılan kişi ile ayrı gruplara dahil edilmesini istediğinin görüldüğü,
    Öte yandan, davacı hakkında düzenlenmiş olan ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı ile 203320 ID numaralı ByLock kullanıcısına ait ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağında yer alan yazışma içeriklerinin karşılaştırılmasından; ... ID numaralı ByLock kullanıcısının, davacıyı "... bey T5" olarak kaydettiği, davacıya ait tespit ve değerlendirme tutanağında, kurucusu ... ID numaralı ByLock kullanıcısı olan ve "T5" olarak adlandırılan bir grubun bulunduğu, söz konusu grupta ... ID numaralı ByLock kullanıcısının ... ID numaralı ByLock kullanıcısıyla yaptığı yazışma içeriklerinde belirtildiği şekilde "ali bey" olarak adlandırılan şahsın bulunmadığının görüldüğü,
    Davacı tarafından, 3. kişiler arasında yapılan söz konusu ByLock yazışma içeriklerinde geçen şahsın kendisi olmayabileceği, tahmine dayalı olarak suçlanamayacağı beyanında bulunulduğu,
    Yukarıda "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler" başlığı altında da belirtildiği üzere, FETÖ tarafından belirli sicil aralıklarındaki hâkim ve savcılar gruplandırılarak T1, T2, T3, T4, T5 şeklinde taşra ve devre yapılanması oluşturulduğu, söz konusu mesajda yer alan konuşma içeriklerinde davacının sicil numarası itibarıyla "T5" olarak gruplandırıldığının görüldüğü,
    Sonuç olarak davacının adına, görev yaptığı yere ve grubuna (T5) açıkça yer verildiği görülen bu yazışma içerikleri ile davacı hakkında düzenlenen ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı bir bütün olarak incelendiğinde davacının aksi yöndeki beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile iltisak ve irtibatını ortaya koyan bir unsur olarak değerlendirildiği,
    Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgüt içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, örgüte himmet verdiğine, örgüt aracılığıyla yapı (katalog) evliliği yaptığına, örgüt içerisinde örgüt adına takibini yaptığı örgüt mensubu kişiler bulunduğuna ve diğer hususlara yönelik tanık beyanlarının değerlendirilmesi sonucunda, davacının aksi yöndeki beyanlarına itibar edilmeyerek FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
    Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile yukarıda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararda özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği,
    Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının görevden uzaklaştırılmasına karar verildiği 16/07/2016 tarihinden itibaren bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi ve özlük haklarının iadesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 3. maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğu, somut norm denetimi ile Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi gerektiği; temyize konu Daire kararında ilgili mevzuat olarak 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin değiştirilerek kabul edilmesine ilişkin 6749 sayılı Kanun'un 3. maddesine yer verildiği, bu yasal düzenlemenin OHAL dönemine ilişkin olup bu dönem ile sınırlı uygulanabileceği; OHAL döneminin 18 Temmuz 2018'de sona erdiği ve artık bu hükme dayalı olarak tarafına ceza verilemeyeceği; ceza mahkemesindeki yargılamanın halen devam etmekte olduğu, hakkında kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olmadığı halde Daire kararında bu hususa yer verilmesinin masumiyet ilkesinin ihlali anlamına geldiği; dava konusu işlemin tesis edildiği esnada somut olarak bulunmayan bilgi ve belgelere göre karar verildiği, bu şekilde AİHS'nin 15.maddesine aykırı tedbirlerin alındığının açık olduğu; dava konusu işlemi doğuran sürecin baştan sona Anayasa ve 2802 sayılı Kanun'a aykırı yürütüldüğü, disiplin hukuku hükümlerinin hiçbirine riayet edilmediği, anayasal düzene sadakatsiz davranma ithamlarının şahsı açısından hukuki ve somut bir temelinin olmadığı; ByLock kullanıcısı olmadığı, bu yönde kesin, net ve açık bir tespitin yapılmadığı, kaldı ki hukuka aykırı olarak elde edilmiş bu tür dijital delillerin yargılamada delil olarak kullanılmasının mümkün olmadığı; tanık delillerinin de itirafçı tanık/sanıkların etkin pişmanlıktan yararlanmak amacıyla verdikleri ifadeler olduğu, tanık beyanlarının tamamen çelişkili, asılsız ve soyut olduğu; süreçte adil yargılanma hakkının, masumiyet karinesinin, çekişmeli yargılama ve silahların eşitliği ilkelerinin, savunma hakkının ihlal edildiği, ayrıca davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin de hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davacının Anayasa'ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:


    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
    "a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 22/10/2020 tarih ve E:2016/55880, K:2020/4594 sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasına ilişkin yargılama giderinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Dairesince müzekkere yazılmasına,
    4. Kesin olarak, 21/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi