22. Hukuk Dairesi 2019/5812 E. , 2019/17241 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılardan Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Ö. Keskin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü"ne ait Yüzüncü Yıl Üniversitesi Melikşah Yurtkur Müdürlüğü işyerinde 1990 yılından itibaren Haziran 2011 sonuna kadar sigortalı ve sendikalı işçi olarak çalıştığını, temizlik işini ihale ile alan en son alt işveren olan Can Su Ltd Şti"nde sendikalı olarak çalışmakta iken emekli olmak için işten ayrıldığını ileri sürerek kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Kurum vekili, davacının müvekkil kurum işçisi olmadığını, anahtar teslim ile hizmet alımını üstlenen firmaların işçisi olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, davanın yetkili mahkemede açılmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, bozma öncesi yapılan ilk yargılamada toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının emeklilik nedeni ile işten ayrıldığı, bu sebeple kıdem tazminatına hak kazandığı; ancak işyerinin bilinen özellikleri gereği davacının eğitim-öğretim dönemleri ile sınırlı olarak mevsimlik çalıştığından yıllık izne hak kazanamadığı gerekçesiyle kıdem tazminatının kabulüne, yıllık izin ücreti talebinin ise reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, taraf vekillerinin temyiz talebi üzerine Dairemizin 05.12.2018 tarihli 2016/8344 esas, 2018/26301 karar sayılı ilamı ile bozulmuş olup; bozma sonrası yapılan yargılamada mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacı asil celp edilerek yıllık izin konusundaki beyanı alınmış; toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilerek kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalılardan Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Mahkeme kararında yazılacak hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Maddeye göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Öte yandan, kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkralarının, açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmekle birlikte, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların Mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi sebeplere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak, kısaca maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir. Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş, hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
Somut uyuşmalıkta mahkeme hükmü denetime elverişli değildir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, mahkemece yapılan ilk yargılama sonrasında Dairemizin 05.12.2018 tarihli 2016/8344 esas, 2018/26301 karar sayılı ilamı ile, davacı lehine olmak üzere, yıllık izin ücreti alacağı bakımından dosyada yer alan imzasız ancak davalı işveren tarafından ibraz edilmesi sebebiyle davalının kabulünde olduğu anlaşılan kimi puantaj kayıtlarında, kimi aylar bakımından davacının yazın da çalışması olduğuu, tarafların hizmet süresinin ve çalışma şartlarının tespiti bakımından tanık dinletme talebinde bulunmamışlar ise de; dosyada yer alan söz konusu kayıtlara göre, davacının eğitim-öğretim dönemleri ile sınırlı olarak çalıştığı kabulüne varılmasının hatalı olduğu, bu sebeple gerekirse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü bulunması karşısında, yapılan iş, çalışılan dönem, hayatın olağan akışı dikkate alınarak çalıştığı süre boyunca hiç yıllık izin kullanıp kullanmadığı hususları bakımından davacı asil de yeniden dinlenilerek davacı beyanı, sosyal güvenlik kurumu kayıtları ile dosya ekinde yer alan işyeri kayıtları bir bütün halinde değerlendirilmek suretiyle davalı tarafından kullandırıldığı yahut iş sözleşmesi sona erdikten sonra ödendiği ispatlanmayan yıllık izin ücreti alacağının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddinin hatalı olduğu gerekçesiyle mahkeme hükmü bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uymaya karar verilip davacı asil dinlenmiş ise de, mahkeme kararının gerekçesinde yalnızca, yargıtay bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmiş olup; yıllık izin ücreti alacağının hesabı bakımından hesaplamaya esas alınan ücret, kıdem süresi, kıdem süresinin ve yıllık izin süresinin tespitinde işyeri kayıtlarının dikkate alınıp alınmadığı, davacının kaç gün izin kullandığının kabul edildiği, bakiye yıllık izin süresinin kaç gün olduğu, net olarak hüküm altına yıllık izin ücreti alacağı bakımından yasal kesintilerin dikkate alınıp alınmadığı, alındı ise miktarı gibi hususların açık bir biçimde ifade edilmediği, dolayısıyla hükmün bu haliyle denetime elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Öte yandan, 09.07.2018 tarihli ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler kapsamında, gerekçeli karar başlığında davalı olarak gösterilen Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünün tüzelkişiliğinin kaldırıldığı, davalının Gençlik ve Spor Bakanlığı olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü’nün davalı olarak gösterilmesinin mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.