Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/8283
Karar No: 2012/1303

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/8283 Esas 2012/1303 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2011/8283 E.  ,  2012/1303 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep 2. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 17/06/2011
    NUMARASI : 2009/57-2011/229

    Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
    Davalı vekili, iş sözleşmesinin davacının 22/05/2009 tarihinde bölge sorumlusu  üzerine  yürüyerek küfür ettiğinden 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25 /II- d maddesi gereğince.... haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece davacının davalı işverenin tutanağı imzalamaları için tanıklara baskı uygulandığı, davacının işverenin kontrol memuru ... küfür etmediği, davacının iş akdi haksız olarak feshedildiği gerekçesi ile feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine, işe başlatma tazminatının dört aylık ücret tutarı olarak ve çalıştırılmadığı süre için en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesine karar verilmiştir.
    Karar davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir.
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin II-d bendine göre, işçinin işverene veya ailesine karşı şeref ve namusuna dokunacak sözler söylemesi veya davranışlarda bulunması ya da işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması veya işçinin işverene veya aile üyelerinden birine sataşması haklı fesih nedeni olarak sayılmıştır. Böyle durumlarda işçi, Anayasanın 25 ve 26. maddesi ile güvence altına alınmış düşünceyi açıklama özgürlüğüne dayanamaz. Buna karşılık işçinin bu ağırlıkta olmayan işveren aleyhine sarfettiği sözler çalışma düzenini bozacak nitelikte ise geçerli fesih nedeni sayılmalıdır. Sadece işverene karşı değil, işveren temsilcisine karşı yöneltilen ve haklı feshi gerektirecek ağırlıkta olmayan aleyhe sözler geçerli fesih nedeni sayılmalıdır. Bunun gibi, işçinin, işveren veya aile üyelerinden olmamakla birlikte, işverenin yakını olan veya işverenin yakın ilişkide bulunduğu veya başka bir işte ortağı olan kişilere hakaret ve sövgüde bulunması, bu kişilere asılsız bildirim ve isnatlar yapması özellikle işverenin şahsının önemli
    olduğu küçük işletmeler bakımından bu durum iş sözleşmesinin feshi için geçerli neden oluşturacaktır. İşçinin, işverenin başka bir işçisine sataşması 4857 sayılı Kanun"un 25/II, d hükmü uyarınca haklı fesih nedeni sayılmıştır. Sataşma niteliğinde olmadığı sürece, diğer işçilerle devamlı ve gereksiz tartışmaya girişmek, iş arkadaşları ile ciddi geçimsizlik göstermek geçerli fesih nedenidir.
    4857 sayılı Kanun’un 25. maddesi kapsamında değerlendirilecek ağır sözleri, işçi, işverenin veya vekilinin tahrikleri sonucu söylemesi, geçerli fesih nedeni sayılmalıdır. Yapıcı ve objektif ölçüler içerisinde belirli bir uzmanlık alanı ile ilgili eleştiri ya da işletmedeki bozukluk ya da uygunsuzluklara ilişkin eleştiri söz konusu olduğunda geçerli fesihten bahsedilemez.
    Dosya içeriğine göre davacı işçinin davalı şirkete ait işyerinde 01/02/2005 tarihinden beri şoför olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından  29/05/2009 tarihli fesih bildirimi ile 22/05/2009 günü bölge sorumlusunun üzerine yürüyerek küfür ettiğinden 4857 sayılı Kanun’un  25 /II-d maddesi gereğince feshedildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece olay günü davalı işveren tarafından tutulan tutanakta imzası bulunan davalı işveren çalışanları taraflarca tanık olarak gösterilmeleri üzerine dinlenmiş olup tanıklar N. B.,  B. Y.  ve Y.  T. davacının işyerinde tutanak imzacıları kontrol memuru M.A."ya küfür etmediğini, işverenin işçilere tazminat vermemek için  bir kısım işçilere tutanak tuttuğunu, iş korkusu yüzünden tutanağı imzalamak zorunda kaldıklarını, tutanak içeriğinin doğru olmadığını beyan etmişlerdir. Diğer yandan  davalı tanığı olarak dinlenen tanıklar davalının savunmasını doğrulayacak şekilde beyanda bulunmuşlardır.
    Mahkemece davacının da olay günü verdiği savunmasında tartıştığını kabul ettiği halde  davacı tanıklarının  tutanak içeriğini doğrulamadıklarından  davacının  işverenin diğer  işçisine hakaret etmediği gerekçesi ile davanın kabulü yönünde karar verilmesi dosya içeriğine uygun düşmemiştir.
    Bu durumda mahkemece  yapılacak iş, tarafların tüm tanıkları  yüzleştirilmek suretiyle olay hakkında ayrıntılı şekilde beyanları alınmalı, varsa beyanlar arasındaki çelişkiler  giderilmeli, olayın gelişme biçimi ve  fesih nedeni yapılan hakaret ve sataşma eylemlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, yapılan araştırma sonucunda davacının fesih bildiriminde belirtilen eyleminin sabit olduğunun anlaşılması halinde feshin haklı nedene dayandığı, eğer davacının sataşma ve küfretme eylemi sabit olmasa bile davacının fesih gerekçesi yapılan eylemlerden başka  davalı işverenin davacıyı uyardığı önceki eylemleri ile birlikte işveren yönünden geçerli neden oluşturacağı gözetilerek  davanın reddine  karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup  bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi