12. Hukuk Dairesi 2014/7053 E. , 2014/9425 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ayvalık İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/11/2013
NUMARASI : 2013/142-2013/258
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Bilge Kağan Tarım tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu şikayetinde; usule aykırı olarak tebliğ edilen kıymet taktir raporu ile ilgili usulsüz tebligatı 10.05.2013 tarihinde öğrendiğini beyan ederek 16.05.2013 tarihinde kıymet taktirine itiraz ettiğini, mahkemece tebligat usulsüzlüğüne ilişkin talebi kabul edilmeyerek işin esasına girilmeden itirazının reddediliğini, taşınmazına emsal değerlerinden daha az kıymet biçildiğini belirterek ihalenin feshini talep etmiştir.
7201 Saylı Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine ve yahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" düzenlemesine yer verilmiştir.
Tebligat Kanunu"nun uygulanmasına dair yönetmeliğin 30/1. maddesinde; "Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkartılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclis üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir" hükmü yer almaktadır.
Kıymet taktirine ilişkin tebligat mazbatasında; muhatabın adreste bulunamaması üzerine komşularına sorulduğu, görmediklerini beyan ettikleri, bunun üzerine evrakın muhtara bırakıldığı yazılıdır. Bilgisine başvurulan komşuların kim oldukları tespit edilmediği gibi beyanları yazılıp tebliğ mazbatasında imzaları alınmadığından tebliğ işlemi 7201 Sayılı Kanun"un 21. maddesine aykırı olup usulsüzdür.
İİK"nun 128/a maddesine göre; "Kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. " Aynı maddenin son fıkrasına göre kıymet taktirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez.
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesince itirazın incelemesiz reddedilmesi halinde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet taktirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler. Şikayetçi, icra dairesinin kıymet taktir işlemine karşı yöntemine uygun şekilde 7 gün içinde şikayet yoluna başvurmuş ise, icra dairesinin ve icra mahkemesinin yaptırmış olduğu kıymet taktirinin usulsüz olduğundan bahisle İİK" nun 134.maddesine göre ihalenin feshini talep edebilir.
Somut olayda icra müdürlüğü tarafından yaptırılan keşif neticesi verilen ve ihaleye esas kıymet taktir raporunun şikayetçi borçluya tebliğinin usule uygun olmadığı, borçlunun tebligat usulsüzlüğünü dile getirip anılan rapordan 10.05.2013 tarihinde haberdar olduğunu beyan ederek 16.05.2013 tarihinde mahkemeye müracaat ile kıymet taktirine itiraz ettiği, mahkemece tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayet kabul edilmeyip işin esası incelenmeden itirazın reddine karar verildiği görülmüştür.
O halde mahkemece yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda borçlunun kıymet taktirine itirazının mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle incelenip oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle talebin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.