Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5320
Karar No: 2018/9166
Karar Tarihi: 11.12.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/5320 Esas 2018/9166 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/5320 E.  ,  2018/9166 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...... Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi



    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Davacılar murisinin, iş kazası sonucu ......ünden doğan maddi ve manevi ......ın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine taraf vekillerince ...... kanun yoluna başvurulmuştur.
    ...... Adliye Mahkemesince, ...... başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ...... Adliye Mahkemesi kararının süresi içinde temyizen incelenmesi davacılar vekilince duruşmasız, davalılar vekillerince duruşmalı olarak istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 11.12. 2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı...... San. Tic. Şti. Vek. Av. ... ve....... Ve Tic. A.Ş. vekili Av. ...... Avdan ile karşı taraf adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    KARAR
    A)Davacı İstemi;
    Davacı taraf iş kazası nedeniyle sigortalının ......ünden dolayı doğan maddi ve manevi zararlarının tazminini talep etmiştir.
    B)Davalıların Cevapları;
    Davalı taraf davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı:
    “Yapılan yargılama, alınan kusur raporları ve hesap raporları, tarafların sunmuş olduğu deliller , resen toplanan deliler ve diğer dosya kapsanmı birlikte değerlendirildiğinde; Davanın ...... ile neticelenen iş kazası nedeni ile ...in yakınları tarafından açılan maddi ve manevi ...... davası olduğu, 6098 sayılı kanunun 49. Maddesinde "Kusurlu ve hukuka aykırı fiilin başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür" belirtilmiştir. Yine ayrı kanunun 56/2 maddesinde "Ağır bedensel zarar veya ...... halinde zarar gören veya ...in yakınlarına da manevi ...... olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir" hükmü dikkate alındığında ...in eşi ve çocukları olan davacılar ............... Çoşgun meydana gelen kaza neticesinde maddi ...... talep edebilecekleri, meydana gelen iş kazasında 29.05.2015 tarihli hükme esas alınan kusur tespitine ilişkin raporda da belirtildiği üzere, davalıların işyerine ait işin yapılması esnasında, ...in ...... ocağına kamyonu ile giriş yaptığı, aynı esnada meydana gelen galeri tipi patlatma neticesinde ...... yuvurlanmasından dolayı davalıların işçisi olan davacıların murisi ...... Çoşgun"un hayatını kaybettiği, meydana gelen iş kazasında davalılardan ...... AŞ nin %55 oranında, diğer davalı .........San. Tic. Şti şirketinin %15 oranında ve ... ...... Çoşgun"un %20 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen ...... neticesinde ...in eşi ve çocukları olan davacılar ......... Çoşgun ...in maddi deteğinden yoksun kaldıkları, meydana gelen ......lü iş kazası neticesinde ...in eşi , çocukları .........sı ve kardeşleri olan davacıların çekmiş olduğu acı elem, dikkate alındığında davacıların manevi ...... talep edebilecekleri anlaşılmıştır” şeklinde belirtilmiştir.
    Hüküm Fıkrasında ise özetle;
    1-Davacıların maddi ...... istemlerinin kabulü ile ... lehine, 226.656,65-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 25.675,00-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 15.865,57-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 11.220,42-TL, Dvacı ...... Çoşgun lehine 10.565,08-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 4.529,01-TL maddi ......ın haksız fiilin meydana geldiği tarih olan 08.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
    2- Davacıların manevi ...... istemlerinin kısmen kabulü ile Davacı ... lehine 75.000,00-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 25.000,00-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 25.000,00-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 25.000,00-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 25.000,00-TL, Davacı ...... Çoşgun lehine 25.000,00-TL, Davacı ... lehine 15.000,00-TL, Davacı ... lehine 15.000,00-TL, Davacı ... lehine 5.000,00-TL, Davacı ... lehine 5.000,00-TL, Davacı ... lehine 5.000,00-TL manevi ......ın haksız fiilin meydana geldiği tarih olan 08.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
    D) ...... Başvurusu
    İlk Derece Mahkemesinin 29/12/2016 tarihli kısa kararında yasa yolunun 2 hafta olarak gösterildiği, Kararın davacı vekiline 14/02/2017, Davalı ... ....... Ve Tic. AŞ. vekiline 30/01/2017, Davalı ... vekiline ise 31/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, Davacı Vekilinin gerekçeli ...... dilekçesini 03/01/2017 tarihinde, Davalı ...... şirketi vekilinin süre tutum dilekçesini 05/01/2017 tarihinde gerekçeli ...... dilekçesini ise 07/02/2017 tarihinde, Davalı ... şirketi vekilinin ise gerekçeli ......ını 06/02/2017 tarihinde verdiği bu şekilde ...... dilekçelerinin tamamının olay tarihinde yürrülüktye olan 5521 sayılı Kanunda belirtilen 8 gün ve kararda işaret olunan 2 haftalık süre içerisinde olduğu anlaşılmıştır.
    E)...... Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı ;
    "Kısa kararın tüm unsurları içermemesi nedeniyle 6100 sayılı HMK"nun 321/2 hükmü gereğince gerekçeli kararın tebliği (tefhimi) ile birlikte 5521 sayılı yasanın 8. Maddesinde düzenlenen 8 günlük ...... süresinin başladığının kabulü gerektiği anlaşılmıştır.
    Gerekçeli kararın davacı ve davalı tarafa tebliğinden süresinde ...... başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır. Ancak davalı ...... ...... Ürünleri ... Şirketinin gerekçesiz ...... dilekçesinde somut ...... sebebi ortaya konulmadığı gibi ...... harcının 27/02/2017 tarihinde yatırıldığı, gerekçeli kararın kendisine 31/01/2017 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen ...... dilekçesinin 27/02/2017 tarihinde verildiği görülmekle gerekçeli ...... dilekçesindeki itiraz sebeplerine süresinden sonra sunulmuş olmasından kaynaklı olarak değer verilmemiştir. Gerekçe içermeyen ...... dilekçesi esas alınarak yapılan incelemede ise 6100 sayılı HMK"nun 355. Maddesi gereğince yalnızca kamu düzenine aykırılık bulunması halinde kararın kaldırılması gerektiği anlaşılmakla ve bu yönde bir hukuka aykırılığın bulunmadığı tespit edilmekle iş bu davalının ...... başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
    Davacı taraf manevi ...... miktarlarının düşük taktir edildiğini, davalı ... ...... ... Şirketi ise manevi ...... miktarının fazla taktir edildiğini, kendilerinin kazanın meydana gelmesinde kusurlarının bulunmadığını, emsal ücret tespitinde kaza tarihindeki halin dikkate alınması gerektiğini bildirerek ...... başvurusunda bulunmuştur.
    Dava, 08/03/2010 tarihli iş kazası nedeniyle ... sigortalının hak sahiplerinin talep ettiği destekten yoksun kalma ve manevi ...... istemine ilişkindir.
    Dava nitelikçe ......Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkindir. Bu nitelikteki davalarda (...... davaları) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin ......tan düşülmesi gerektiği Yargıtay’ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.
    Somut olayda, iş kazası olduğu iddia olunan olayın, ......Kurumu’na bildirildiği ve yapılan müfettiş tahkikatı ile iş kazası sayıldığı uyuşmazlık konusu değildir.
    Dava, sigortalının, iş kazası sonucu ölmesi nedeniyle yakınlarının uğramış olduğu destekten yoksunluktan kaynaklı ......ın saptanmasında; zarar ve ......a doğrudan etkili olan işçinin net geliri, bakiye ömrü, iş görebilirlik çağı, iş görmezlik ve karşılık kusur oranları, davacı tarafa destek oranı, süresi, davacı eşin evlenme ihtimali, Sosyal Sigortalar tarafından bağlanan peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır.
    Başka bir anlatımla, işçinin günlük net geliri tespit edilerek olay tarihinden itibaren bilinmeyen dönemde bilinen dönemdeki son ücretinin yıllık olarak %10 arttırılıp %10 iskontoya tabi tutularak tespit edilecek ücretlerle ...... kadar (aktif) dönemde, 60 yaşından sonrada bakiye ömrüne kadar asgari ücretle (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurulmadan her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir.
    Gerek mülga B.K."nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı T.B.K."nun 56. Maddesi hükmüne göre hakim: ...in yakınlarına da manevi ...... olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir. Hakimin manevi zarar adı ile ...in yakınlarına verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek......a benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik ......ır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu ......ın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay ...... Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi ......ın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Manevi ......ın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı, ...in davacılara olan yakınlığı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, bunun yanında olayın işverenin işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini yeterince alınmamasından kaynaklandığı da gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi ...... takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370) Belirtilen ilkeler doğrultusunda manevi ...... taleplerinin kısmen kabulüne karar verilerek uygun miktarda ...... bedelinin ödenmesi hüküm altına alınmıştır.
    Davacı ve davalı tarafın manevi ...... miktarlarının az veya çok belirlendiğine ilişen ...... sebebi; olayın niteliği, ...in yaşı, davacılar ile yakınlıkları, tarafların kusur oranı ve yukarıda ortaya konulan ilkeler itibariyle dairemizce benimsenmemiş olup buna dair ...... başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği kabul görmüştür.
    Davalı ... ...... ... Şirketinin diğer ...... sebeplerinin incelenmesi neticesinde;
    Dosya kapsamında bulunan gerek kurum tahkikat raporu gerek ceza soruşturması ve kovuşturması kapsamında alınan raporlar gerekse iş bu dava dosyası kapsamında alınan raporların birbiri ile örtüşür niteliği ve olayın oluş şekline uyumlu olmasından dolayı kabul edilen kusur durumuna ilişkin itiraz yerinde görülmemiştir.
    Davacı ... için belirlenen manevi ...... miktarının gerekçe ve hüküm kısmında farklı miktar belirtildiği ifade edilmiş ise de iş bu yanlışlığın diğer davacılar için hükmedilen miktarlar göz önünde bulundurulduğunda maddi hatadan kaynaklandığı, esas infazı gereken kısmın hüküm b......ü olduğu, gerekçedeki maddi hatanın yerinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde bulunduğu görülmekle itibar edilmemiştir.
    ...... ve ......"e ilişkin manevi ...... miktarlarının gerekçede ayrıca tekrarlanmasının 6100 sayılı HMK"nun 297/2 hükmü gereğince gerekmediği görülmekle buna ilişen itiraza da değer verilmemiştir.
    Maddi zararın belirlenmesinde bilirkişi rapor tarihine kadar tespit edilen gerçek emsal ücretin esas alınması ve rapor tarihinden sonrası dönem için artırım ve iskonto uygulanarak hesap yapılmasında herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, bilinen gerçeklik varken asgari ücrete oranlama yapılarak hesap yapılması gerektiğine ilişkin ...... sebebinin kabul edilebilir olmadığı anlaşılmıştır.
    Hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine ve davalıların asıl alt işveren hükümlerine göre ve birlikte zarara neden olanların tüm alacaktan müteselsilen sorumlu olduklarından davacının haklarının doğru tespit edildiği anlaşılmış davacı ve davalı tarafın yerinde bulunmayan tüm ...... itirazlarının reddi ile usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik ...... başvurusunun 6100 sayılı HMK "nın 353/1-b-1. Maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği tespit edilmiştir.” şeklindedir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
    Dava, sigortalının iş kazasından vefatı nedeniyle hak sahiplerinin ve yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Somut olayda öncelikle çözüme kavuşturulması gereken konu uygulanması gereken ...... süresi ile davalı ...... Şirketi vekilinin gerekçeli ...... dilekçesini süresinde sunup sunmadığı noktasıdır.
    Bilindiği üzere yerel mahkemenin karar tarihinde yürürlükte bulunan 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 8/2.maddesine “...... yoluna başvurma süresi, karar yüze karşı verilmişse nihaî kararın taraflara tefhimi, yokluklarında verilmiş ise tebliği tarihinden itibaren sekiz gündür”. Aynı Kanunun 15. maddesine göre ise bu Kanunda açıklık bulunmıyan hallerde Hukuk Muhakemeleri Kanunun hükümleri uygulanıcağına işaret edilmiştir.
    01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 321.maddesinin 2.fıkrasına göre ise kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir. Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur (Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci B......) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir).
    Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda (hüküm özeti) hükmün tüm unsurları yer almakla birlikte kararın gerekçesinin tefhim edilememesi halinde temyiz süresi gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlar. Ancak, hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş ise artık hükmün HMK’nın 321/2 maddesine göre usulüne uygun ve eksiksiz bir biçimde tefhim edildiği kabul edilir ve temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar. 5521 sayılı Kanun‘un 8.maddesinde yer alan ve temyiz süresinin başlangıcına esas alınan tefhim kavramının “hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal“ olarak anlaşılması zorunludur.
    Tarafların, gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce, temyiz süre tutum dilekçesi veye gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararı temyiz ettikleri hallerde dahi, kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanmaları mümkün olduğundan, bu gibi hallerde bile gerekçeli kararın taraflara tebliği gerekir.
    Davanın tümden kabul veya tümden reddedildiği hallerde, reddedilen bir talebi bulunmadığından davacının veya davacı yararına kurulan bir hüküm bulunmadığından davalının kararı temyizde ilke olarak hukuki yararı bulunmadığı kabul edilmekte ise de tarafların kararın gerekçesini temyiz etme hakları bulunduğundan gerekçeli karar taraflara tebliğ edilmelidir.
    O halde, somut olayda her ne kadar kısa karar 29/12/2016 tarihli celsede tefhim edilmiş ise de; kararın tüm unsurları ile beraber tefhim edilmediği ve ...... kanun yolu süresinin kararın tebliğinden itibaren işleyeceği açıktır.
    6100 sayılı HMK’nun 343/1.maddesine göre “...... dilekçesi, kararı veren mahkemeye veya başka bir yer mahkemesine verilebilir. ...... dilekçesi hangi mahkemeye verilmişse, o mahkemece ...... adliye mahkemesi başvuru defterine kaydolunur ve başvurana ücretsiz bir alındı belgesi verilir.” aynı maddenin 3. fıkrasının yollamasıyla uygulanan 118. madde hükmü gereğince ...... dilekçesinin kaydedildiği tarih itibariyle ...... başvurusunun yapılmış sayılacağı açıktır.
    Bütün bu açıklamalar doğrultusunda, davalı ...... Şirketi vekilinin gerekçeli kararın kendisine tebliği tarihi olan 31/01/2017 itibaren 8 günlük süresi içerisinde gerekçeli ...... sebeplerini 07/02/2017 tarihinde ...... ortamından gönderdiği dilekçesiyle sunduğu, her ne kadar muhtıra üzerine noksan ...... harcı 27/02/2017 tarihinde yatırılmış ise de isitnaf başvurusunıun HMK 343/3 yollamasıyla 118.madde gereğince kayıt tarihi esas alınması gerektiğinden harcın ikmal edildiği tarihin dikkate alınamayacağı açıktır.
    O halde davalı ... tarafından süresi içerisinde sunulan gerekçeli ...... sebeplerini içeren dilekçesinin değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
    O halde, davalı ... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve taraf vekillerinin sair temyiz itirazları bu aşamada incelenmeksizin ...... Adliye Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan ...... Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın ...... Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz itirazlarının sair yönlerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, davacılar ve davalılar yararlarına takdir edilen 1.630,00TL duruşma Avukatlık parasının birbirlerine karşılıklı olarak yükletilmesine, 11/12/2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi