Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/45
Karar No: 2018/3232

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/45 Esas 2018/3232 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/45 E.  ,  2018/3232 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R


    Davacı vekili dava dilekçesi ile;... ilçesi, ... mevkii 1650 parsel numaralı bağ niteliğindeki taşınmazın davalı adına tapuya tescil edildiğini, taşınmaz mahallinde 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman kadastrosu ve .../B madde uygulama dosyası 176 nolu Orman Kadastro Komisyonu tarafından 2006 yılında yapıldığını, çalışmanın 05.06.2008 tarihinde kesinleştiğini, dava konusu taşınmazın orman olarak sınırlandırıldığını orman olan yerlerin zilyetlikle kazanılmasının mümkün olmadığını belirterek dava konusu 1650 parsel sayılı taşınmazın orman tahdit sınırları içerisinde kalan kısmı için tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile ... adına tescilini talep ve dava etmiştir.
    Yapılan yargılama sonucunda "hak düşürücü süre nedeni ile davanın reddine" karar verilmiş olup, tarafların temyizi üzerine dosya Yargıtaya gönderilmiş, Yargıtay .... Hukuk Dairesinin .../01/2012 tarih ve 2011/11177 E. - 2012/141 K. sayılı kararı ile "Mahkemece, çekişmeli parselin kadastro tespitinin askı suretiyle ilanını takiben 3402 sayılı Kanunun .../.... maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve çekişmeli parselin kadastro tespitlerinin kesinleşmesinden sonra 3402 sayılı Kanunun .../.... maddesinde öngörülen hak düşürücü süreler geçmişse de .../03/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı Kanunun .... maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun .... maddesinin .... fıkrasına eklenen "Bu hüküm iddianın ve taşınmazın niteliği ile Devlet ya da diğer kamu tüzel kişilikleri olsa dahi tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır" hükmü ve 5841 sayılı Kanunun .... maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici .... maddesindeki (Bu Kanunun .... maddesinin üçüncü fıkrası hükmü, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddiası ile yürürlük tarihinden önce açılmış ve henüz kesin hükme bağlanmamış olan davalarda dahi uygulanır.) hükmü, Anayasa Mahkemesinin .../05/2011 gün ve 2009/31-77 sayılı kararı ile iptal edildiği, gerekçeli iptal kararının ... Temmuz 2011 tarihli ve 28003 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiği, değinilen yönler gözetilerek, mahkemece yargılamaya devam edilip, işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır." denilmek sureti ile karar bozularak mahkemesine geri gönderilmiştir.
    Mahkemece Yargıtay bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucu; bilirkişi raporları mahalli bilirkişi ve tanık beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde dava konusu taşınmazın uzun süreden beri bağ ve bahçe olarak kullanıldığı, orman vasfında olmadığı anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Yörede genel arazi kadastrosu ........1969 tarihinde yapılıp, ....03.1970 ilâ ...04.1970 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşmiş, çekişmeli parsel 5740 m² yüzölçümü ve bağ vasfıyla belgesizden Hüseyin Avşar adına tesbiti yapılmış ve itirazsız kesinleşerek tapuya tescil edilmiş olup ....07.2005 tarihinde satış sureti ile davalı adına intikal görmüştür.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 6831 sayılı Kanun uyarınca yapılıp 04/.../2007 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve .../B uygulaması vardır.
    İncelenen dosya kapsamına toplanan delillere göre mahkemenin değerlendirmesi yerinde değildir. Şöyle ki; davacı ... Yönetimi 03/03/2009 tarihli dilekçesinde ... ili,... ilçesi 1650 parsel sayılı taşınmazın 2008 yılında kesinleşen orman kadastro sınırı içerisinde kaldığı iddiası ile davalı adına olan tapunun iptalini, taşınmazın orman niteliği ile ... adına tapuya tescilini ve davalının müdahalesinin önlenmesini talep etmiş, mahkemece çekişmeli taşınmazın halen tarım arazisi vasfında olduğu, öncesi itibariyle memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman haritasında orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dairemizin geri çevirme kararı üzerine orman bilirkişisinin ibraz ettiği ek raporda çekişmeli 1650 parsel sayılı taşınmazın orman sınırları içinde kaldığı, ancak tereddütün giderilmesi bakımından orman sınır noktalarının arazide aplikasyon yapıldıktan sonra yeniden değerlendirme yapılabileceğinin bildirildiği anlaşılmaktadır. Bir yerin orman sayılan yerlerden olup olmadığı kesinleşen orman kadastrosu bulunması halinde orman kadastro harita ve tutanaklarının uygulanması sureti ile belirlenebileceği, kesinleşen orman kadastrosunun bulunmaması halinde ise taşınmazın önceki durumunun memleket haritası, amenajman ve hava fotoğraflarındaki durumunun tespitinin gerektiği açıktır. Tapu kaydının iptali istenilen 1650 parsel sayılı taşınmazın 1960 yılında yapılan tapulama sonucu oluştuğu ve orman kadastrosunun itirazsız olarak 04/06/2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, mahkemece çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede yapıldığı anlaşılan orman tahdidine ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örnekleri ayrı ayrı dosya içine alınmalı, davalı tarafından yörede yapılan orman tahdidine itiraz davası açılıp açılmadığı hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüklerinden sorulmalı, açılmış bir dava bulunması halinde dava dosyası örneği dosya arasına alınmalı, önceki bilirkişiler dışında halen ... Bakanlığı (... Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte ... Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa göre Orman Kadastrosu ve aynı Kanunun .../B Maddesinin Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile ....07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli
    taşınmazın orman kadastrosu haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı yönetmelikler ile teknik izahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 30/04/2018 günü oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi