Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/12350
Karar No: 2012/1653

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/12350 Esas 2012/1653 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2011/12350 E.  ,  2012/1653 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bakırköy 6. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 30/06/2009
    NUMARASI : 2007/9-2009/478

    Davacı vekili, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği nedeniyle Bakırköy 3. İş Mahkemesinin 2006/206 esas sayılı dosyasında işe iade kararı verildiğini, hükmün kesinleştiğini, işe iade kararında öngörülen hakların, alacakların tahsili için Bakırköy 1. İcra Müdürlüğünün 2007/1348 esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili istemiştir.
    Davalı vekili, iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini, alacak taleplerinin fazla olduğunu, davacının yasal süresinde işverene başvurmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının yasal süresi içinde yaptığı işe iade başvurusunun davalı işverenliğe 22.01.2007 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen yasal bir aylık süre içinde işe başlatılmadığını, işe iade kararında belirlenen 4 aylık iş güvencesi tazminatı ile 4 aylık ücret ve eklerinin talep hakkının doğduğunu, işe iade davasının kabulü ile fesih mahkemece  geçersiz sayıldığından ve iş sözleşmesinin kesintisiz olarak işe başlatılmama tarihine kadar devam ettiğinin ve işçinin yasal  düzenleme gereği bu sürenin ücretini aldığı 4 aylık bölümünün kıdem tazminatına esas süreden sayılacağını, 4 aylık  sürenin ilavesi suretiyle davacının talep edebileceği kıdem ve ihbar tazminatları ile ücretli izin alacakları  da dikkate alınarak, davacının son ücretinin Aralık 2005 ayı bordrosundan 8.206,00 TL brüt  olduğunun kabul edilerek bilirkişinin rapor ve ek raporunun 1 nolu seçeneğinde belirtildiği şekilde ve davacının talebi ile bağlı kalınarak  davanın kısmen  kabulü ile  takibin devamına ve vaki itirazın iptaline, asıl alacak  likid olsa da  davalının haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz ettiği konusunda mahkemece kanaate varılmadığından icra inkar tazminatına ilişkin  talebin reddine karar verilmiştir.
    Kararı  yasal süresi içinde davacı ve  davalı taraflar temyiz etmiştir.
    1. Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2. Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.                                         
    4857 sayılı İş Kanun"unda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
    İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi,  meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde  ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
    İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate  alındığında  imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı  şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve  işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından  emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
    Somut olayda feshin kesinleştiği tarih itibariyle ücretin tesbiti emsal ücret araştırması yapılarak belirlendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olmuştur.
    Öte yandan, Mahkemece 28.02.2009 tarihli ilk ek  rapor ve 24.05.2009 tarihli ikinci ek raporda tesbit edilen miktarlar ile davacının talepleri birbirine karıştırılarak, gerekçede ek bilirkişi raporunun 1. şıkkına göre davanın kabul edildiği belirtilmesine rağmen  iki adet ek bilirkişi raporu olduğu halde  hangi ek bilirkişi raporunun hükme esas alındığı ortaya konmadan infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple  BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.02.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi. 

     


     



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi