Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9875
Karar No: 2019/5738
Karar Tarihi: 07.11.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/9875 Esas 2019/5738 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalılar arasındaki tapu iptali ve tescil davasında, davacı önalım hakkına dayanarak dava konusu taşınmazda pay sahibi olduğunu belirtirken, davalıların reddi savunmalarında bulunduğu anlatılmıştır. Mahkeme tarafından, davacının iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, ancak Yargıtay tarafından bu karar bozulmuştur. Bozma kararında da önalım hakkının kullanılabilmesi için yapılan satışın noter aracılığıyla diğer paydaşlara bildirilmesi gerektiği vurgulanmış, ayrıca bu hakkın dava dışı kişiler tarafından satın alınan paylar için kullanılamayacağı belirtilmiştir. TMK'nin 732. ve 733. maddeleri de önalım hakkına ilişkin detayları açıklamaktadır.
1. Hukuk Dairesi         2016/9875 E.  ,  2019/5738 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 07.11.2019 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    -KARAR-
    Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı, ... ada ... parsel sayılı taşınmazda pay sahibi olduğunu, davalı ...’in dava konusu taşınmazda pay sahibi olmadığı halde kayıt maliklerinden hisse satın almak suretiyle 237/320 payın sahibi olduğunu, davalı ...’e ön alım hakkından kaynaklanan bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, bu nedenle hukuki yollara başvuracağını söylemesi üzerine dava tarihinden iki gün önce pay sahibi olduğu 237/320 payın diğer davalı ...’e muvazaalı olarak devredildiğini ileri sürerek, davalı ... adına kayıtlı olan 237/320 payın iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., tapu kayıt maliki olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ..., dava konusu taşınmazda pay sahibi olduğunu, açılan davayı kabul etmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ...’ın ... ada ... parsel sayılı taşınmazda pay sahibi olduğu, davalı ...’in çekişme konusu taşınmazda pay sahibi olmadığı halde bir kısım paydaşların paylarını satın almak suretiyle taşınmazda 237/320 payın sahibi olduğu, daha sonra bu payın davalı ... tarafından dava konusu taşınmazda pay sahibi olan diğer davalı ...’e dava açılmadan iki gün önce satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
    TMK"nin 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur.
    Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer.
    Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
    TMK’nin 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararı da bu doğrultudadır.
    Önalım davasının davalısı önalım hakkına ilişkin taşınmazdaki payı satın almadan önce o taşınmazda paydaş ise bu paydaş hakkında önalım hakkı kullanılamaz. Çünkü, TMK’nın 732. maddesi ile bir paydaşın payını üçüncü şahsa satması halinde önalım hakkının kullanılabileceği kabul edilmiştir. Paydaş üçüncü kişi sayılamayacağından paydaşın paydaş aleyhine önalım hakkını kullanması söz konusu olamaz. Dava hakkına ilişkin bu hususun davanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
    Somut olaya gelince; davalılardan ... dava dışı ...’dan 22.10.2014 tarihinde pay satın almış, bu payı dava açılmadan önce 24.03.2015 tarihinde taşınmazda pay sahibi olan diğer davalı ...’e satmıştır. Dava ise 26.03.2015 tarihinde açılmıştır. Dava açıldığı tarihte pay satın alan davalı ... payını diğer davalı ...’e satmış ve çekişme konusu taşınmazda payı kalmamıştır. Önalım hakkı satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. TMK’nın 732. maddesi ile bir paydaşın payını üçüncü şahsa satması halinde önalım hakkının kullanılabileceği kabul edilmiştir. Paydaş üçüncü kişi sayılamayacağından paydaşın paydaş aleyhine önalım hakkını kullanması söz konusu olamaz. Celp edilen tapu kayıtları incelendiğinde dava tarihi itibariyle pay satışı yapılan ...’ün çekişme konusu taşınmazda pay sahibi olduğu anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Davalıların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 2.037.00. TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi