Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/10144
Karar No: 2019/12341
Karar Tarihi: 14.10.2019

Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/10144 Esas 2019/12341 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Suça sürüklenen çocuk hakkında şikayetçi tarafından açılan davada, hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet hükümleri verildi. Dosya incelendiğinde mala zarar verme suçundan verilen hüküm kesin nitelikte olduğu için temyiz edilemez bulundu. Hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarında ise suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiği kabul edildi ancak gözaltında geçirilen sürenin mahsup edilmemesi nedeniyle hükümler bozuldu. Kararda, suçsuzluk ya da masumiyet karinesi olarak adlandırılan \"şüpheden sanık yararlanır\" ilkesi vurgulandı. Kanun maddeleri olarak ise; 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 63., 143. ve 116/4. maddeleri belirtildi.
17. Ceza Dairesi         2019/10144 E.  ,  2019/12341 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
    SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında şikayetçi ..."a yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme, şikayetçi..."ye yönelik hırsızlık, şikayetçi ..."a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü;
    I- Suça sürüklenen çocuk hakkında şikayetçi ..."a yönelik mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Doğrudan tayin edilen adli para cezasının miktarı itibarıyla hükmün verildiği tarihte yürürlükte bulunan ve 14/04/2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz taleplerinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,
    II- Suça sürüklenen çocuk hakkında şikayetçi ..."a yönelik hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 63. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuğun gözaltında geçirdiği sürenin cezasından mahsubuna karar verilmesi gerekirken bir günün tamamını gözaltında geçirmediğinden bahisle mahsup talebinin reddine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz talepleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi göndermesiyle 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "Her ne kadar TCK 63.maddenin uygulanması talep olunmuş ise de 21/06/2014 tarihinde gözaltına alınan ssçnin aynı gün savunması alınarak serbest bırakıldığı, bir gün dahi gözaltında kalmadığı anlaşılmakla bu husustaki talebin reddine" cümlesinin çıkarılarak yerine "Suça sürüklenen çocuğun gözaltında geçirdiği sürenin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 63. maddesi uyarınca cezasından MAHSUBUNA" cümlesinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    III- Suça sürüklenen çocuk hakkında şikayetçi ..."a yönelik konut dokunulmazlığının ihlali suçu ile şikayetçi ..."ye yönelik hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    UYAP"ta yer alan bilgilere göre ... İli Merkez İlçesi"nde 20/06/2014 günü yaz saati uygulaması da gözetildiğinde güneşin saat 05.35"te doğduğu, 20.55"te battığı, gece vaktinin 21.55"te başladığı, şikayetçiler ... ve ..."in beyanlarına göre atılı hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarının 19/06/2014 günü saat 20.00 ile 20/06/2014 günü saat 01.30 arasında işlendiği, suçun işlendiği saatin kesin olarak tespit edilememesi karşısında;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10/03/2015 tarih 2014/10-613 Esas 2015/35 Karar sayılı kararında yer alan "Amacı, somut olayda maddi gerçeğe ulaşarak adaleti sağlamak, suçu işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasını önlemek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek olan ceza muhakemesinin en önemli ve evrensel nitelikteki ilkelerinden biri de, öğreti ve uygulamada; "suçsuzluk" ya da "masumiyet karinesi" olarak adlandırılan kuralın bir uzantısı olan ve Latincede; "in dubio pro reo" olarak ifade edilen "şüpheden sanık yararlanır" ilkesidir. Bu ilkenin özü, ceza davasında sanığın mahkumiyetine karar verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık yararına değerlendirilmesidir. Oldukça geniş bir uygulama alanı bulunan bu kural dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmişse sanık tarafından işlenip işlenmediği veya gerçekleştirilme biçimi konusunda bir şüphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasına karar verilebilmesinin temel şartı, suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikle ispat edilebilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkûmiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkûmiyeti; herhangi bir ihtimale değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Bu ispat, toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp diğer kısmı gözardı edilerek ulaşılan kanaate değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalı ve hiçbir şüphe veya başka türlü oluşa imkân vermeyecek açıklıkta olmalıdır. Yüksek de olsa bir ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, ceza muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir." şeklindeki ifadelerde de belirtildiği üzere şüphe suça sürüklenen çocuğun lehine yorumlanarak suçların gündüz vakti işlendiğinin kabulü gerektiği gözetilmeden ve eylemin gece işlendiğine dair delillerin neler olduğu da kararda gösterilmeden, 5237 sayılı TCK"nun 143. ve 116/4. maddelerinin uygulanması suretiyle suça sürüklenen çocuk hakkında fazla cezaya hükmolunması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... ve müdafiinin temyiz talepleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 14/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi