(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2011/9799 E. , 2012/2979 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işçi, iş sözleşmesinin davalı işverence geçerli bir neden olmadan feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliği ile işe iadesine karar verilmesini, buna bağlı işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı işveren, davacının tutnaklara bağlanan olaylar nedieyle iş sözkleşmesinin haklı sebeple fehsedildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece hükme esasa alınan bilirkişi raporunda belirtildiği ileri sürülen sözleşmenin feshi için geçerli sebep bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin 4857 sayılı Kanun"un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Dosya içeriğinden, davacının 06.01.2006 tarihinden beri Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumundan hizmet alım szöleşemsi ile bakıcılık ve temizlik işlerini alan şirketler bünyesinde çocuk yuvasında bakıcı anne olarak çalışıtığı, davalı işyerinde tutulan
05.11.2009 tarihli tutanakta davacı ve diğer bakıcı anne olan Aysun Türedi"nin çocukların önünde birbirlerine hakaret ederek tartıştıkları ve bu konuda yapılan idari toplantıda bu durumu kabul ettikleri ve hatalı davrandıklarını kabul ettiklerine dair beyanalrının tutanağa geçirildiği, 09.11.2009 tarihli tutanakta iki çocuğun gelerek davacının kendilerinin harçlıklarını toplayıp terlik aldığını, kulaklarını çektiğini ve kötü davrandığını belirttikleri ve aynı gün davacı ile bu konuda yapılan görüşmede, davacının çok aşırıya gitmeden hoş olmayan davranışlarda bulunduğunu, soğuk olduğu için harçlıklarından terlik aldığını kabul ettiği görülmüştür. Tanık olarak dinlenen Aysun Türedi çocukların önünde geçen tartışma olayını dolaylı anlatımı ile doğrulamış ve tutanaklarda imzası olan idari personelinde tutanak içeriklerini doğruladıkları da görülmüştür. Sosyal, psikoloji ve bedensel gelişimleri kendilerine bırakılan bakıcı anne görevi yapan davacının bu görevin gerektirdiği sorumluluğu yerine getirmediği çocuklara bedensel zarar verdiği , idari kadroca giderilmesi gereken terlik ihtiyacı için çocuklarının harçlıklarının usulsüzce toplanması eylemleri ve çocukların önündeki diğer çalışanla hakaret içeren tartışması dikkate alınarak eylemler birlikte değerlendirildiğinde oluşan ağrılığı sözleşmenin haklı nedenle feshinin gerektirdiği noktasındadır. O halde sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi bozma nedenidir.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı Kanun"un 20.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.200,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine kesin olarak oybirliğiyle 01.03.2012 tarihinde karar verildi