22. Hukuk Dairesi 2016/19202 E. , 2019/17519 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş sözleşmesinin fazla çalışma ücreti alacağının ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından haklı nedenle sonlandırıldığını öne sürerek kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu:
Karar, yasal süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
T.C. Anayasa’sının 138. ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinde de, verilecek hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetinin, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesinin, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer alması gerektiği açıkça vurgulanmıştır. Kararın gerekçesinde maddi olay saptanmalı, hukuki niteliği ve uygulanacak hukuki kurallar belirlenmeli, bu konuda gerekli inceleme ve delillerden söz edilmeli, hukuk kuralları somut olaya uygulanmalı ve sonunda hüküm kurulmalıdır. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır.
Somut uyuşmazlıkta, mahkeme gerekçesinde 25.08.2015 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığı ve fazla çalışma ücreti alacağından yüzde otuz oranında indirime gidildiği belirtilmiştir. Bahsi geçen raporda, fazla çalışmanın tanık beyanları ile hesaplanması nedeniyle yüzde otuz oranında bir indirime gidilmek suretiyle 14.418,41 TL brüt fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmıştır. Davacı 09.10.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile fazla çalışma ücret alacağı miktarını belirtilen kök rapora uygun şekilde arttırmıştır. Kısmi olarak açılan davada, ıslaha karşı süresinde yapılan zamanaşımı savunması nedeniyle alınan bilirkişi raporunda ise indirim yapılmadan hesaplanan fazla çalışma ücreti alacağı miktarı brüt 11.544,60 TL’dir. Mahkemenin yüzde otuz oranında indirime gidilmesini kabul ettiği dikkate alındığında; ıslaha karşı zamanaşımı savunmasının dikkate alınması halinde hüküm altına alınması gereken fazla çalışma ücreti alacağı brüt 8.081,22 TL ‘dir. Ne var ki; mahkemece hüküm altına alınan fazla çalışma ücreti alacağı brüt 12.344,60 TL olup bu miktar ne kök rapor ne de ek raporda hesaplanan fazla çalışma ücreti alacağı ile örtüşmemektedir. Öte yandan, mahkemece ek rapora neden değer verilmediği ve ıslaha karşı zamanaşımı savunmasının neden dikkate alınmadığı açıklanmamıştır.
Sonuç olarak, Mahkemenin gerekçeli kararının T.C. Anayasası’nın 141. maddesinin amacına, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. ve 298/2. maddelerine aykırı olduğu anlaşıldığından kararın salt bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Sair temyiz nedenleri bu aşamada incelenmeksizin temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.09.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.