20. Hukuk Dairesi 2018/98 E. , 2018/3361 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : ... Mirasçıları
DAVALILAR : Hazine - Orman Yönetimi - ... KTK
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... köyü, ... mahallesinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne; fen bilirkişi krokisinde (3) numara ile gösterilen 2587.92 m² ve (2) numara ile gösterilen 18704.12 m² yüzölçümündeki taşınmazların davacı adına, (4) numara ile gösterilen 1951.40 m²’lik taşınmazın çalılık, (5) numara ile gösterilen 5602.53 m²’lik taşınmazın orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün Hazine, Orman Yönetimi ve davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay ... Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Hükmüne uyulan 29/11/2012 Tarih, 2012/9109 – 13509 E.K. sayılı ilamda özetle; “dosya arasında bulunan bilirkişi raporlarından çekişmeli taşınmazın kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içinde, kısmen dışında kaldığı; orman sınırları dışında kalan yerin bir bölümünün eylemli biçimde çamlık ve çalılık, kalanının ise yüksek eğimli zeytinlik olduğu anlaşılıyorsa da yöreye ait 1959 tarihli memleket haritasında kısmen yeşil renkli orman alanında, kısmen açık alanda kaldığı, eylemli durumda açık alanda kalan bölümlerin 50 - 60 yaşlı zeytinlik olduğundan söz edildiği, taşınmazın eylemli durumu ile memleket haritasındaki konumunun çelişkili olduğu, taşınmazın gerçek eğiminin yöntemince belirlenip belirlenmediği konusunda da duraksama oluştuğu gibi, kişiler adına tescile karar verilen bölümdeki zeytin ağaçlarının dikim yolu ile mi yoksa aşılama ile mi Oluştuğunun da belirtilmediği, aşılama yolu ile oluşmuşsa aşı yaşlarının ne olduğunun açıklanmadığı belirtildikten sonra kesinleşen orman kadastrosuna ait harita ve tutanakların yöntemince uygulanması, taşınmazın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde ve dışında kalan bölümlerinin belirlenerek orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının en eski tarihli olanı ile dava tarihinden 10- 20 yıl öncesine ait olanlarının da uygulanarak eylemli biçimde 50 - 60 yaşlı zeytinlik olan bölümün bu belgelerde açık alanda görülmesi halinde bu çelişkinin nedeni üzerine durulması, eş yükselti eğrili topoğrafik harita üzerinde münhanilerin sayıları, yani yükseklik farkları ile bu yükseklik farklarının teşkil ettiği açıların tanjantları esas alınarak meyil ölçer (kilizimetre) ile ölçüm yapılarak gerçek eğim belirlenmesi, taşınmaz üzerinde bulunduğu bildirilen zeytinlerin dikme mi, yoksa aşılama yoluyla mı geldiği; aşılama yoluyla gelmişse bunların aşı yaşlarının ne olduğu üzerinde durulması “ gereğine değinilmiştir.
2018/98 - 3361
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde (B1) ile gösterilen 9214.80m2, (B2) harfi ile gösterilen 9489.32 m2 ve (B4) ile gösterilen 2587.92 m2"lik bölümlerinin payları oranında davacı mirasçıları adına, (A) harfli 5602.53 m2"lik bölümünün orman niteliğinde (B3) harfli bölümünün 1951.40 m2lik bölümünün ise çalılık niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Karar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1964 yılında yapılmış ve 30/04/1965 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
Orman kadastrosu 1965 yılında yapılarak kesinleşmiştir. Daha sonra 1980 yılında ise sınırları kesinleşen ormanlarda 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması ile henüz sınırlaması yapılmamış ormanlarda orman kadastrosu ve değişik 2. madde çalışmaları yapılmış, bu çalışma da kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosuna, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 02/05/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.