11. Hukuk Dairesi 2018/3262 E. , 2019/4198 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 27/04/2017 tarih ve 2014/1383 E- 2017/493 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nce verilen 05/04/2018 tarih ve 2017/681-2018/365 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, şirket ile davalı arasında 01.10.2012 tarihli taşıma sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşme kapsamında müvekkil şirketin alt taşeron sıfatıyla yeterli miktarda tesis, makine, şoför, işçi ve taşıma araçları dahil tüm personeli sözleşme süresince sürekli hazır bulundurduğu, davalının sözleşme konusu işi 19.12.2012 tarihinde beklemeye almasını takiben ve işe hemen devam olunacağı sözlü taahhütler nedeniyle şirketin, işi yapmak üzere hazır bulundurduğu personelin SGK primi ve ücret dahil tüm ödemeleri yaptığını, davalının sözleşme kapsamında müvekkil şirkete 286.114,00 ton balast taşıması yaptırmak ve bu işin bedeli olarak 6.812.374,34 TL ödeme yapmak taahhüdüne rağmen 13.10.2012 ve 19.12.2012 tarihleri arasında sadece 33.000,00 ton balast taşıması yaptırarak 253.114 ton eksik taşıma sonucu 1.818.862,00 TL kazanç kaybına uğradığını ileri sürerek 100.000,00 TL kazanç kaybının, işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin bir ortak girişim olduğunu, İstanbul"da Marmaray projesi kapsamında Ulaştırma ve Denizcilik Bakanlığı ile imza etmiş olduğu sözleşme çerçevesinde faaliyet gösterdiğini, bu proje kapsamında müvekkilinin, davacı ile 01.10.2012 tarihli balast nakliyesi sözleşmesi akdettiğini, sözleşme bedeli 6.812.374.34 TL olup, 3 adet fatura karşılığında 949.353.43 TL"nin ödendiğini, 08.03.2013 tarihli balast temini sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme bedelinin 4.300.000.- TL olup, 18 adet fatura karşılığında 4.989.637.16 TL olarak ödendiğini, müvekkil ortağa balast temin edilen Ekmeli Madencilik şirketinin temin ettiği balast malzemesinin nakliyesini gerçekleştiren firma olduğunu, bu nakliye hizmetinin 01.10.2012 tarihli sözleşme kapsamında gerçekleştirdiğini, ancak 2012 kasım-aralık ayında Ekmeli firmasının maddi durumunun zayıfladığını, borçlu olduğu firmaların müvekkil firmaya İİK md 89/1"e göre haciz ihbarnameleri gönderilmeye başlandığını, bu çerçevede davacı firma ile dava konusu 01.10.2012 tarihli balast nakliye sözleşmesinin revize edilerek yeni bir sözleşme akdetmeye karar verildiğini, Ekmeli firmasının taahhüt ettiği işi yapamamasından dolayı davacı firmanın balast alımını başka firma üzerinden sağladığını, davacı firmayla hem balast temini hem de balast nakliyesini içeren 08.03.2013 tarihli 4.300.000.- TL bedelli yeni sözleşme akdedildiğini, bu sözleşmenin eski sözleşmeleri hükümsüz bıraktığının sözleşmede kararlaştırıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan 01/10/2012 tarihli sözleşmenin 7.4. maddesinin, 08/03/2013 tarihli sözleşmenin (E) maddesiyle birlikte değerlendirildiğinde, 08/03/2013 tarihli sözleşmenin, 01/10/2012 tarihli sözleşmeyi tamamen ortadan kaldıran yeni bir sözleşme niteliğinde olduğu, 08/03/2013 tarihli sözleşme yapılırken, davacının 01/10/2012 tarihli sözleşmeden kaynaklanan haklarının olduğu ve bu hakların saklı tutulduğuna ilişkin bir ihtirazi kaydın olmadığı, ikinci sözleşmenin imzalanmasıyla uygulanmaya başlandığı, ilk sözleşmenin tarafların iradesiyle sona erdiği, davalının davacıya ikinci sözleşmeden kaynaklanan tüm borçlarını ödediği, taraflar arasında sonlandırılan 01/10/2012 tarihli sözleşmeden dolayı davacının kazanç mahrumiyetinden kaynaklanan alacak talebinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, davacının istinaf istemi Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 10/06/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.