4. Hukuk Dairesi 2018/189 E. , 2018/2360 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/08/2013 gününde verilen dilekçe ile kasten yaralama eylemi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; manevi tazminat isteminin reddine, maddi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne dair verilen 28/03/2017 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava tarihi 01/08/2013 olup, karar başlığında 01/07/2016 olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmekle bozma sebebi yapılmamıştır.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi olanağı bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, manevi tazminat isteminin reddine, maddi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
a-)Davacı, davalı eşi tarafından darp edildiğini ve darp eylemi sonucunda burnunda kemik kırığı meydana geldiğini belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararının giderilmesini istemiştir.
Davalı ise, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, maddi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir.
Mahkemece verilen ilk kararın Dairemizin 20/04/2016 tarih, 2015/16393 esas ve 2016/5350 sayılı ilamı ile; ""...818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 53. (TBK/74) maddesi gereği ceza mahkemesinde verilen beraat kararı hukuk hakimini bağlamaz ise de hukuk hakiminin bu bağımsızlığı sınırsız olmayıp ceza mahkemesinin maddi vakıaların belirlenmesine ilişkin mahkumiyet kararı hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olup taraflar yönünden kesin delil niteliği taşıyacaktır. Dosya kapsamından; ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/69 Esas sayılı dava dosyasında sanık olarak yargılanan davalıya, davacıya yönelik yaralama eyleminden dolayı verilen cezadan Türk Ceza Kanunu"nun 29. maddesi gereği haksız tahrik indirimi yapıldığı ve hükmün Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Şu durumda, davalının eylemini haksız tahrik altında gerçekleştirdiği maddi vakıa olarak kesinleşmiş ceza kararı ile tespit edilmiştir. Mahkemece, davacı tarafından talep
edilen maddi tazminatın tamamına hükmedilmiş, herhangi bir indirim yapılmamıştır. Haksız tahrik, zarara uğrayanın müterafik kusurunu ifade eder. Eylem tarihinde yürürlükte bulunan BK’nın 44/1. maddesi uyarınca maddi tazminattan haksız tahrik indirimi yapılması gerekirken aksi şekilde istemin tamamının kabulüne karar verilmesi doğru değildir..."" gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda hükmedilen maddi tazminat tutarından 1/4 oranında indirim uygulandığı anlaşılmaktadır.
Dosya içeriğinden; ...Asliye Ceza Mahkemesinin 2011/69 esas sayılı dava dosyasında, davalının davacı eski eşine yönelik yaralama eyleminden dolayı verilen cezasından Türk Ceza Kanunu"nun 29. maddesi gereğince 1/2 oranında haksız tahrik indirimi uygulandığı anlaşılmaktadır.
Şu durumda, davaya konu yaralama eylemi nedeniyle davalı hakkında yapılan ceza yargılaması sonucunda davacının haksız tahriki nedeniyle cezasından 1/2 oranında indirim uygulanmış olmasına rağmen mahkemece, davacının müterafik kusuru nedeniyle bu oranın altında indirim yapılmış olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
b-) Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesi gereğince, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
Şu durumda, maddi tazminat istemi kısmen reddedildiğine göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesi uyarınca, kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına kısmen reddedilen maddi tazminat istemi yönünden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, hiçbir gerekçe gösterilmeksizin davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda 2 (a ve b) bentlerinde gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 28/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.