16. Hukuk Dairesi 2019/2333 E. , 2020/6541 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ...,... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu ...,... ada 79 parsel sayılı sırasıyla 1.752.834,94, 1.202.589,52 ve 573.810,16 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kamu orta malı mera vasfıyla sınırlandırılmışlardır. Davacı ..., çekişmeli 114 ada 38 ve 116 ada 127 parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak; davacı ... ise, 116 ada 127 ve 118 ada 79 parsel sayılı taşınmazlara yönelik olarak irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların adlarına tescili istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece, davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonucunda, davacı ..."ın davasının kabulüne; davacı ..."in davasının ise kısmen kabulüne; çekişmeli 114 ada 38 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 20/07/2011 tarihli fen bilirkişisinin raporunda belirtilen (A) ve (B) ile gösterilen bölümlerin ayrı ayrı davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 114 ada 38 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (B) alanları dışında kalan kısmının mera olarak aynı ada ve parsel numarası ile özel siciline yazılmasına, yine 116 ada 127 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 20/07/2011 tarihli fen bilirkişisinin raporunda belirtilen (C) alanının çayır vasfıyla davacı ... adına, (D) ile gösterilen bölümün ise çayır vasfıyla davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 116 ada 127 parsel sayılı taşınmazın yukarıda belirtilen 20.07.2011 tarihli fen bilirkişi raporunda belirtilen (C) ve (D) alanları dışında kalan kısmının mera olarak aynı ada ve parsel numarası ile özel siciline yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davaya konu ...,... 127 parsel sayılı taşınmazın (C) bölümü ile 114 ada 38 parsel sayılı taşınmazın (A) ve (B) bölümleri üzerinde davacı ... lehine; 116 ada 127 parsel sayılı taşınmazın (D) olarak gösterilen bölümü üzerinde ise davacı ... lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluştuğu, bu yerlerin mera vasfı taşımadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Çekişmeli taşınmaz bölümlerinden, hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) harfleriyle gösterilen bölümler mera olarak sınırlandırılan 114 ada 38 parsel; (C) ve (D) bölümleri ise yine mera olarak sınırlandırılan 116 ada 127 parsel sınırları içerisinde yer aldığı halde; Mahkemece, bu bölümlerle ilgili olarak 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, taşınmazların niteliği ve komşu mera parseli ile aralarında ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamış; çekişmeli alanların, dava dışı alanlardan ne şekilde ayrıldığı hususunda açıklama içermeyen, çekişmeli alanlar ile dava konusu olmayan kısımları bir arada gösterir fotoğrafları ihtiva etmeyen, soyut içerikli tek kişilik zirai bilirkişi raporu ile yetinilmiş; hava fotoğrafı incelemesi, bu konuda uzman olmayan kadastro teknikerine yaptırılmış ve hava fotoğrafı incelemesi sunulan raporda, taşınmazların belirtilmediği ve sadece kadastro paftasının hava fotoğrafıyla çakıştırılmasıyla yetinildiği halde bu rapor hükme esas alınmıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler tapu ve kadastro müdürlüklerinden; tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tüm tespit bilirkişileri ile 3 kişilik ziraat mühendisleri bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisinin katılımıyla yeniden keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, 114 ada 38 ve 116 ada 127 sayılı mera parsellerinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz bölümleri ile mera parsellerinin dava dışı bölümleri arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkeme hakiminin, taşınmazın konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa aynen yansıtılmalı; taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli; ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan, komşu parsellerle karşılaştırmalı olarak, çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığını, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığını ve taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli; jeodezi ve fotoğrametri mühendisinden belirtilen tarihlerdeki hava fotoğraflarında çekişmeli taşınmaz bölümlerinin niteliğini ve kullanım durumunu açıklayan rapor düzenlemesi istenmeli; taşınmaz bölümlerinin ve çevresinin evveliyatının mera olduğunun anlaşılması halinde, meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça bir değer taşımayacağı düşünülmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de; davacı ...’in 118 ada 79 parsel hakkında da, davacı ...’in ise 112 ada 116 parsel hakkında dava açtıklarından bahisle bu taşınmazların tutanakları da dosya arasına celbedilerek davalı hale getirildiği ve bilahare taşınmazlar başında yapılan keşiflerde bu yerlerin davaya konu olmadığı keşfen belirlendiği halde, bu parsellerin tutanak asıllarının olağan usullere göre kesinleştirilmek üzere Tapu Müdürlüğü’ne iadesine karar verilmemiş olması dahi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.12.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.