10. Ceza Dairesi 2019/1006 E. , 2019/1935 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığının, 08/03/2019 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki kamu davasının düşürülmesine dair Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/09/2018 tarihli ve 2017/1121 esas ve 2018/1118 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 18/03/2019 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla ...:
1- Sanık hakkında, 13/01/2017 tarihinde işlediği iddia edilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, ayrıca erteleme süresi zarfında tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi, tekrar uyuşturucu madde kullanması veya kullanmak için bulundurması halinde erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılacağı hususunda uyarılmasına karar verildiği, erteleme kararının 22/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın hiçbir aşamada karara itiraz etmediği,
2- Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce sanığa uyarılı ilk başvuru davetiyesi gönderildiği ve kuruma müracaat ederek 27/02/2017 tarihinde tedbirin infazına başladığı, ancak tedbirin infazı sırasında tekrar uyuşturucu madde kullandığından bahisle TCK’nın 191/4. maddesinin (c) bendi uyarınca erteleme kararı kaldırılarak kamu davası açıldığı,
3- Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/09/2018 tarihli ve 2017/1121 esas ve 2018/1118 sayılı kararıyla "kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa tebliğ edilip kesinleşmesi beklenmeden tedbirin infazına başlanıldığı ve dava şartının gerçekleşmediği" gerekçesiyle, “kamu davasının düşürülmesine” ve “erteleme kararının kesinleştirilmesinden sonra infazının devamına” karar verildiği, kararın yasa yolu incelemesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesinde, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde düzenlemeler karşısında, somut olayda mahkemesince açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında kamu davası açılmasının ertelenmesi koşullarına uygun sonuç ve biçimde değerlendirilme yapılmak üzere dosyanın
ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, düşme kararı verilerek dosyanın sonuçlandırılmasında isabet görülmemiştir." denilerek, Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/09/2018 tarihli ve 2017/1121 esas ve 2018/1118 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (b) ve (c) bendlerinde, "Kişinin, erteleme süresi zarfında;...Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,... hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa tebliğ edildiği, sanığın hiç bir aşamada bu karara itiraz etmediği ve Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne müracaat edip tedbirin infazına başladığı, ancak daha sonra, erteleme süresi zarfında tekrar uyuşturucu madde kullandığının tespit edilmesi üzerine, erteleme kararı kaldırılarak kamu davası açıldığı, bu hali ile sanığın kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararını ve hakkında tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandığını öğrendikten sonra itiraz yoluna başvurmadan tedbirin infazına başladığı, ancak erteleme süresi zarfında tekrar uyuşturucu madde kullandığının tespit edildiği anlaşılmakla, TCK’nın 191/4. maddesi uyarınca kamu davası açılma koşulları oluştuğundan, “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmesi beklenilmeden infazına başlanıldığı, dolayısıyla dava şartı gerçekleşmediği” şeklindeki dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi yasaya aykırıdır.
Ayrıca, somut olayda, Mahkemece “kamu davasının düşmesine” karar verilerek, CMK’nın 223. maddesinde sayılıp davanın esasını çözen karar türlerinden “düşme” kararı ile yargılama sonlandırıldığı ve "düşme” kararının sonucu olarak sanığın bütün yükümlülüklerinin ortadan kalkması gerektiği halde, "düşme" kararı verildikten sonra ayrıca “dava açılmasının ertelenmesi kararı sanığa tebliğ edildikten sonra infaz işlemlerinin yapılmasına” karar verilerek hüküm karıştırıldığından, kararın infaz kabiliyeti bulunmamaktadır.
Mahkemenin “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa tebliğ edilmeden denetime başlanılması nedeniyle suçun unsurlarının oluşmadığı” şeklindeki gerekçesinin de yasal dayanağı bulunmadığı, “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı”nın sanığa tebliğ edilmeden tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazına başlanamayacağına ilişkin herhangi bir yasa veya yönetmelik hükmü bulunmadığı gibi tam tersine CMK’nın 269/1. maddesinde “İtiraz, kararın yerine getirilmesinin geri bırakılması sonucunu doğurmaz.” şeklinde hüküm yer aldığı, kaldı ki sanığın kuruma müracaat ederek tedbirin infazına başladıktan sonra da hiçbir aşamada itiraz etmediği ve tedbirin infazına devam ettiği, bu nedenle kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmesi beklenmeden denetimli serbestlik ve tedavi tedbirinin infazına başlanmış olmasının dava şartının gerçekleşmesine bir etkisi olmayacağı, anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, somut olayda erteleme süresi zarfında tekrar uyuşturucu madde kullandığı iddia edilerek kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kaldırılan ve hakkında dava açılan sanık hakkında her iki suça ilişkin deliller birlikte değerlendirilerek davanın esası hakkında bir hüküm verilmesi gerekirken;
Kamu davasının düşmesine karar verilerek davanın esasını çözen bir kararla yargılama sonlandırıldıktan sonra, sanki durma kararı verilmişcesine “dava açılmasının ertelenmesi kararı sanığa tebliğ edildikten sonra infaz işlemlerinin yapılmasına” karar verilerek hükümde çelişkiye neden olunması ve hükmün karıştırılması yasaya aykırı olduğundan, hükmün karıştırılması halinde mahkemenin iradesi açık şekilde ortaya çıkmadığı için kazanılmış haktan da söz edilemeyeceğinden, kanun yararına bozma talebi bu yönüyle ve değişik gerekçeyle yerindedir.
D) Karar :
Açıklanan nedenlere göre; kamu davasının düşürülmesine ilişkin Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/09/2018 tarihli ve 2017/1121 esas ve 2018/1118 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 01.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.