22. Hukuk Dairesi 2014/13251 E. , 2014/14264 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kırşehir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/12/2013
NUMARASI : 2012/330-2013/587
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı Üniversite bünyesinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, 01.07.2012"de işyerine gittiğinde güvenlik ihalesini alan dava dışı şirket tarafından bırakılan liste ile karşılaştığını, listede isminin olmadığını ve ismi olmayanların işten çıkarıldığını öğrendiğini, davacıya 2 Temmuz"da sözleşmenin askıya alındığına ilişkin yazı gönderildiğini ve iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile izin, fazla çalışma, hafta ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı Üniversite vekili, zamanaşımı ve husumet itirazında bulunduklarını ve davalı şirketin üniversite ile olan sözleşmesinin 30.06.2012"de sonra erdiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Şirket vekili, ihale ile üniversiteye güvenlik hizmeti verdiklerini, şirketin ihaleyi kazanamaması üzerine davacıyı ve diğer bazı çalışanları yerleştirebileceği işyeri olmadığından iş sözleşmesinin askıya alındığını ve kendi işyeri bünyesinde 01.07.2012 tarihinde giriş yapıldığını, davacının askı süresinin bitimini beklemeden dava açtığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin hafta tatili alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacı taraf şahit dinletmemiş olup, davacının hafta tatili alacağı talebi davalı şahit anlatımlarına göre hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Davalı şahitlerinin da hafta tatili çalışmasına ilişkin somut beyanları bulunmamaktadır. Dairemizce incelemesi yapılan emsal dosyalardan, davalı işveren işyerinde haftada altı gün çalışıldığı ve haftada bir gün hafta tatili yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının, normal çalışma düzeni dışında hafta tatillerinde çalışmasını gerektirir şekilde diğer işçilerden farklı bir çalışma düzeni ile çalıştığı da iddia ve ispat olunmadığına göre; hafta tatili alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında genel tatil alacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Dosya içeriğine göre; davacının ücretlerinin banka kanalı ile ödendiği anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut imzasız bordrolarda genel tatil alacağının tahakkuk ettirildiği görülmektedir. Mahkemece, banka kayıtları ile bordrolarda tahakkuk ettirilen ücret miktarları karşılaştırılıp, genel tatil ücretlerinin ödenip ödenmediği tespit edilerek sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ile verilen karar hatalı olup kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
4-Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak, fazla çalışmanın taktiri delil niteliğindeki şahit anlatımları yerine, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.
Somut olayda; mahkemece fazla çalışma ve genel tatil alacağından %30 takdiri indirim yapıldığı belirtildiği halde, bilirkişi tarafından indirimsiz olarak hesaplanan miktarların hüküm altına alındığı anlaşılmaktadır. Hesaplamaların şahit anlatımına dayandığı hallerde, makul bir takdiri indirim yapılması dosya içeriğine daha uygun düşecektir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.05.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Dava, bir kısım işçilik alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
Yerel mahkeme davayı kısmen kabul etmiştir.
Karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
Kanaatimce yerel mahkeme kararı fazla mesai alacağı yönünden hatalıdır.
Davacı işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışmıştır.
Çalışma şekli ve saatleri tam aydınlatılmadan fazla mesai alacağına hükmedilmesi isabetsizdir. İşyerinde vardiyalı çalışma olup olmadığı, vardiyalı çalışma var ise nöbet çizelgeleri ve çalışma saatleri belirlenmeden sonuca gidilmesi hatalıdır.
Davalı üniversitede yapılan işlerin kayıt ve belgeye dayanması esastır.
Mahkeme Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesi uyarınca davayı aydınlatmak ile görevli iken, eksik araştırma ile karar verilmesi doğru değildir.
Bu farklı gerekçe ile sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum. 26.05.2014