3. Hukuk Dairesi 2019/3734 E. , 2019/7112 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi ve alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda, mahkemece kiralananın tahliyesi talebi yönünden davanın kabulüne, alacak davası yönünden davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar, davalı ile davacılardan ... arasında 15/05/2012 başlangıç tarihli aylık 1000 TL bedelli kira sözleşmesi bulunduğunu, davalı tarafından gönderilen mailde 24/03/2014 tarihi itibari ile kira bedeli borcunun 3.500 TL olduğu ve bu tarihten itibaren kira bedelinin 1.300 TL olarak ödeneceğinin bildirildiğini, Mayıs 2014 - Şubat 2015 arasında kira ödemelerinin düzensiz olarak yapıldığını, buna göre ödenmeyen kira borcu toplamının 7.000 TL olduğunu; diğer davacı ... ile davalı arasında ise aynı kiralanana ilişkin 20/03/2015 tarihli aylık 1.450 TL bedelli yeni bir kira sözleşmesi imzalandığını, davalının Eylül 2015 - Ekim 2015 aylarına ait kira bedeli toplamı 2.600 TL kira bedelini ihtar gönderildiği halde ödemediğini belirterek kiralananın tahliyesi ile davacı ... yönünden 7.000 TL kira alacağı ve ihtarname giderinin, davacı ... yönünden 2.600 TL kira alacağı ve ihtarname giderinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 22/04/2016 tarihli dilekçe ile davacılardan ..., davasını kira paralarının tahsiline yönelik alacak davası olarak ıslah ettiğini bildirmiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacıların davasının kısmen kabulü ile taraflar arasındaki kira akdinin temerrüt nedeni ile feshine, davalının dava konusu taşınmazdan tahliyesine; Davacı ..."in davalıdan 5.750 TL kira alacağı ve 175,72 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 5.925,72 TL "nin dava tarihinden itibaren kanuni faizi ile birlikte davalıdan alınıp bu davacıya verilmesine; Davacı ... için 141,21 TL ihtarname masrafının dava tarihinden itibaren kanuni faiziyle birlikte davalıdan alınıp bu davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davalının, davacı ... lehine hükmedilen kira alacağına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Somut olayda; Davacı ile davalı arasında, 15.05.2012 başlangıç tarihli bir yıl süreli aylık 1.000 TL bedelli kira sözleşmesi bulunduğu hususu, uyuşmazlık konusu değildir. Sözleşmenin hususi şartlar 1. maddesinde " kira her ayın 15 ile 20 arası ... adına ... Bankası ... şubesi ... nolu hesabına peşin olarak ödenecektir. " hususu kararlaştırılmıştır. Mahkemece hükme esas alınan 20/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda davalı tarafından sunulan ödeme dekontları dikkate alınarak bakiye kira borcu hesaplanmış; iş bu rapora karşı, davalı tarafından banka hesap dökümü getirtilerek inceleme yapılması gerektiğinden bahisle itirazda bulunulmuştur. Dairemizin 30/04/2019 tarihli geri çevirme kararı ile dosya arasına alınan ilgili hesap dökümünün incelenmesinde, davalının temyiz dilekçesinde bildirdiği bir kısım ödemelerin ( 11/08/2015 1.000 TL, 14/08/2015 1.300 TL) bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalı-borçlu kiraları banka hesabına ödediğini bildirip ödeme savunmasında bulunduğundan, yapılan ödemeler üzerinde durularak banka hesap dökümünün incelenmesi açısından bilirkişiden ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3- Ayrıca yargılama giderlerinden olan ihtarname masraflarınında yargılama giderlerine dahil edilmesi gerekirken asıl alacak kapsamına alınarak hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.