17. Hukuk Dairesi 2016/17497 E. , 2019/4661 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ... arasında alacak meselesinden dolayı takipte bulunduğunu, takibin kesinleşmiş olduğunu, yapılan hacizlerde hacze kabil malı bulunmadığını, davalı borçlu ... icra takibinden kısa bir müddet önce 22/10/2012 tarihinde ... köyü, 143 ada 3 parsel sayılı taşınmazın diğer davalı ..."na sattığını, satın alan bu kişinin müvekkilinin yeğeni olduğunu, açıklamış oldukları nedenlerle dava konusu taşınmaz üzerine tarafına haciz ve satış için yetki verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili duruşmada, açılan davanın reddini talep ettiklerini, taşınmazın değeri üzerinden satıldığını, bu bedelin taraflarına ödendiğini beyan etmiştir.
Davalı ... vekili, harcın tamamlatılmasını ve dava şartı bakımından usulüne uygun yapılmış aciz vesikasının olmadığını, borçlunun üzerine kayıtlı araçlarının olduğunu, müvekkiline yapılan satışın muvazaalı olmadığını, değeri üzerinden satın aldığını, bu bedellerin banka üzerinden ödendiğin müvekkili tarafından üçüncü bir şahsa kiraya verildiğini ve kira bedellerinin
müvekkilinin hesabına yatırılmakta olduğunu, buna ilişkin tüm belgeleri dosyaya sunduklarını, davacının müvekkilinin amcası olmasına rağmen ticari işleri ayrı olduğu için bu durumu bilmesinin mümkün olmadığını bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca İstanbul, Şile, Çavuş Mahallesi, İmrendere köyü 143 ada 3 parsel sayılı 1400m2 miktarında bahçeli kargir tripleks ve normal katlı 2 adet ev niteliğindeki taşınmazın davalı borçlu ... tarafından diğer davalı ... Eyüpoğlu"na yapılan 22/10/2012 tarih 6611 yevmiye no.lu tasarrufun iptaline, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, bedel farkı ve davalı ... ile davacının akrabalık ilişkisinden dolayı tasarrufun iptaline karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı vekili, dava dilekçesinde “Borçlunun ilgili tasarruf işlemini yaparken içinde bulunduğu mali durum ve alacaklıya zarar verme kastının tasarruf işleminin diğer tarafı olan ... tarafından bilinmemesi mümkün değildir. Nitekim kendisi, ailevi ve ticari münasebetleri sebebi ile ...’ ün düzenlediği senetten haberdardır...” iddiasını ileri sürmüştür. Böyle bir iddia varsa aralarındaki ticari ilişkinin bilindiğinin davacı alacaklı tarafından ispat edilmesi gerekir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden bu husus anlaşılamamaktadır.
Ayrıca dava konusu taşınmazın tapudaki satış bedeli olan 217.000,00 TL ve üzerinde tasarruf tarihinden önce 414.639,00 TL borç için tesis edilmiş olan ipotek bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değer olan 630.717,19 TL arasında misli fark bulunmadığı, dolayısıyla dava konusu tasarrufların İİK 278/3-2 madde gereğince iptale tabi olmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan, Daire içtihatlarımıza göre davalı 3. kişinin davalı borçlunun durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olması iptal sebebi olarak kabul edilmekteyse de somut olayda davalı borçlu ile diğer davalı 3. Kişinin vekillerine verdikleri vekâletnamelerde yazılı olan adreslerinde farklı şehirlerde ikamet ettikleri görülmektedir. Bu durumda da davalı 3. kişi ....’ ın, davalı borçlunun mali durumunu bilen ve bilmesi gereken kişi olduğunun kesin olarak kabul edilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."na geri verilmesine 11/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.