Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3071
Karar No: 2021/6391
Karar Tarihi: 10.06.2021

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/3071 Esas 2021/6391 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/3071 E.  ,  2021/6391 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki asıl itirazın iptali, birleşen menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı asıl davada; davalıların murisi tarafından, cihaz bedelinin tahsili amacıyla Ankara 20. İcra Müdürlüğü"nün 2004/616 esas sayılı dosyası ile SGK aleyhinde icra takibi başlatıldığını, açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verildiğini, ilgili kararın Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından onanması üzerine, karar uyarınca 26.721,38 TL"nin 14/03/2007 tarihinde icra dosyasına ödendiğini, ancak karar düzeltme yoluna başvurulması ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından, görevli mahkemenin idare mahkemeleri olduğundan bahisle kararın bozulduğu, idare mahkemesinde açılan davada ise murisin ölmesi nedeni ile davanın takipsiz kalması sonucu dosyanın işlemden kaldırıldığını, ödemeye dayanak kararın ortadan kaldırılması nedeni ile ödenen miktarın iadesi için davalılar hakkında Ankara 6. İcra Müdürlüğünü"nün 2011/10387 esas dosyası ile takip başlatıldığını, haksız itiraz üzerine bu davanın açıldığını belirterek itirazın iptali ile 37.757,93 TL"nin yasal faiziyle davalılardan tahsiline, davalıların %40"dan az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar; zamanaşımının süresinin dolduğunu, yapılan ödemenin yersiz ödeme olmadığını, mahkeme kararına dayandığını, işlemiş faizi kabul etmediklerini, temerrüde düşürülmediklerini belirterek davanın reddini ve davacının %40"dan az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminata hükmedilmesini dilemiştir.
    Birleşen davada; asıl davada davalı olan ... ve Ödül tarafından, SGK"ya 26.721,38 TL borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemişlerdir.
    Mahkemece; davacının isteminin sebepsiz zenginleşmeye dayalı olduğu, yasada aranan 1 yıllık süresinin geçmiş olması nedeniyle davanın zamanaşımına uğramış olduğu gerekçesiyle asıl dava ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hükmün taraflarca temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 10. Hukuk Dairesi"nin 17/04/2019 tarihli, 2019/1115 E. ve 2019/3526 K. sayılı ilamı ile, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyan mahkemece; takip dayanağı ilamın ortadan kalkmış olduğundan davalı ... tarafından Ankara 20. İcra Müdürlüğü"nün 2004/616 esas sayılı takip dosyasına 14/03/2007 tarihinde yapılan 26.721,38 TL ödemenin İcra İflas Kanunu"nun 40. maddesi uyarınca her hangi bir hükme gerek kalmaksızın icranın eski haline iade olunacağı, bu hususta ayrıca davalı ... tarafından davacı ... mirasçıları aleyhine ayrı bir icra takibi başlatmasında ve akabinde yapılan itiraz üzerine itirazın iptali davası açılmasında hukuk yararı bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine; birleşen menfi tespit davasında ise, ödemenin İcra İflas Kanunu"nun 40. maddesi uyarınca her hangi bir hükme gerek kalmaksızın icranın eski haline iade olunacağı hususu belirtildiği gerekçesiyle söz konusu bedel yönünden açılan birleşen menfi tespit davasının esastan reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    Uyuşmazlık; asıl davada, mahkemece kararına dayanılarak icra dosyasına yapılan ödemenin dayanağı olan kararın bozma ilamı ile ortadan kaldırılması ile ödemenin iadesi amacıyla davalılar hakkında başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline; birleşen davada ise, yapılan ödemenin haklı olduğu gerekçesiyle açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
    İcra İflas Kanununun ""İcranın iadesi"" başlığı altında düzenlenen 40. maddesinde; bir ilama dayanarak takip borçlusundan tahsil edilen paranın takip alacaklısına ödenmesinden sonra, takip dayanağı ilamın bozulması ve takip konusu alacağın haksızlığının daha sonra tesis edilip kesinleşen bir hükümle ortaya konması halinde, ayrıca hükme hacet kalmaksızın takip alacaklısından icra dairesi tarafından ve gerektiğinde cebri icra yolu ile geri alınıp takip borçlusuna iade edileceği öngörülmüştür. İİK"nın 40. maddesine göre, ödemenin geri istenebilmesi için, ödemenin icra dosyasına yapılmış olması gerekmektedir. Ayrıca, İİK 40 uyarınca iadesi istenecek miktar, icra dosyasına ödenen tutardan ibarettir.
    Somut olayda; davacı SGK tarafından, Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verilip bu kararın Yargıtay 4. Hukuk Dairesi tarafından onanması üzerine Ankara 20. İcra Müdürlüğü"nün 2004/616 esas sayılı dosyasına, 14/03/2007 tarihinde 26.721,38 TL ödeme yapılmıştır. Dayanak karara karşı karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesince, görevli yargı yerinin idari yargı olduğu belirtilerek karar bozulmuş, bozmaya uyan mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Ankara 3. İdare Mahkemesinde açılan davada ise, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Davacı SGK tarafından, icra müdürlüğünden ödemenin iadesi talep edilmiş, buna yönelik muhtıra davalılara gönderilmiştir. Davalılar tarafından, muhtıraya karşı şikayet yoluna başvurulmuş, mahkemece, işlemiş faiz yönünden şikayeti haklı bulunarak muhtıranın işlemiş faize yönelik kısmının iptaline karar verilmiştir.
    Asıl davada; itirazın iptali istenen Ankara 6. İcra Müdürlüğünü"nün 2011/10387 esas dosyasında, davacı SGK tarafından icra dosyasına ödenen miktar olan 26.721,38 TL yanında, 11.035,95 TL faiz de talep edilmiştir. İşlemiş faizin İİK 40. maddesi uyarınca talep edilmemesi ve icra mahkemesi kararları maddi anlamda kesin hüküm oluşturmayacağından davacı SGK"nın genel hükümlere göre talepte bulunmasında hukuki yararı vardır. Bu nedenle mahkemece hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
    Birleşen menfi tespit davası bakımından ise; davacıların SGK"nın murislerine yaptığı ödemenin haklı olduğu ve bu nedenlerle SGK"ya borçlu olmadıklarının tespiti yönündeki istemleri yönünde mahkemece inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın, tarafların hukuki dinlenilme hakkına aykırı olacak şekilde asıl davanın ret gerekçesine dayanılarak davanın reddine karar verilmiştir.
    Bu durumda, asıl ve birleşen dava yönünden işin esasına girilip hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanlış gerekçe ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nın 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi