20. Hukuk Dairesi 2017/2558 E. , 2018/3555 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVACILAR : ... ve Ark.
DAVALILAR : ... ve Ark.-...-Ö... . Şti. (... Marketleri Tic.San. Ve Gıda A.Ş.
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili, ... ve ark. vekili, ... işletmesi yetkilisi ... , ... ve ... Marketleri Tic.San.ve Gıda A.Ş. vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesi ile, müvekkillerinin... ilçesi ... köyü 356 ada 1 parselde kayıtlı, kat mülkiyetine tabi, 45 bağımsız bölümden oluşan ... sitesinin muhtelif bağımsız bölümlerinin malikleri olduğunu, bu hususların tapu kayıtlarında sabit olduğunu, davalılardan ..., ..., ... "un da bu sitede bulunan cadde üzerindeki bağımsız bölüm dükkan sahipleri olduğunu, davalılardan ..., ... .Ltd.Şti (... cafe), ... (... cafe), ... ve ... Cafenin ise bu mülk sahiplerine ait dükkanlarda kiracı olduklarını, karar defterine göre 26/08/2008 tarihinden beri anılan farklı maliklere ait farklı dükkan kiracılarının, siteye ait ortak alana taşarak dükkanlarını KMK’ya aykırı şekilde genişleterek yapılar inşa ettiklerini, bu taşmayı gün geçtikçe genişletip sürdürdüklerini, yapılacak keşifte ortak alanlara davalılarca yapılan taşmaların gözlemleneceğini, anılan dükkanların mülk sahiplerinin bu taşmalardan haberleri ve yüksek maddi çıkarlarının olduğunu, zira burada kira miktarları ve kira gelirlerinin çok yüksek olduğunu, ... kat maliklerinin bu hususta KMK’ya göre kanuna uygun bir ortak kararının da bulunmadığını, bu nedenle müdahalenin men"ni talep ettiklerini, anılan yerde kira gelirlerinin çok yüksek olduğunu, bu nedenle senelerdir süren haksız gelirler nedeniyle dava tarihinden itibaren geriye doğru yasal maksimum 5 yılı kapsamak üzere toplam 2500,00 TL ecrimisilin davalı mülk sahiplerinden sorumlulukları oranında alınarak davacılara verilmesine, dava tarihinden itibaren buna en yüksek faiz yürütülmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davalıların mimari projeye aykırı olarak ortak alana müdahale ettikleri gerekçesiyle davanın kabulü ile davalıların mimari projeye aykırı olarak ortak alana yaptıkları müdahalenin menine, bilirkişi raporu ve krokinin kararın tamamlayıcı parçası sayılmasına, davalılara eski hale getirilmesi için 30 günlük süre verilmesine, davacıların ecrimisile ilişkin talebinin ise ortak alandan ecrimisil istenemeyeceğinden reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili, ... ve arkadaşları vekili, ... yetkili ... , ... ve ... Marketleri Tic. San. ve Gıda A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
-2- 2017/2558-2018/3555
Dava, ortak alana müdahale ve ecrimisil isteğine ilişkindir.
1-634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun Ek-1. maddesinde, bu Kanunun uygulanmasından doğacak her türlü anlaşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği hükme bağlanmış olup ecrimisil davası Kat Mülkiyeti Kanununun uygulanmasından kaynaklanmadığından; anılan Kanun maddesinin bu istem yönünden uygulama imkanı bulunmamaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2. maddesine göre, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Ecrimisil istemi de malvarlığı haklarına ilişkin olduğundan, davanın bu niteliğine göre davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesine ait bulunduğundan, mahkemece, ecrimisil talebi yönünden dosyanın tefrik edilerek görevsizlik kararı ile asliye hukuk mahkemesine gönderilmesi yerine işin esasına girilerek bu konuda karar verilmesi,
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. (1086 sayılı HUMK 388. ve 389. maddeleri) maddesine göre; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu hükmün gereği olarak davalının projeye aykırı olarak ortak alana ne şekilde müdahale ettiği ve ne yapılarak eski hale iadesi gerektiği konusunda infazda tereddüt yaratmayacak şekilde tek tek maddeler halinde açıkça belirtilmesi gerekirken, bilirkişi raporu ve krokinin kararın tamamlayıcı parçası sayılmasına karar verilmesiyle yetinilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına temyiz harcının istek halinde iadesine 08/05/2018 günü oy birliği ile karar verildi.