Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
HUMK.nun 571. maddesi  gereğince  ortaklığın  satış yolu ile giderilmesine  karar verilen hallerde, taşınmaz ihalelerinin İİK.nun hükümlerine göre yapılması, İİK.nun  128/2. maddesine göre de, taşınmaz kıymetinin bilirkişi aracılığı ile ve satış memurunca belirlenmesi satış sırasında  daha önce  belirlenen ve kesinleşen bu kıymetin esas alınması gerekir. Satış memuru  tarafından  anılan husus yerine  getirilmeden, yöntemince taşınmaza  yeniden  kıymet takdir  edilmeden, Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın giderilmesi  davası ile ilgili yasal koşulları araştırılmasına yönelik  keşif  sırasında saptanan kıymet üzerinden  taşınmazın satışa  çıkarılması  mümkün olmayacağı gibi anılan yönteme uygun düşmeyen biçimde yapılan kıymet takdiri esas alınarak sonuca gidilmesi de yasaya aykırıdır. Bir başka anlatımla hukuk mahkemelerinden delil tespiti yolu ile alınan kıymet takdiri ile sonuca gidilemez. Zira, İİK.nun 128. maddesinde öngörülen biçimde satış memuru kıymet takdir ettikten sonra bunun tebliği üzerine şikayet prosedürü de tamamlanıp satışa esas alınacak değer kesinleştirilmeli ve İİK.nun 129. maddesinde yazılı oranlar bu değer göre belirlenmelidir.
O halde, mahkemece kıymet takdirine itirazın bizzat mahalline gidilip, ehil bilirkişiler marifeti ile değerlendirilmesi ve satışa esas olacak kıymetin saptanması zorunludur. Bu yöntem izlenmediği için delil tespiti sonucunda ulaşılan değerle satışın yapılması yasaya aykırı ve ihalenin feshi sebebi olup, şikayetin kabulü yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.