3. Hukuk Dairesi 2018/3931 E. , 2019/7458 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki asıl itirazın iptali, birleşen alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalıdan kiraladığı meskenin tüm tamir, bakım ve onarım işlerini yapıp bedelini davalı kiraya verenden talep edeceği konusunda tarafların şifaen anlaştıklarını, mecurda oturduğu süre içinde taşınmaz ve çevre düzenlemesi için yaptığı harcamaları istemesine rağmen davalının ödeme yapmadığı ve Gölbaşı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/44 D.İş sayılı dosyası üzerinden yaptırdığı tespitte imalat bedelinin 32.180,00 TL olarak belirlendiğini, Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2011/12214 sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; mantolama ile dış kapı ve bahçe demirlerinin yapılmasına muvafakat ettiğini, bunun dışında yapılan işlere muvafakat etmediğini, davacının taşınmazı tahliye ettikten sonra Gölbaşı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/44 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, davacının kira bedellerini eksik ödediğini, onay verilen 17.360 TL faydalı masraflar bedeli mahsup edildiğinde halen ödenmesi gereken kira bedeli bulunduğunu belirterek davanın reddine, davacı aleyhine takip konusu alacağın %40"ından aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne, davalının Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2011/12214 sayılı dosyasına yaptığı itirazın taleple bağlı kalınarak 32.000 TL. miktar üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 9 ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminat isteminin reddine dair verilen kararın davalı tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2014/13384 E., 2015/8847 K.sayılı ilamı ile; "Dosya
kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına, takdirde de bir isabetsizlik olmamasına göre temyiz eden davalı kiraya veren vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. Davalının faydalı masraf kalemleri, bedeline ve takas talebine ilişkin temyiz itirazına gelince; ..Sözleşmenin özel şartlar bölümünün 2. maddesinde, kiracının malikin rızası dışında yaptırdığı hiçbir masrafı malikten isteyemeyeceği kararlaştırılmıştır. Davacı yapılan masraflara davalının muvafakati olduğunu iddia etmiş davalı ise kabul ettiği kalemler dışındakileri onaylamadığını belirtmiştir. Kabul edilen masraflar dışında olan alçı, sıva, kartonpiyer, alçıpan tavan, cam, tuğla, duvar, gömme dolap, katlanır cam, kilitli parke taşı, pencere korkuluklarının sözleşmenin ikinci maddesine göre tartışılarak karar verilmesi gerekirken bu hususun tartışılmaması doğru değildir. Ayrıca davalının ödenmemiş kira bedelinin masraflardan mahsup edilmesini istemi takas olarak nitelendirilmesi gerekir. Davalı temyiz dilekçesinde karar tarihinden önce kira alacağı davası açtığını belirtmiştir. Öncelikle bu dava dosyası getirtilerek incelenmeli ve bu davanın sonucuna etkili görüldüğü takdire birleşme kararı verilmelidir. Diğer yandan yerleşik uygulama, kiracının kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu masrafların yapıldığı tarih itibariyle 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 527. maddesi (mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun, 414. maddesi) kapsamında vekaletsiz iş görme hükümlerine göre davalı kiracıdan isteme hakkı olduğu yönündedir. Kural olarak bu gibi zorunlu ve faydalı masrafların kira sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edilmektedir. Bununla birlikte mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen değerler yapım tarihi itibariyle değil, dava tarihi itibariyle belirlenmiştir. Bu durumda açıklandığı üzere mahkemece yapılacak iş, bilirkişilerden alınacak ek raporla, gerekirse yeniden mahallinde keşif yapılarak imalat giderlerinin yapıldıkları tarih itibariyle belirlenip, yıpranma payı da düşüldükten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususların göz ardı edilerek yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru değildir. Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmak suretiyle kiraya veren tarafından kira alacağına yönelik açılan davanın iş bu dava ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Birleşen davada davalı/karşı davacı; davacı/karşı davalı kiracı tarafından kiraların eksik yatırılması nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL"nin vade tarihinden itibaren aylık % 10 sözleşme faizi ve % 20 vekalet ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; ... tarafından ... aleyhine açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulüne, Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2011/12214 sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibindeki alacağın 11.835,00 TL"lik kısmına yönelik itirazın iptaline, takibin bu miktar asıl üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte devamına, davacı ..."nün fazlaya ilişkin talebinin reddine, keza uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiğinden taraf vekillerinin icra inkar tazminatı taleplerinin reddine, birleşen davacının davacısı ... tarafından birleşen davanın davalısı ... aleyhine açılan kira alacağı davasının kısmen kabulüne, 7.956,68 TL kira alacağının 3.885,01 TL işlemiş gecikme faizi ile beraber birleşen davanın davalısından alınıp birleşen davanın davacısına verilmesine, asıl alacağa dava tarihinden itibaren aylık % 1,5 gecikme faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Asıl davada davalı/karşı davacı, ödenmemiş kira bedelinin masraflardan mahsup edilmesini istemiş, takas mahsup talebinde bulunmuştur. Takas, Borçlar Kanunu hükümlerine göre; borcun sona erme hallerindendir. Kural olarak takas def"inin sonuç doğurabilmesi için ayrı bir dava açılmasına veya karşı dava ile ileri sürülmesine gerek olmayıp, takas bildiriminın karşı tarafa ulaşmasıyla hukuki sonuç doğurur.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı/karşı davacının kira alacaklarının 5 yıllık zamanaşımı süresinin hesabında birleşen davanın açılış tarihi olan 12.06.2014 tarihi esas alınmış ise de, davalı/karşı davacı asıl davada süresinde sunduğu 28.12.2011 tarihli cevap dilekçesi ile takas def"ini ileri sürdüğüne göre, zamanaşımının bu tarihten itibaren hesaplanması gerekmektedir.
O halde mahkemece, bilirkişiden bu hususta ek rapor alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3-) HMK 26.maddesi hükmüne göre, mahkeme tarafların iddia, savunma ve talepleri ile bağlıdır. Kural olarak mahkemenin talepten fazlasına veya başka bir şeye hükmetmesi olanak dışıdır.
Açılan bir davada hakim istenilenden fazlasına veya başka bir şeye hükmedemez. Öğreti ve uygulamada taleple bağlılık olarak adlandırılan bu kural sadece sonuç istem yönünden değil, sonuç istemi oluşturulan her bir alacak kalemi yönünden de uygulanır.
Somut olaya gelince; birleşen davada davacı tarafından, 10.000,00 TL"nin tahsili talebinde bulunulmuş, dava dilekçesinde de dava değerini 10.000 TL olarak belirtmiş ise de, mahkemece gecikme faizi ile birlikte 11.841,69 TL"nin tahsiline karar verilmiş, bu haliyle talep aşılarak hüküm kurulmuştur. Talep aşılarak karar verilemez.
O halde, mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı/karşı davacı yararına, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı/karşı davalı yararına, BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.