Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2912
Karar No: 2021/1923
Karar Tarihi: 14.10.2021

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2912 Esas 2021/1923 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/2912 E.  ,  2021/1923 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 25/04/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/12/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, TMK"nın 605/2 maddesi gereğince terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, davacıların murisi ..."un herhangi bir malvarlığı bulunmaksızın 09.06.2009 tarihinde vefat ettiğini, murisin terekesinin borca batık olması nedeniyle davacıların terekeyi reddettiklerinin tespit ve tescilini dava ve talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın öncelikle yetki, görev, iş bölümü, husumet, derdestlik ve zamanaşımı yönünden usulden reddine, bunun mümkün olmaması halinde murisin ölümünden geriye doğru beş yıl içinde sahip olduğu mal varlığı araştırılarak esas yönünden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile TMK"nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25.04.2016 gün 2016/2618 Esas, 2016/5044 Karar sayılı ilamı ile "...borcun, murisin ortağı ve müdürü olduğu Pekiş İnş. Madencilik San. Tic. Ltd. Şti."nin vergi borcu olduğundan şirketin aktif ve pasifinin saptanarak murisin ölüm tarihinde şirketin piyasa rayiç değerinin tespit edilmesi, murisin şirketin kamu borcundan dolayı sermaye hissesi oranında şahsen sorumlu olacağı miktarın belirlenmesi; amme alacağının şirketin mal varlığından tamamen tahsili mümkün ise davacıların terekenin borca batık olduğunun tespitini istemekte hukuki yararlarının bulunmayacağı gözetilerek istemin reddedilmesi, murisin ölüm tarihi itibarıyla tespit edilen terekesi aktifinin, borcu karşılamaya yeterli olmaması halinde ise istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği’’ gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davacıların murise ait malvarlığının aktif ve pasifini ispat edemedikleri gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin, 25.06.2018 gün 2018/178 Esas, 2018/4806 Karar sayılı ilamıyla, ’’Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekirken, ölüm tarihi esas alınarak murisin borçlarının miktarının belirlenmediği, murise ait araç, taşınmaz ve banka kaydının bulunup bulunmadığı, mirasçıların mirası kabul anlamına gelecek davranışlarda bulunup bulunmadığı, Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazı yazılarak murisin %40 ortağı olduğu Pekiş İnş. Madencilik San. Tic. Ltd Şti.’nin tasfiye memurlarının adı ve adreslerinin temin edilerek, şirket malvarlığı tasfiye memurlarından sorulmak suretiyle araştırılmadan hüküm kurulduğu’’ gerekçeleri ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, davacıların murisi ...’un 30.04.2009 tarihinde öldüğü, ölüm tarihi itibariyle terekesinin aktifini oluşturacak mal varlığının saptanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, ölüm tarihi itibariyle terekenin borca batık olduğu ve davacıların mirası hükmen reddetmiş sayılmaları gerektiği hususunun tespitine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesi uyarınca, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Mirasçılar, Türk Medeni Kanununun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça, yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça, her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava, alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
    Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Ayrıca, TMK’nın 610/2. maddesine göre terekeyi sahiplenen mirasçının, mirası reddetme hakkı bulunmadığından, davacı mirasçıların mirası kabul anlamına gelen davranışlarda bulunup bulunmadıkları da araştırılmalıdır.
    Somut olaya gelince; davacıların murisi ...’un ölüm tarihi olan 30.04.2009 tarihinden sonra muris adına kayıtlı 154 ada 4, 155 ada 7, 153 ada 5 ve 13, 127 ada 5 ve 11, 126 ada 7 parsel sayılı taşınmazların 26.03.2019 tarihli intikal işlemi ile davacı mirasçıların da aralarında bulunduğu ... mirasçıları adına intikal edildiği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda mahkemece, intikal işleminin mirasçıların istemi ile olup olmadığı tespit edildikten sonra bu hususun davacıların terekeyi benimsemesi anlamına gelip gelmeyeceği noktasında değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi