3. Hukuk Dairesi 2021/1899 E. , 2021/4114 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 23.07.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5216 sayılı yasanın geçici 2. maddesi gereğince tüzel kişiliğini yitiren İkizce köyü tüzel kişiliği vekili olarak,İkizce köyü 1774 nolu parselin mera olarak sınırlandırılması talepli davada temsil ettiğini, bu davanın lehlerine sonuçlanarak 21.05.2007 tarihli Yargıtay onama kararıyla kesinleştiğini, ikizce köyünün tüzel kişiliğinin kalkması ve davalı ... belediyesine bağlanması nedeniyle 5216 sayılı yasanın 2/7. maddesi gereğince tüzel kişiliği kalkan İkizce köyünün borçlarından davalının sorumlu olduğunu, vekalet ücreti sözleşmesi bulunmadığı gözetilerek Avukatlık Kanunun 164. maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiş, davacı 13.05.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 1.000 TL’nin mahsubu ile 36.254,60 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak, kısmen kabul kısmen ret kararı verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmamaktadır. Mahkemece ilk kararda vekalet ücreti alacağına esas davadaki müddeabihin karar tarihindeki değerinin % 20 oranı üzerinden bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı tarafın temyizi üzerine Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 31.01.2011 tarihli ve 2010/12668 E. 2011/1291 K. Sayılı kararı ile "Bu durumda, hukuki yardımın başladığı tarihteki yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu’nun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. Hukuki yardımın ne zaman başladığı konusu ise değişken olup her işlemin özelliğine göre farklılık gösterebilmektedir. Örnek vermek gerekirse, dava açılmış ise, dava açıldığı, yada tespit yapıldığı tarih, müvekkilin aleyhine dava açılmış ise cevap verme tarihi, yada vekaletnamenin verilme tarihi hukuki yardımın başladığı tarih olarak esas alınmalıdır." ve "Dava konusu olayda mahkemece, Avukatlık Kanunu’nun 164.maddesi hükmü gereğince asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla davanın sonucuna ve avukatın emeğine göre değişmek üzere ücret anlaşmazlığı tarihindeki dava değerinin yüzde beşi ile yüzde onbeşi arasında davacının hak ettiği nispi vekalet ücretinin belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması" gerekçesiyle ilk derece Mahkemesi kararı bozulmuştur. Mahkemece bu kez bozmaya uyularak davanın kısmen kabul kısmen reddine, toplam 18.628 TL vekalet ücret alacağının 10.000 sine dava tarihi, bakiyesine ıslah tarihden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda mera olarak sınırlandırılan taşınmazın m2 piyasa değer tespiti, dava tarihi itibariyle (26.03.2009) m2 fiyatı 0,70 TL olarak tespit edilmiştir. Yani bilirkişi, vekalet ücreti alacağı olan bu davanın açılış tarihindeki m2 birim fiyatlarını esas alarak hesaplama yapmıştır. Halbuki bozma ilamında açıklandığı üzere, hukuki yardımın verildiği davadaki dava tarihi (15/12/2003) itibariyle m2 birim fiyatları değerlendirilerek hesaplama yapılmalıdır. Hal böyle olunca hukuki yardımın verildiği tarihteki dava tarihi esas alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14/04/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.