(Kapatılan)20. Hukuk Dairesi 2017/8571 E. , 2020/1624 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro Kanununun geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmasında 219,90 m2 yüzölçümlü 155 ada 4 parsel sayılı taşınnmaz arsa niteliği ile davalı ... adına, 759,98 m2 yüzölçümlü 155 ada 3 parsel sayılı taşınmaz arsa niteliği ile davalı Köy Tüzel Kişiliği adına, 794,46 m2 yüzölçümlü 155 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ise davalı ... adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine vekili 28/07/2016 havale tarihli gerek esas gerekse birleştirilen dosyalara sunduğu dava dilekçelerinde benzer olarak; 3402 sayılı Kanunun Ek 5 ve Geçici 8. maddeleri ile uygulama genelgesinde orman kadastrosu kesinleşme tarihine bakılmaksızın şahıslar adına zilyetlik koşulları uygulanır şeklinde bir hüküm bulunmadığını, tahditin kesinleştiği tarihe kadar orman niteliği korunacağından bu tarihe kadar olan zilyetliğe değer verilemeyeceğini, 766 sayılı Kanun gereği yapılan çalışmalarda orman olması nedeni ile dışarıda bırakıldığı halde sonrasında 6831 sayılı Kanun gereği yapılan orman kadastrosu sırasında da orman alanı dışında bırakılan yerlerde çalışma yapılırken zilyetlik süresinin hesabında orman kadastrosunun kesinleştiği tarihteki zilyetlik dikkate alınmayıp orman kadastronun kesinleştiği tarihten bu güne kadar geçen sürenin dikkate alınması gerektiğini öne sürerek çekişmeli 155 ada 4, 3 ve 2 parsel sayılı taşınmazların Hazine tescilini talep ve dava etmiştir.
Yargılama sonunda mahkemece; ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 155 ada 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açılan davanın reddi ile anılan taşınmazların tespit gibi tapuya tescillerine, çekişmeli 155 ada 3 parsel sayılı taşınmaza yönelik davanın kabulüyle taşınmazın kadastro tutanağının iptaline ve taşınmazın paftasında köy boşluğu olarak gösterilmesine karar verilmiş, hüküm hakkında davacı Hazine vekili tarafından istinaf yoluna gidilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 09.06.2017 tarih, 2017/439 E. - 2017/433 K. sayılı kararı ile;
-Davacı Hazine vekilinin çekişmeli 155 ada 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar yönünden istinaf talebinin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine,
-Davacı Hazine vekilinin çekişmeli 155 ada 3 parsel sayılı taşınmaz yönünden istinaf talebinin 6100 sayılı HMK"nın 355/son cümle ve 353/1-b-2. maddesi gereğince kabulüne,
-... Kadastro Mahkemesinin 24.03.2017 tarih, 2016/1011 E. - 2017/211 K. sayılı kararının kaldırılmasına,
-Davacı Hazinenin 155 ada 4 ve 155 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açılan davalarının ayrı ayrı reddine, çekişmeli ... ili, ... köyü, 155 ada 2 ve 4 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya tescillerine,
-Davacı Hazinenin 155 ada 3 parsel sayılı taşınmaza yönelik açtığı davanın kabulüne, çekişmeli ... ili, ... köyü 155 ada 3 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın köy boşluğu niteliğiyle davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, karar davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1986 yılında tesis kadastrosu yapılmış, dava konusu taşınmazlar ve çevresi tespit harici bırakılmış; tespit harici bırakılan bu yerlerde 2015 yılında 3402 sayılı Kanunun Ek 5. maddesi uyarınca orman kadastrosu yapılmış, sonuçları 03/02/2016 tarihinde ilan edilerek itiraz edilmeyen yerlerde kesinleşmiştir. Daha sonra tesis kadastrosunda ve Ek 5. madde uyarınca orman yapılan orman kadastrosunda hakkında tutanak tutulmayan yerlerde bu defa 3402 sayılı Kanunun geçici 8. maddesi uyarınca kadastro çalışması yapılmış ve 29/06/2016 ilâ 28/07/2016 tarihleri arasında askı ilanına çıkmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 04/06/2020
gününde oy birliği ile karar verildi.