22. Ceza Dairesi 2015/9807 E. , 2015/8598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A) Mala zarar verme suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde:
Mağdura ait ikametin mutfak kapısının zorlanarak açılmasından kaynaklanan zarar sanık tarafından tazmin edilmediği halde, mağdurun kovuşturma aşamasında alınan ifadesinde bu zararı kendi imkânlarıyla karşıladığını ve sanıktan maddî talebi olmadığını söylemesi karşısında, koşulları oluşmadığı halde, mağdurun kısmî iadeye rıza göstermesi gerekçesiyle, sanık hakkında TCK"nın 168/2. maddesi gereğince cezadan indirim yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 23.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014-140 esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA,
B) Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde:
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Mağdurun aşamalardaki ifadelerinde, bayram sebebiyle 09.11.2010 günü evinden ayrılarak 30.11.2010 günü saat 13.00 sıralarında geri geldiğinde evinden hırsızlık yapıldığını fark ettiğini söylemesi, sanığın savunmalarında da, mağdurun evine tarihini
hatırlamadığı bir günde sabah saat 06:30 sıralarında girdiğini kabul etmesi ve UYAP sisteminden temin edilen güneş doğuş batış çizelgesine göre de, 10.11.2010 ila 30.11.2010 tarihleri arasında olayın gerçekleştiği ... İli"nde güneşin 06:51 ila 07.14 saatleri arasında doğduğu anlaşıldığından; suçların gece vakti işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğu açıklanıp tartışılmadan TCK"nın 143. ve 116/4. maddeleri gereğince uygulama yapılması,
2- Mağdurun evindeki eşyaların çalınmasından sonra kolluk görevlilerinin yaptıkları istihbarî çalışmalarda, çalınan malzemelerin bu davada hakkındaki beraat hükmü temyiz edilmeyen sanık ..."ın evinde olduğunu tespiti üzerine...ile görüşüldüğünde,..."nın suça konu eşyaların kendisine sanık ... tarafından emaneten verildiğini söyleyerek kolluğa teslim ettiği ve bu malzemelerin mağdura iade edildiği, sanığın yakalanmasından sonra da, mağdurdan çalınan ve..."nın evinde bulunmayan müzik setinin kendi evinde olduğunu söylediği ve kolluk görevlileri refakatinde eve gelerek bu müzik setinin de mağdura iadesini sağladığı, sanığın savunmalarında da, mağdurun evinden çaldığı diğer gıda malzemelerini ise tükettiğini belirttiği ve mağdurun da kısmî iadeye rıza göstermesi karşısında; sanık hakkında hırsızlık suçundan dolayı TCK"nın 168/2. maddesi gereği etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Sanık hakkında hırsızlık suçundan hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK"nun 142/1-b ve 143. maddeleri uyarınca hükmedilen 2 yıl 4 ay hapis cezasından aynı Kanun"un 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken “1 yıl 11 ay 10 gün” yerine “1 yıl 11 ay” hapis cezası olarak eksik ceza tayin edilmesi,
4- Anayasa Mahkemesi"nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014-140 esas, 2015/85 karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin istem gibi BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi gereği sonuç ceza süresi yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 08/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.