3. Hukuk Dairesi 2018/3323 E. , 2019/7673 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı kiracı ile aralarında 24/12/2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşme gereğince kira sözleşmesine konu binanın çatısında 16 m2lik alana baz istasyonu kurulması hususunda anlaştıklarını, ancak davalının belirlenen miktarın iki katı büyüklüğündeki alanı işgal ettiğini belirterek davalı kiracının 16 m2lik fazladan kullanmakta olduğu alana müdahalesinin menine, 2007 yılından dava tarihine kadar işleyecek olan şimdilik 1.000 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, kira sözleşmesinde kiralananın 16 m2lik alan ile sistemin mütemmim cüzü niteliğindeki diğer ekipmanların monte edileceği alandan ibaret olduğunun belirtildiğini, bu durumda fazladan herhangi bir alana müdahalenin söz konusu olmadığını ve kira sözleşmesi ile belirlenmiş olan miktardan fazla kullanım bulunmadığını beyan ederek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, müdahalenin meni talebinin kısmen kabulüne, ecrimisil bedeline ilişkin talebin ise reddine karar verilmiş; Hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
Dava, kira sözleşmesi ile belirlenen alandan daha fazla kullanımın bulunduğu gerekçesiyle bu alana yapılan müdahalenin meni ve ecrimisil bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 24/12/2007 tarihli ve 5 yıl süreli baz istasyonu, BSC merkezi kurulması amacıyla kira sözleşmesi imzalandığı hususunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde kiralanan yerin tesisin kurulacağı 16 m2 lik alan ile sistemin mütemmim cüzü niteliğindeki diğer ekipmanlarının monte edileceği alanlardan ibaret olduğu belirtilmiştir. Yine kira sözleşmesinde, kiralanan yer, GSM telefon şebekesinin bir parçasını oluşturan elektronik teçhizat ile gerekli kabinet, konteynır, kule, muhtelif anten monte yerleri, enerji nakil hattı kablo güzergahları ile tüm bunların tamamlayıcı parçaları, eklentileri ve ayrıntılarından oluşan GSM sistem ve tesislerinin (baz istasyonu, BSC merkezi vb.) kurulması ve işletilmesi için kullanılacak alanlar olarak belirtilmiştir.
Mahkemece, her ne kadar mahallinde keşif yapılmış ise de keşif sırasında kira sözleşmesinde belirtildiği üzere kiralanan yerin kullanım amacına ilişkin olarak bir değerlendirme yapılmadığı gibi 16 m2lik alandan fazla yer kaplamakta olan alandaki sistem ve tesislerin mütemmim cüz niteliğinde sayılıp sayılamayacağı hususu üzerinde de durulmamıştır.
O halde mahkemece yapılacak iş, bilirkişi heyetine GSM baz istasyonlarından anlayan işinde ehil teknik bilirkişi de eklenerek mahallinde yeniden keşif yapılarak sözleşmede belirtilen sistemin mütemmim cüzü niteliğindeki diğer ekipmanların da kapsayacağı asgari alan tespit edilip varsa müdahale edilen alana ilişkin fen bilirkişi tarafından düzenlenecek olan kroki de kararın eki olarak gösterilmek suretiyle hükmün infazına imkan verecek şekilde müdahalenin menine ve tespit edilecek ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesidir.
Kullanılan toplam alanın kira sözleşmesinde tanımı yapılan alan içerisinde kalıyor olması halinde ise mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve hatalı değerlendirme neticesinde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.