10. Hukuk Dairesi 2014/20284 E. , 2014/27592 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul 21. İş Mahkemesi
Tarihi : 11.04.2014
No : 2014/72-2014/263
Dava, davalı işverenin Libya’da bulunan şantiyesinde 05.05.2008-09.08.2009 tarihleri arası geçen hizmetlerinin tespitini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Yasemin Karabulut tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.,
01.09.1985 tarihinde yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin 3.maddesine göre akit taraflardan birinin ülkesinde iş üstlenen, diğer taraf kuruluş veya şirketlerinde çalışan daimi işçiler sosyal sigortaya tabi olup, bunların sağlık ve sosyal hizmetlerine ilişkin primleri işin yapıldığı ülkenin mevzuatınca ödenir. Sözleşmenin 4.maddesine göre Türk işveren yanında Libya"da geçen hizmetler uzun vadeli sigorta kolları bakımından işçinin tabiyetini taşıdığı “ ana ülke “ mevzuatına tabi olup işveren sigorta primleri (işçi – işveren payları) ile maktu yardımlarını ana ülkedeki ilgili kuruluşa transfer etmekle yükümlüdür. Sözleşmenin 6.maddesine göre bu sözleşmenin kapsamına giren daimi sigortalı işçiler ve bunların hak sahibi aile fertleri sosyal sigorta kapsamına giren her türlü aylıkları ve maktu yardımlarla ilgili haklarından dolayı müracaatlarını, esas ülkedeki Sosyal Güvenlik Kurumuna yaparlar. Yine aynı sözleşmesinin 5. Maddesine göre ise, akit taraflardan birindeki kuruluş veya şirketlerde çalışan devamlı olmayan işçiler, sosyal sigortaya tabi olup, bunların sosyal sigorta primlerinin emeklilik primleri de dahil tümü işin yapıldığı ülkenin mevzuatı gereğince kesilir. Bu işçiler, işin yapıldığı ülkedeki mevzuatın tanıdığı bütün sigorta haklarından yararlanırlar. İşçi, çalıştığı ülkeden kesin olarak ayrılması veya ölümü halinde, bu haklarını kendi ülkesine transfer etme hakkına haizdir. 01.09.1985 tarihinde yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Sözleşmesinin Uygulanmasına Dair İdari Anlaşmanın 2, 3, 5/b, 13. Ve 14. maddelerinde de aynı hususlar tekrarlanarak Türk İşveren yanında Libya"da çalışan işçilerin sağlık, sosyal hizmet, iş kazası, hastalık ve doğum nedeniyle Libya mevzuatına, uzun vadeli sigorta kollarında ise “ ana ülke “ mevzuatına tabi olacakları ancak daimi olmayan işçilerin ise tüm sigorta primleri çalışılan ülke mevzuatına tabi olup sözleşmede belirtilen şartlar dairesinde isterlerse ana ülkeye transfer edebilme haklarının bulunduğu ifade edilmiştir.
Somut olayda; 07.09.2009 tarihli çalışma belgesine göre, davacının, dava konusu dönem içinde Üstay-Çukurova–CAC ortak girişiminde çalıştığı belirtilmiştir. Trablusgarp Büyükelçiliği’nin İş Kur’a 01.08.2007 tarihinde yazdığı yazı içeriğinde, Üstay-Çukurova-CAC ortak giriminin Libya Ticaret ve Vergi Kanunlarına göre kurulduğu,
%10 iştirakinin Libya Şirketi olan The General Company For Construction of Administrative Centers‘a ait olduğu, yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın Üstay-Çukurova-CAC ortak girişimine yazdığı 25.12.2007 tarihli yazı içeriğinde de , firmanın yabancı olması sebebiyle Türkiye’den giden işçilerin sosyal güvenliklerinin Libya’da sağlanacağı hususunun belirtildiği anlaşılmıştır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının, Libya’da %90 iştirakının Türk işverenlere ancak %10’unun yabancı işverene ait olduğu Üstay-Çukurova –CAC ortak girişiminin üstlendiği inşaat projesinde şoför olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. İlgili sözleşme hükümleri dikkate alındığında, davacının, Türk işveren yanında çalışmaları bulunmaması sebebiyle 506 sayılı Yasa"nın 79.maddesi ve 5510 sayılı Yasa’nın 86. Maddesine göre çalışmalarının tespiti mümkün olmamakla birlikte bu dönemdeki hizmet süresini 3201 sayılı Yasa"ya göre borçlanma hakkı bulunmaktadır.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Yapı Taah. ve Tic. A.Ş."ye iadesine, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.